28 Temmuz’da Rojava’nın Kamışlo kentinde ENKS’nin girişimiyle Asuri Demokratik Örgütü ve Teyar El Xed hareketi (Suriye Gelecek Hareketi) Barış ve Özgürlük Cephesi adlı oluşumu ilan etti.
K24’e konuşan ENKS Başkanlık Kurulu Üyesi Muhammed İsmail, Barış ve Özgürlük Cephesi’nin neden kurulduğuna dair açıklamalarda bulundu.
Suriye’nin geleceğiyle ilgili yeni bir siyasi vizyona ihtiyaç olduğunu belirten Muhammed İsmail, “Böyle bir süreçte; Kürt, Arap, Süryani, Keldani ve diğer haklar arasında koordinasyon olması gerekir” dedi.
Barış ve Özgürlük Cephesi’nin böylesi bir süreçte bölgedeki bileşenlerin birlikteliğini önemsediği için kurulduğunu vurgulayan ENKS’li İsmail, Barış ve Özgürlük Cephesi’nin bir diğer amacının ise, Suriye’deki genel siyasi sürece destek sunmak olduğunu belirtti.
Bu cephenin Suriye halkının büyük bir bölümünü temsil ettiğini söyleyen İsmail, “ENKS de Suriye'deki Kürt halkının büyük bir bölümünü temsil ediyor. Suriye muhalefeti şu anda zayıf bir durumda ve bu cephenin oluşumu Suriye muhalefetinin çeşitli bileşenlerinin birlikte çalışması için önemli bir adımdır" dedi.
Barış ve Özgürlük Cephesi'nin bütün bileşenleri temsil ettiğini ifade eden İsmail, sözlerine şöyle devam etti:
“Barış ve Özgürlük Cephesi'nin siyasi yaklaşımı sadece ENKS'nin görüşü değildir, cephe aynı zamanda tüm bileşenleri temsil ediyor. Bu cephedeki tüm bileşenler, gelecekteki Suriye'nin merkezi olmayan bir sistemle yönetilmesi gerektiği konusunda anlaştı. Cephe ayrıca federalizme karşı değildir.”
Barış ve Özgürlük Cephesi bileşenlerinin Suriye’de önemli bir role sahip olduğunu kaydeden İsmail, “Cephe çeşitli Suriye muhalefet partileri, bölgesel ve uluslararası kurumların yanı sıra, Anayasa ve Müzakere Komitesi ile de ilişkilidir ve Suriye’deki gelişmeleri tüm yönleriyle takip etmektedir” ifadelerini kullandı.
Muhammed İsmail, “Barış ve Özgürlük Cephesi, ENKS ile PYNK arasında başlayan Kürt diyaloğuna zarar verir mi?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:
“Barış ve Özgürlük Cephesi'nin ilan edilmesinin Kürt diyaloğu üzerine olumlu bir etkisi olacaktır. Çünkü Kürtler arasındaki müzakere ile Kürt meselesi çözülüyor. Ayrıca müzakere eden Kürt partileri, diğer tüm bileşenlerle birlikte yaşama ve diyaloğa karşı değildir. Eğer bölgedeki bileşenler arasında iyi bir zemin hazırlanırsa bütün taraflar için güzel gelişmeler olacaktır.”
