Bilim insanları Dünya’yı Güneş partüküllerinden ve kozmik radyasyondan koruyan manyetik alandaki zayıflamanın artarak devam ettiğini kaydediyor. Ne var ki, buna neyin sebep olduğu hala çözülemedi.
Dünya’nın son iki yüzyıl içerisinde yüzde 10 oranında manyetik alan gücü kaybına uğradığı düşünülüyor. Bu kaybın en yoğun olarak yaşandığı bölge Afrika kıtası ile Güney Amerika kıtasını da içeren alan.
‘Güney Atlantik Anomalisi’ (GAA) olarak bilinen bu olay sebebiyle bölgedeki manyetizm son 50 yılda ciddi değişime uğradı. Son 5 yılda ise Güney Batı Afrika üzerinde ikinci bir zayıf bölge oluştu. Uzmanlar bu şekilde GAA’nın bir süre sonra iki hücreye bölünebileceğini düşünüyor.
GAA Dünya çevresinde dönen uyduların teknik arızalar yaşamasına neden oluyor. Avrupa Uzay Ajansı’nda (ESA) çalışan uzmanlar çok sayıda uydudan alınan verileri karşılaştırarak bu anomaliyi incelemeyi sürdürüyor.
Farklı manyetik alanları ve değişimleri kaydeden bilim insanları GAA’nın son 10 yılda oluştuğunu ve son birkaç yılda hızlanarak büyüdüğünü aktarıyor. Uzmanlar şimdi Dünya’nın merkezinde bu değişimlerin olmasına neden olan olguları anlamaya çalışıyor.
Manyetik kutuplar yer değiştiriyor olabilir mi?
Spekülasyonlardan biri; manyetik alanda yaşanan zayıflığın manyetik kutupların yer değiştireceğinin işareti olduğu.
Dünya da dahil olmak üzere başka gezegenlerde ve yıldızlarda görülen bu tür değişimler bir anda olmuyor. Dünya’da da manyetik kutup değişimi birkaç yüzyıl boyunca yavaş yavaş yaşanabilir. Bu yer değiştirme gerçekleşmeye başlarsa bir süreliğine Dünya üzerinde pek çok noktada birden fazla sayıda kuzey ve güney manyetik kutup noktaları olacak.
ESA’dan yapılan açıklamalara göre Dünya hali hazırda bir sonraki manyetik kutup değişimi için geç bile kaldı. Bu tür bir olay genelde her 250 bin yılda bir yaşanıyor.
Anamoli bizler için ne ifade ediyor?
GAA yeryüzünde yaşayan insanlar için şimdilik ciddi bir sorun değil. Ancak uzay sektöründe çalışanlar ve bizzat uzaya gidip gelenler açısından oldukça önemli bir problem.
Ancak manyetik alan daha da fazla zayıflarsa kozmik radyasyon partikülleri gezegenin savunma mekanizmasını geçip daha alçak yörüngede yer alan GPS’ten iletişime ve yayıncılığa pek çok alanda ve günlük hayatımızı etkileyen uyduları bozmaya başlayabilir.
