Yazıya Başkan Trump'ın "Kürtler muazzam savaşçılar" söylemine eleştiri getirerek başlayan Majeed Gly, "Halkım muazzam savaşçılardır, ancak biz bundan çok daha fazlasıyız!" kelimesiyle başlayan Gly Trump ve ABD'nin Kürtlere sığ bir bakış açısına sahip olduğunu vurguladı.
Majeed Gly'in yazısının tam çevirisi:
Çarşamba günkü basın toplantısında Başkan Trump'a soru sormaya başlayabilmeden önce, nereli olduğumu sordu. Ona Irak'lı bir Kürt olduğumu söyledim; “Şu ana kadar en beğendiğim soru oldu” dedi.
Doğal olarak, İslam Devleti’ne karşı savaşta savaşçılığını kanıtlayan Kürtleri sordum. “Aslında IŞİD'i mağlup ettik,” dedi Trump, “Ve biz bunu Kürtlerin yardımı ile gerçekleştirdik. Onlar muazzam savaşçılar. ”
Ardından Bay Trump, “Bay Kürt” olarak nitelendirdiği Kürdistan TV'den Rahimi Raşidi'den bir soru aldı.
Ne Rashidi ne de ben takma adla rahatsız edilmedik. “Kürt olmaktan gurur duyuyorum. Beni Bay Kürt olarak adlandırırsanız bunu bir iltifat olarak kabul ederim. ” şeklinde bir tweet attım. Bunun ardından Amerikalılardan Bay Trump adına özür içeren yüzlerce mesaj aldım. En sonunda #MrKurd Twitter'da trend olmaya başladı.
Bu Kürtler için harika bir haberdi. Bir süreliğine Amerika'nın tamamı, Ortadoğu'da uzun zamandan beri ezilen ve bütün dünya tarafından görmezden gelinen, 40 milyonluk vatansız bir halk olan Kürtlerden söz ediyor gibi görünüyordu. Varlığımız yaklaşık otuz yıl öncesine kadar reddedilmekteydi. Yaklaşık bir asırdır hükümetlerimizin bizi Arap, Fars ya da “Dağ Türkleri” değil “Kürtler” olarak çağırmalarını arzuladık. Sadece Kürt olduğumuz için soykırımlara ve kimyasal gazlara maruz bırakıldık.
Kürtlerin büyük bölümünü rahatsız eden, kendisinden önceki siyasetçilerde olduğu gibi Bay Trump’ın da halkımız ile ilgili sahip olduğu sığ karakterizasyondur. Kürtleri “büyük savaşçılar” olarak adlandırdı. Kürtleri öven çoğu Batılı yetkililer, paralı askerler ya da güvenlik müteahhitlerinden öteye bir varlığa sahip değilmişiz gibi, sadece dövüş becerilerimizi ön plana çıkarıyorlar.
Kürtler binlerce yıldır bu bölgedeler. Kürdistan, yeryüzündeki en eski sürekli yerleşim yerlerinden biri olan Erbil'e ev sahipliği yapmaktadır. Medeniyete katkıda bulunduk. Hristiyanlar ve Yezidiler de dahil olmak üzere birçok dini grubun barış içinde birlikte yaşamaya devam ettiği hoşgörülü, laik bir milletiz.
Kürtlerin IŞİD'e karşı mücadelede Amerika'nın en etkili ortağı olduğu doğrudur. Ve 2003'te ABD ile Saddam Hüseyin'i devirmek için omuz omuza savaştık. Irak savaşı boyunca Irak'ın geri kalanında binlerce Amerikalı öldürülürken, Kürdistan'da hiçbir Amerikan askeri ölmedi.
Bizim yegane sorunumuz, kendimize ait bir devletimizin olmaması. Halkımız ezilmeye ve zulme uğramaya devam ediyor. Fakat politik haklarımızı talep ettiğimiz zaman, ABD veya Bay Trump dahil hiç kimse bizim tarafımızda değil. Tarihsel Kürdistan topraklarımız dört düşman ülke, Türkiye, Irak, İran ve Suriye arasında bölünmüştür. Neden Araplar, Türkler, Persler ve diğer milletler bağımsızlıktan hoşlanıyor ancak Kürtlerin bağımsızlığından hoşlanmıyorlar?
Yani Sayın Başkan, bizi “Bay Kürt” olarak adlandırdığınız için teşekkür ederim. Alınmadık. Ancak, lüften bizim sadece “büyük savaşçılardan” çok daha fazlası olduğumuzu lütfen unutmayın. Ortadoğu'daki Amerikan yanlısı, barışsever halkımızın haklarını güvence altına almak için hakiki adımlar atmaya başlayacağınızı umuyoruz. Buna başlanılacak ilk yer, IŞİD ile savaşan askerlerimize Türkiye, Irak, İran ve Suriye'nin saldırmasını engellemektir.
