Rojava Özerk Bölgesi yönetimine göre 11 Haziran'da sandık başına gitme planı yapılan Demokratik Suriye Güçleri (DSG) kontrolündeki bölgede 3 milyon kişinin oy kullanma hakkı bulunuyor.
Rojava’da DSG kontrolündeki bölge 11 Haziran’da sandık başına gitmeyi planlıyor.
Eğer bir son dakika değişikliği olmazsa DSG’nin Rojava Özerk Bölgesi olarak bölgede yer alan Cezire, Deyrezzor, Menbic, Afrin, Tabka ve Rakka’da yerel seçim yapılacak.
Bölge yönetimine göre bu yerleşim yerlerinde yaşayan 3 milyon kişinin oy kullanma hakkı bulunuyor. Önemli kısmı PYD’ye yakın 30 siyasi partinin katılacağı seçimleri Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) boykot ediyor.
Erdoğan ve Bahçeli’den sert açıklamalar
Ankara bu seçimlerden rahatsız olduğunu peş peşe gelen açıklamalarla gözler önüne serdi.
Suriye'de halen kaos ve istikrarsızlığın sürdüğünü belirten Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terör örgütünün, halk oylaması bahanesiyle ülkemizin ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik mütecaviz eylemlerini yakından takip ediyoruz. Türkiye, Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyinde bölücü örgütün bir teröristan kurmasına asla izin vermeyecektir. Biz bu hokkabazlıklara kanmayız, prim vermeyiz. Sözkonusu ülkemizin toprak bütünlüğü ve milletimizin güvenliği olunca kimseyi dinlemeyiz, hiçbir tehdide boyun eğmeyiz. Oldubittiler karşısında daha evvel ne yapılması gerekiyorsa yaptık, aynı durumla karşılaşmamız halinde harekete geçmekten çekinmeyiz” demişti.
İttifakı ortağı MHP’nin lideri Devlet Bahçeli de gelişmelerden ABD’yi sorumlu tutmuştu. “ABD yönetimi Suriye’nin kuzeydoğusunda PKK’nın paravan örgütü Suriye Demokratik Güçleri’yle yeni bir oyun kurmaktadır. Bu demokrasi ve yasadışı seçim girişimi Suriye’nin bölünmesinde yeni bir etap, yeni bir aşama demektir. 11 Haziran’da yapılacağı duyurulan sözde seçimlerin senaristi ABD, figüranları teröristlerdir” diyen Bahçeli, hükümete Suriye yönetimiyle ortak askeri operasyon çağrısı yapmıştı.
ABD Dışişleri’nden “seçimlere gidilmemesi” çağrısı gelmişti
Her ne kadar MHP Genel Başkanı, ABD’yi sert sözlerle hedef alsa da Washington’dan yapılan açıklama, Rojava’daki seçimlere açık bir destek verilmediğini gösterdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı 30 Mayıs’taki açıklamasında “Suriye'de yapılacak her türlü seçim, BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararında da belirtildiği üzere özgür, adil, şeffaf ve kapsayıcı olmalı. Şu anda kuzeydoğu Suriye'de bu tür seçimler için gerekli koşulların mevcut olduğunu düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.
VOA Türkçe’nin bir sorusuna da yazılı yanıt veren bakanlık, “Bu durumu Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi (AANES) dahil Suriye'nin kuzeydoğusundaki bir dizi aktöre ilettik ve onları şu anda seçimlere gitmemeye çağırdık” açıklaması yaptı.
Kürtler tarafından sıklıkla Rojava ya da “Batı Kürdistan” olarak adlandırılan AANES, 16 Temmuz 2018’de kuruldu ve Demokratik Suriye Güçleri'ni destekleyen ABD ile ilişkilere sahip.
Prof. Yeğen: “Şu anda seçimlere müdahale ve erteleme imkanı görmüyorum”
İstanbul merkezli Reform Enstitüsü’nden görev yapan siyaset bilimci Mesut Yeğen, Türkiye ve ABD’den yapılan açıklamaların seçimlerin ertelenmesi sonucunu doğurmayacağı kanaatinde.
Prof. Yeğen, “Seçim yapılabilir gibi görünüyor. 11’ine çok az bir zaman var, Türkiye’nin bir askeri müdahalede bulunmasını beklemiyorum. ABD’nin açıklamasında da ‘yapmayın’dan ziyade ‘yapmasınız iyi olur, çok demokratik sonuçlar olmaz’ şeklinde kaygı bildiren ifadeler vardı. Kesinlikle yapılmamasını gerektiren bir durum yok” dedi.
“Bir de eğer Beşar Esad ile DSG arasında görüşme uzlaşma olduğu yönündeki haberler doğruysa Rusya ve Esad’ın onayıyla yapılıyor demektir” diyen Yeğen, şu anda müdahale ve erteleme imkanı görmediğini söyledi.
Dr. Yılmaz: “ABD, bölgedeki ‘pata durumu’nun bozulmasını istemez, seçimler ertelenebilir”
Kürdistan Bölgesi’nin Erbil kentinde bulunan Hewler Üniversitesi öğretim üyesi Arzu Yılmaz ise bölgesel ve küresel güç ilişkileri arasında bir “pata” yani denge durumu olduğunu bu nedenle seçimin ertelenme ihtimalinin olduğunu belirtti.
Doçent Yılmaz, “Seçimler muhakkak yapılacak demek zor, ertelenebilir. Çünkü bölgede çok zor dengeye gelmiş bir pata durumu var. Amerika, Rojava’daki bu pata durumunu Türkiye’nin bozmasını asla istemez. Rojava’da yapılan ilk seçim değil. Peki neden şimdi gündem oldu? İsrail ile İran’ın karşı karşıya gelme durumunda ABD’nin arka kapı diplomasiyle Amerikan seçimlerine ya da Gazze’de bir ateşkes ilan edilmesine kadar olayları krize dönüştürecek şekilde abartmadan yönetme üzerinden İran’la vardığı mutabakata Türkiye’nin itirazı var. Türkiye, İran ve ABD’nin mutabakatının mevcut dışlanma halini çok daha konsolide edecek bir ‘moment’ olduğunun farkında. Ve itirazını bu seçim ve Kerkük Yumurtalık Boru Hattı çıkışlarıyla gösteriyor. Bu nedenle seçim ertelenebilir. Rojava Yönetimi’nin de ısrarcı olacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
Ülkenin kuzeydoğusundaki(Rojava Bölgesi) seçimlere Şam yönetimi ne der?
Ankara’nın Rojava’da yapılması planlanan seçimlere dönük şiddetli itirazlarına rağmen Şam yönetiminde bu konuda sessizlik hakim.
Prof. Mesut Yeğen, bölgeyi “yönetme iddiası ve kapasitesi olmayan” Şam yönetiminin seçimlere karşı çıkmasının mümkün olmadığını düşünüyor.
Türkiye’nin uzlaşmaz politikaları nedeniyle bölge yönetiminin Körfez ülkeleri ve İran üzerinden Suriye yönetimi ile temas yolları aradığını belirten Dr. Arzu Yılmaz ise, “Yeni denklemde Suriye sınırları içinde bir yönetim olduğu ölçüde Şam’la anlaşmak durumunda kalacak. İran’ın itirazı olmadığı durumda Esat da kapıları kapalı tutmak için direnemez” sözleriyle görüşünü dile getirdi.