ABD’nin BM Temsilciliği eski İletişim Direktörü ve Sözcüsü Jonathan Wachtel ile Claremont Colleges öğretim üyelerinden Albert Wachtel’in imzalarını taşıyan makalede şu görüşler dile getirildi:
“Başkan Trump, Suriye’deki ABD güçlerini çekmeyi planlarken Rusya, İran ve Türkiye Cumhurbaşkanları Putin, Ruhani ve Erdoğan, yeni bir zirveyi tamamlıyorlardı ve Amerika’nın müttefiklerinin zararına, bölgede daha çok güç ve etkiyi pekiştiriyorlardı.”
“Dış politikada başarısızlık hakim”
Ortadoğu’daki düzenin tehlikede olduğu için ABD’nin bölgeyle yeniden angaje olması ve bölgeye ilişkin politikalara öncülük yapması gereği savunulan analizde, Washington’un bölgede varlık göstermemesi dış politikada dehşet verici bir başarısızlık olarak görülüyor.
Makalede, “Kremlin, İran ve Türkiye’nin Esad karşıtı örgütler ve Amerika’nın Arap ve Kürt müttefikleri tehdit ediyor. Washington’un barışçıl etnik, kültürel ve dini grupların uyum içinde yaşadığı Ortadoğu hayali Moskova, Tahran ve Ankara’nın istediğini yaptırdıkları bir kabusa dönüştü.” ifadeleri de yer alıyor.
“Türkiye ve İran’ın ortak amaçları aynı”
Makalede, Türkiye’ye S-400 hava savunma sistemini satan Rusya’nın halen Mısır’la ittifakını yeniden tesis etmeye çalıştığına, Kahire ile silah anlaşmalarını yaptığına, Kahire’nin de Rusya hava kuvvetletine Mısır askeri üslerine iniş hakkı tanıdığına dikkat çekiliyor.
İran ve Türkiye’nin de “Kürtleri bastırmak, Suudi Arabistan ile ihtilafında Katar’a destek vermek ve İsrail ile uğraşmak” olmak üzere üç ortak amaçlarının bulunduğu iddia edildiği makaleye göre bölgedeki durum, ABD’nin müttefiklerini korumasını öngören Trump Yönetimi’nin “Ulusal Güvenlik Stratejisi” yardımıyla onarılabilir.
“ABD Kürtleri korumalıdır”
Söz konusu stratejinin kapsamında, Trump’ın ABD’nin Arap ve İsrailli müttefiklerinin yanı sıra Kürtleri koruması gereğinin savunulduğu makalede YPG kastedilerek “Kürtler, bölgedeki denge açısından çok önemli bir unsur” deniliyor.
Makalede, “Moskova, Tahran ve Ankara’nın istedikleri ‘Yeni Ortadoğu’yu tesis etmeleri önlenmeli. Daha önce savunduklarının tersini savunmadan kaçınmayan Başkan Trump, Washington’un bölgedeki taahhütlerini yeniden teyid etmeli. Dünya, Amerika’nın liderliğinin adalet ve barış için çalışmaya ihtiyacı var.”
