Alman hükümeti, Peşmergelere verilen Alman silahlarının Irak askerlerine karşı kullanıldığı yönünde bir bulguya rastlanmadığını ve bu silahların nereye gönderildiklerinin kontrol edilmesinin çok zor olduğunu açıkladı.
Almanya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Jens Flosdorff, Berlin'de düzenlenen basın toplantısında, terör örgütü IŞİD'e karşı mücadele kapsamında sürdürülen "Counter DAESH" adlı operasyon kapsamında bir hafta ara verdikleri Peşmergelerin savaş eğitimine dün yeniden başladıklarını belirterek, "Şu an 400 Peşmerge yeniden eğitimde." dedi.
Bir gazetecinin, Peşmergelere verilen Alman silahlarının Irak askerlerine karşı kullanıldığı iddialarını gündeme getirmesi üzerine Flosdorff, bölgedeki gelişmeleri izlediklerini ve her türlü iddiayı ciddiyetle araştırdıklarını ifade etti. Flosdorff, şunları belirtti:
"Geçen cuma günü yeniden çatışmalar oldu, küçük çaplı, bu doğru. Bu konuda medyada yer alan haberlerin aksine orada Milan tipi Alman tank savar füzelerinin kullanıldığına dair bir işaret yok. Eğer Alman silahlarına sahip Peşmergeler orada bulunduysa bu mümkün olabilir. Ancak bu konuda da Kerkük'te hala IŞİD güçlerinin bulunduğuna dikkati çekmek isterim."
Irak hükümeti ve Kürdistan Bölgesi ile sürekli irtibat halinde olduklarını kaydeden Flosdorff, "Burada öncelikle, Irak askerlerinin Alman silahlarıyla öldürüldüğüne dair güvenli bir bilgi olmadığını söylemek isterim. Bu konuda araştırma da yapıldı." diye konuştu.
Müttefik ülkelerle istişarelerde bulunarak IŞİD'e karşı mücadele edebilmek amacıyla Almanya'nın KBY'ye geniş çaplı silah yardımı yaptığını belirten Flosdorff, "Kürdistan yönetimi IŞİD'e karşı bunları çok başarılı şekilde kullandı. Milyonlarca yurttaşına koruma sağladı. IŞİD'ı geri püskürttü. Milyonlarca sığınmacıyı korudu. Bazı silahlar kaybolduğunda da Almanya'nın bilgi taleplerine titizlikle yanıt verdi." ifadesini kullandı.
Peşmergelere verilen silahların kontrolünden hangi bakanlığın sorumlu olduğu yönündeki bir soruya karşılık da Flosdorff, çatışma bölgelerinde silahların nerede olduğunun kontrol edilmesinin çok zor olduğunu, bu konuda KBY tarafından verilen garantilere ve beyanlara güvendiklerini ifade ederek, "Savunma Bakanlığı, bu sevkiyatlarda silahların son olarak nerede kaldığı konusunda yapılan beyanın kontrolünden sorumlu değildir." açıklamasında bulundu.
Kendilerinin silah sevkiyatlarının yöntemlerinden sorumlu olduklarına işaret eden Flosdorff, "Bir çatışma bölgesinde her bir silahın nerede bulunduğunu kontrol etmek fazlasıyla zor bir görev. Özellikle de bir ihtilaf durumunda. Burada, silah deposuna sahip, düzenli şekilde hareket eden bir ordu da söz konusu değil." değerlendirmesini yaptı.
Flosdorff, bazı silahların kaybolması durumunda bunu KBY ile görüştüklerini aktararak, "KBY'nin silahlarla ilgili anlaşma kurallarına uymadığı yönünde şüphe duymak için hiç bir nedenimiz yok. Aksine bu Kürtler tarafından hep ciddiye alındı." dedi
