Koronavirüs en çok hangi organlara zarar veriyor?

Koronavirüsün etkisinin sadece akciğerlerle sınırlı olmadığı, dalak ve bağırsaklarda önemli tahribat yarattığı biliniyor. Damlacık yoluyla bulaşan bu hastalık, en çok öksürük, ateş ve halsizlikle kendini belli ediyor.

30.04.2020, Per - 14:39

Koronavirüs en çok hangi organlara zarar veriyor?
Haberi Paylaş

Evrim Ağacı'nda yer alan habere göre, virüs vücuda girdikten sonra seyrini şu şekilde sürdürüyor:

"Akciğerler milyarlarca epitel hücre ile çevrilidir. Bu hücreler sizin vücudunuzda organlarınızı ve mukozanızı astarlayan (saran) sınır hücreleridir. İlk enfekte olan hücreler de yine bunlardır. Koronavirüs, bu hücrelerdeki spesifik (belirli, bu virüse özgün) ACE2 reseptörüne (almaç, virüs ile anahtar kilit uyumu gösteren bağlanma bölgesi) genetik materyalini hücre içine enjekte edip çoğaltmak için bağlanır.

Hücre yeni gelen bu talimatı uygular, virüsü kopyalar ve hücre kritik noktaya gelene kadar orijinal, enfektif (hastalık yapıcı) virüsün kopyalarıyla dolmaya başlar. Kritik noktaya ulaştığında hücre bir nevi erimeyle kendini imha eder ve daha fazla hücreye saldırmaya hazır olan yeni virüsleri salar. Hastalıklı hücre sayısı katlanarak artar, yaklaşık 10 gün sonra milyonlarca vücut hücresi enfekte olmuş ve milyarlarca virüs ise akciğerleri sarmıştır. Virüs bu esnada çok fazla hasar vermese de asıl canavarı yani kendi bağışıklık sisteminizi üzerinize salacaktır."

Yazıda, bağışıklık sisteminin devreye girmesi halinde vücutta olabileceklere dair ise şu detaylara yer veriliyor:

"Seni koruması gereken immün (bağışıklık) sistemi aslında çok tehlikeli olabilir. Bağışıklık sistemi hücreleri virüsle savaş için ciğerlere geldiğinde koronavirüs, bu hücrelerden bazılarına bulaşır ve kargaşa yaratır. Hücreler ne gözleri ne de kulakları olmadığı için sitokin adlı küçük haberci proteinleri ile iletişim kurarlar. Neredeyse bütün bağışıklık reaksiyonu bu proteinler tarafından kontrol edilir.

Virüs, bu bağışıklık hücrelerinin aşırı tepki vermesine ve önüne geleni öldürmesine sebep olur. Sıklıkla dile getirilen sitokin fırtınası ile bağışıklık sistemini saldırı çılgınlığına sokar. Vücudu savunmak için gerektiğinden fazla asker göndererek hem kaynakları boşa harcar hem de çevreye hasar vermesine neden olur.

İki çeşit hücre kargaşa çıkartır. İlki olan nötrofiller, olay yerine vardığında öldürücü enzimler salgılayarak hem enfekte hem sağlıklı hücreleri kayba uğratır. İkincisi ise katil T hücreleridir ve diğer hücrelere kontrollü bir şekilde intihar etmelerini bildirir. Böylelikle ne kadar çok savunma hücresi gelirse o kadar çok zarara yol açar ve akciğer dokusunu öldürür.

Çoğu iyileşen hastada bağışıklık sistemi yavaşça ve kontrollü bir şekilde durumu ele alır ve enfekte (hastalıklı, bulaşlı) hücreleri öldürür, diğerlerine bulaşmasını önleyerek savaş alanını temizler. İyileşme süreci başlar. Koronavirüs bulaşan hastaların çoğunluğu da böylece hastalığı hafif semptomlarla atlatır."

Nerina Azad
Bu haber toplam: 6130 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:23:08:17
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x