Röportaj-Tahsin Sever: Dünden Bugüne Kürt sorunu

Elif Çakır\'ın sunduğu Söz Bitmeden programına Kürt Demokratlar platformu üyesi Tahsin Sever konuk oldu. Sever, dünden bugüne Kürt sorununu ve gündeme dair gelişmeler değerlendiriyor

Tahsin Sever: Kürt sorunun siyasal gelişmesi özellikle Cumhuriyetin kurulması ile birlikte özellikle bir inkâr ve asimilasyon politikası devreye sokuldu. Türkiye’de Kürtler inkâr edildi. Yok, sayıldı bunun üzerine bir sistem inşa edildi. Bu geçici bir durum değildi. Devletin neredeyse kendisine bir felsefe olarak, kurucu bir felsefe olara tanımladığı bir ideolojik akım haline geldi. Kürtler yok! Herkes Türk! Devletin bütün yapılanması bunun üzerine inşaat edildi. Kürtlerin asimile edilmesi devletin temel bir felsefesi haline geldi.



Tahsin Sever: Bu süreç 19602lara kadar böyle sürdü 60’larda teni bir süreç başladı. Kürt aydınları arasında bu mesel konuşulmaya başlandı, devletin bir operasyonu ile karşı karşıya geldi bu mesele Meşhur bilinen o 49’lar olayı böyle bir olaydır. 49’lar olayı o dönemde üniversite de okuyan Kürt gençleri arasında Kürt sorunun çözümüne dair, Kürt sorunun tanımlamasına dair tartışmalar başladı. Aynı zaman da bir ilişkide gelişti.9’lar olayı bir örgütsel yapı değildi. Kürt gençleri arasında Kürt sorununa duyarlılığı olan insanların bir araya gelip bu meseleyi tartıştıkları bir platform gibi değerlendirile bilir. Ama bu devletin çok sert bir müdahalesi ile karşılaştı bu oluşum. Bunlar tutuklandı ve 60’lardan sonra bırakıldılar.



Tahsin Sever: İkinci müdahale 60’lardan sonra özellikle 60 darbesinin yapılmasından sonra özelikle sol çevrelerde 60 darbesi “ İlerici bir darbe” olarak söylenir. Ama Aksine Kürt meselesi konusunda daha agresiftir. Özellikle 450 tane Kürt aşireti, Kürt illeri genelinde Sivas kampında toplanması bunun en bariz örneğidir. 60 Darbesi hep başka bir biçimi ile konuşulur “ Özgürlükçü olarak görür epeyce de bir överler” Kürtleri o arada toplayıp ayağınız denk alın diye gözdağı verilmiş ve sisteme entegre olun, Bu tür siyasal meselelerle asla bulaşmayın mesajı verildi o kamp üzerinden.



Tahsin Sever:60-70 arasındaki dönem Hem Türkiye’de hem Kürt siyasal çevrelerinde bir hareketlenme dönemidir. Türkiye Küresel Demokrat parti 65’lerde illegal şartlarda kuruldu Diyarbakır’da. Bu neyin etkisiyle diye sorarsanız? 1946’da Mahabat Kürt Cumhuriyeti’nin yıkılmasından sonra, Mustafa Barzani bugün ki Mesud Barzani’nin babası Tarihi bir yürüyüşle Sovyetler Birliğine sığınmıştı Başka bir yolu kalmadığı için. Stalin’in ölümünden sonra Sovyetler Birliğinin politikasında kısmı bir gevşeme yaşandı ve bunlar Sovyetler Birliğinin çeşitli kentlerinde sürgüne tutulmuşlar sonunda Moskova’ya geldiler.



Tahsin Sever: 1958’de Irak’ta Abdül Kerim Kasım bir darbe ile iktidara geldiğinde aralarında bir ilişki kuruldu bunlar Irak’a dönmeye karar verdiler. Dönü ve Irak’ta Kürdistan demokrat partisini Legal olarak kurdu. 2-3 yıl sonra ardından aralarındaki ilişki kopmaya başladı. Kürtler Mustafa Barzani öncülüğünde silahlı mücadeleye başvurmak zorunda kaldılar 61’lerden sonra Eylül devrimi olarak ta geçer bu. Bu Olay bütün Kürdistan coğrafyasına bir etkisi oldu burada da oldu.



Devletin 12 Eylül askeri darbesi ile yaşana şiddet sarmanı Küt toplumunu düşünemez hale getirdi. Öyle bir siyasal atmosfer yaratı ki . Kim çıkarsa çıksın, nasıl çıkarsa çıksın yeter ki devlete karşı kurşun sıkan biri çıksın anlayışı gelişti. 12 Eylül, Kürtlere şiddet dışında başka seçenek bırakmadı