Fırat’ın doğusu için ABD, Rusya ve Türkiye arasında 'üçlü pazarlık' iddiası

Dünyanın koronavirüs salgını ile mücadelesi sürerken Libya, Somali ve Yemen’de yer yer çatışmalar sürse de son 10 yılın en şiddetli ve sonuçları bakımından oldukça derin etkilere sahip savaşında, Suriye’de, görece sükûnet hâkim. 

14.04.2020, Sal - 10:57

Fırat’ın doğusu için ABD, Rusya ve Türkiye arasında 'üçlü pazarlık' iddiası
Haberi Paylaş

İdlib’te Rusya ile Türkiye arasında varılan ateşkes zaman zaman iki taraftan kısmi ihlallerine rağmen genel olarak devam ederken Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) kontrolündeki bölgeler ile Halk Savunma Birlikleri\'nin (YPG) öncülüğünde bulunduğu Suriye Demokratik Güçleri\'nin (DSG) kontrolündeki bölgeler arasında küçük çaplı çatışmalar ve karşılıklı topçu atışları yaşanıyor.

Koronavirüs salgını, ekonomik daralma ve salgına karşı uluslararası önlemlerin askeri hareketliliğin ve şiddetin azaldığı Suriye’de savaşan tarafların destekçileri ülkeler arasındaki görüşmeleri yavaşlatmadığı gündeme gelen iddialar ile anlaşılıyor.

İdlib krizinde tansiyonun Moskova’da imza edilen Soçi ek mutabakatı ile düşürülmesinin ardından Suriye’de stabilizasyon ve siyasi çözüm için görüşmeler sürüyor.

Krizde etkin ve garantör konumdaki taraf devletler olan Türkiye, Rusya ve ABD arasındaki görüşmelerde Fırat’ın doğusunun gündeme taşındığı ve üç ülke arasında bir pazarlık döndüğü iddia edildi.

Deyr ez Zor İçin Uzlaşma Arayışı

Türkiye, kendisi için tehdit olarak gördüğü DSG ile kontrol altında tuttuğu Fırat’ın doğusundaki alanları milli güvenlik sorunu olarak görüyor.

Geçen ekim ayında DSG kontrolündeki Gire Spi ile Serekaniye arasında 30 kilometre derinlikte, M4 hattı derinliğinde bir alanı kontrol altına alan Türkiye’nin bu hamlesi Rusya’nın Fırat’ın doğusunda etkinlik alanı bulmasını sağladı.

ABD’nin Türkiye’nin Rojava\'ya yönelik harekatına onay vermesi ile DSG güçleri ile darbe alan ilişkisi Rusya’nın yeni bir aktör olarak bölgeye girmesinin önünü açtı. Fırat’ın doğusundaki bu değişimin ardından ABD ile Rusya arasında devriye çekişmeleri ve engellemeleri yaşandı. Aynı süreçte DSG ile Şam yönetimi arasında Rusya’nın arabuluculuğunda uzlaşma görüşmeleri başladı. Bu gelişmelerin gelinen noktada bölgedeki üç devletin çekişmeyi terk ederek müzakere masasına geçtiği iddia edildi.

Xeber 24 adlı sitenin Avrupalı bir diplomata dayandırdığı habere göre Türkiye ile Rusya, İdlib’te stabilizasyonu sağladığı ve Rusya’nın M4 otoyolunun açılması, M4 yolunun güneyinin boşaltılması ve terör örgütlerinin tasfiyesi gibi temel taleplerinin karşılanması ile Fırat’ın doğusunda Türkiye’nin Deyr ez Zor’a yönelik operasyonuna yeşil ışık yakacağı iddia edildi.

Habere göre Türkiye’nin Deyr ez Zor petrol bölgelerini ele geçirmesi için bölgedeki enerji sevkiyatının yönlendirilmesinde Rusya’nın rızası, petrolden elde edilen gelirin Suriye’nin yeniden inşası için ayrılması ve Rus güçlerinin Türkiye kontrolündeki bölgelerde konuşlanması gibi şartlar müzakere ediliyor.

Independent Türkçe\'nin haberine göre, DSG bölgesindeki yerel kaynaklar Şam ile uzlaşma görüşmelerinin başarısızlığının ardından Rusya’nın Efrin’deki gibi bir tercihte bulunabileceğini ifade ediyor.

“Asıl odağı IŞİD hücreleri ve petrol sahalarını İran destekli terör örgütlerinden korumak olan ABD, Türkiye ve Rusya ile belirli şartlarda uzlaşabilir” diyen bölge sakini, aktivist (38), yaşanacak yeni bir çatışma dönemi korkusunun bölgede her zaman kendisini hissettirdiğini vurguladı.

Sahada da konuşulan üçlü müzakere hakkında konuşan yerel aktivist ve sakinler, Rusya ve ABD’nin konumları ve giderek zor bir hal alan siyasi çözüm önündeki engelleri kaldırma isteği nedeniyle ortamın Türkiye’nin lehine bir portre çizdiğini ifade ediyor.

Rusya ile İran çekişmesi, ABD’nin İran karşıtı konumlanışı ve hedeflediği politikanın siyasi ve askeri maliyetleri ile DSG içindeki müzakere iddiası üzerinden göze çarpan ve Fırat’ın doğusunun kaderini belirleyecek faktörler olarak karşımıza çıkıyor.

