Vanlı kardeşlerden dünyada bir ilk

Van İpekyolu\'nda yaşayan Veysel ve Samet Yılboğa kardeşler, saat aksesuarlarıyla oluşturdukları eserlerle dünyada bir ilke imza attı.

08.11.2016, Sal - 09:16

Vanlı kardeşlerden dünyada bir ilk
Haberi Paylaş

Van İpekyolu\'nda yaşayan Veysel ve Samet Yılboğa kardeşler, özel tasarımlı aksesuarları kıt imkânlarla yaptıklarını belirterek, imkân verilmesi halinde çok daha güzel eserler ortaya koyabileceklerini dile getirdiler. İki defa böbrek nakli olan 45 yaşındaki Veysel Yılboğa, tasarım geçmişinin ilkokul yıllarına dayandığını ifade ederek, “Tasarım geçmişim ilkokulda başladı dersem daha doğru olur. İlkokulda okuduğum zaman çarşıdaki mağazaların ve dükkânların vitrinlerini süslerdim. Okul harçlığımı o şekilde çıkarırdım. Bunu zamanla geliştirdim. Yurt dışında da bayağı tasarımlarım var. Birçok konuda iç tasarımlar yaptım. Mobilya aksesuarları ortaya çıkardık. Bu tasarımların bir geçmişi var. Bu nadide eserlerin bazılarının saatlerini farklı ülkelerden getirdik. Bunların 10 yıllık bir geçmişi var. Tabi bu saatlere farklı bir giydirme uyguladım. Bunların ayrı ayrı özellikleri var. Saat, akvaryum, abajur, kitaplık ve dergilik şeklinde kullanılabilen bu özel tasarımların çoğu ışıklı ve uzaktan kumandalıdır” dedi.

Orta Asya ülkelerinde kaldığını ve orada evlendiğini anlatan 5 çocuk babası Veysel Yılboğa, bugüne kadar 19 tane özel tasarımlı saat aksesuarı ortaya koyabildiğini ifade ederek, “Burada bulunan aksesuarlı saatleri kıt imkânlarla yapıyoruz. Bu eserleri de yavaş yavaş oluşturduk. İmkân ve yer olursa daha güzel eserler ortaya koyabiliriz. Maddi imkânlarımız ve yer sıkıntısı daha ileri gitmemize el vermedi. Bunlardan bazılarını çatı katında yaptık. Araç gerek olarak da fazla bir imkâna sahip değiliz. Bunlar nerdeyse imkânsızlıklar içerisinde zamanla ortaya çıkmış oldular” diye konuştu.

Bu nadide eserlerin henüz bir ismi yok

Bu eserlerin henüz bir isimleri ya da biçilmiş bir değerleri olmadığını anlatan Yılboğa, “Buradaki nadide eserlerin henüz bir isimleri ya da biçilmiş bir değerleri yok. Ancak bunların isimlerini fuarda kodlayarak bırakacağız. Ben de her birisinin ayrı bir geçmişi ve hikâyesi var. Vanlı olduğumuz için porselen kullanarak bir kedi koleksiyonunu da oluşturduk. Destek çıkılırsa bizler daha güzel eserler ortaya koymaya çalışacağız. Bunlar basit görünebilir, ancak her birisinin çok ciddi maddi külfeti var” ifadelerini kullandı.

Ağabeyine böbreğini veren Samet Yılboğa ise, bu eserlerin ortaya konulmasında ağabeyine yardımcı olduğunu anlatarak, “Ben de ağabeyimle beraber bu işle meşgulüm. Birlikte bu eserler üzerinde çalışıyoruz. Bunlar kıt imkânlarla ortaya koyduğumuz eserlerdir. İmkânlar el verseydi elbette daha farklı eserler çıkmış olacaktı. Şu ana kadar 19 parçayı tamamladık. Yaklaşık 10 yıl boyunca bunları parça parça ve özel malzemelerle elde ettik. Parçaların çoğu Türkiye’nin ya da dünyanın farklı noktalarında getirildi. Çinisi, saati hepsi farklı yerlerden geldi. Bunlar uzun yılların bir birikimidir” dedi.

İki kardeş, kaldıkları evin bir odasını ayırdıkları sanat eserlerinin hak edeceği değeri bulmasını ve kendilerine bu anlamda sahip çıkılmasını bekliyor.

İHA
Bu haber toplam: 6207 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:09:19:04
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x