Rusya-İran Çekişmesi

Yıllardır süren savaşın yeniden imarı için 400 milyar dolarlık bir pazar haline getirdiği Suriye’de taraflar arasında olduğu kadar müttefikler arasında da bir ekonomik rekabet yaşanıyor.

Doğu Akdeniz limanları ile hinterlandı geniş bir meta ve enerji ağının taç noktası durumundaki Suriye’de Rusya ile İran arasındaki ekonomik rekabet son birkaç yılda açık şekilde görünür hale geldi.

Esed’i destekleyen iki ülke masrafların tahsili için Suriye’nin ekonomik kaynak ve sektörlerini kendi adlarına işletmek istiyor.

Humus vilayeti kırsalında fosfat il merkezinde inşaat, Şam’da hizmet ve enerji işletmeleri, ülke genelinde iletişim sektöründe birbirleri ile rekabet halindeki Rusya ve İran siyasi olarak da ayrılığın eşiğindeler.

Rusya’nın, İsrail’e verdiği garantiler ve İsrail’e karşı hava savunma sistemlerinin hareket geçmemesi ile İran destekli terör örgütlerine gerçekleştirilen hava saldırıları kuşkusuz İran’ın Suriye’deki elini zayıflatıyor ve objektiflerin Rusya’dan İran’a kaymasına neden oluyor.

Diğer yandan Rusya, İran’ın Esed yönetimindeki askeri etkinliğini kırmak için ordu içinde yeni birimler teşkil edip atamalar konusunda direk müdahil olarak İran’ın ülke genelindeki varlığını örgütlerle kısıtlamaya çalışıyor.

İran ise, Rusya’nın bu girişimlerine karşı Irak-Suriye sınırını ve Şam’ın Lübnan ve İsrail ile olan sınırını bu örgütler aracılığı ile kontrol etmeye çalışıyor.

Beşşar Esed’in mali kaynağı durumundaki Rami Makluf’a ait şirketlerle Lübnan üzerinden anlaşmalara yaparak finans varlıkları ele geçirmeyi sürdürüyor.

ABD İle Türkiye’nin İran Pazarlığı Fırat’ın doğusunda IŞİD\'e karşı DSG ile mücadele veren ve ülkenin güneyinde Fırat’ın kuzey yakasını kontrol eden ABD, Türkiye’nin Rojava\'ya yönelik harekatı sonrasında askeri varlığının büyük bölümünü Deyr ez Zor bölgesine taşıdı.

İran’ın, Irak üzerinden Suriye’ye ve oradan Lübnan’a uzanan askeri köprüsünde önemli bir durak olan Elbu Kemal sınır hattı ve Deyr ez Zor alanlarını rasata önem veren ABD’nin Suriye’deki politikası İran’ı engellemeye yöneldi.

Deyr ez Zor’un Bağoz nahiyesindeki son IŞİD alanını da ele geçirip binlerce IŞİD üyesini hapishanelere yerleştiren ABD ve DSG bölgedeki örgüt hücrelerine operasyonlar düzenlerken Ömer petrol sahası ve Şedadi’deki üslerini İran destekli örgütlere karşı güçlendiriyor.

Rusya ile müzakerede İdlib ve Rusya’nın İran rekabeti Türkiye için Fırat’ın doğusunda elini güçlendiren kozlar olarak göze çarparken bölgenin geleceği ile ilgili müzakerelerin diğer tarafında ABD ile Türkiye arasında en büyük başlık İran.

İddialara göre Türkiye, ABD ile yürüttüğü müzakerelerde Deyr ez Zor alanlarının kontrolüne geçmesi halinde Suriye muhalefeti ile Fırat’ın doğusundaki Sünni Arap güçlerin İran karşıtı ortak hareketlerini sağlayacak, İran’ın bölgedeki etkinliğine izin vermeyecek ve petrolden elde edilen gelirlerle yeniden inşa süreci başlatılarak mülteciler Avrupa üzerinde bir siyasi araç olmaktan çıkarılacak.

Türkiye, İran ile İdlib Bahar Kalkanı operasyonu sırasında aktif olarak karşı karşıya gelmiş, İran’ın desteklediği Hizbullah ve Rıdvan Tugayları TSK noktalarına saldırmıştı.

Bu gelişmelerden sonra ilk defa Türkiye, İran destekli terör örgütleri ibaresini açıklamalarda kullanmış ve Rusya ile uzlaşma arayan görüntüsüne rağmen İran’ı çizginin dışında bırakmıştı.

Trump’ın Ortadoğu ve Afganistan’da uzun yıllar süren ABD varlığının ekonomik maliyetine vurgu yaparak bu bölgelerden çekilmelere hız vermesi Türkiye’nin Fırat’ın doğusu konusunda elini güçlendiren diğer bir faktör.

Yıllık maliyeti 20 milyar doların üzerine çıkan Suriye ve Irak operasyonlarının maliyetlerini düşürmek ve siyasi olarak daha stabil bir çerçevede İran ile mücadele etme arayışı içindeki ABD’nin Fırat’ın doğusunda Türkiye ve dolayısıyla Rusya ile uzlaşması muhtemel görünüyor. Diğer yandan Kürdistan Bölgesi Hükümeti gibi bir yönetim konusunda Şam ve Moskova ile DSG’nin yürüttüğü görüşmelerin başarısızlığı ABD’nin yerel partnerlerini korumak için göze alabileceğinden büyük bir siyasi ve ekonomik riskin işaretleri olarak yorumlanıyor.

Şarku’l Avsat
Bu haber toplam: 17008 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:06:39:59
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x