Hakkari Baro Başkanı Canan, cezasızlık politikasının askerlere cesaret verdiğini belirterek, ‘Bu olaylar yaşanıyor ve yaşanmaya devam edecek. Çünkü yargı işini yapmıyor' dedi.
Sınır hattında bir hafta içerisinde askerlerin ateş açması sonucu 3 kişinin yaralandığını hatırlatan Hakkari Barosu Başkanı Ergün Canan, her iki olaya dair başlatılan soruşturma kapsamında askerlerin ifadelerinin alınmadığını söyledi.
Kürdistan Bölgesi sınırında bulunan Hakkari’nin Derecik ilçesinde askerlerin açtığı ateş sonucu Şahap Şendol (23) ve Celil Ekinci (17) yaralanmıştı. Şendol ve Ekinci, yakınları tarafından
Kürdistan Bölgesi'ne götürülerek hastaneye kaldırılmıştı. Saldırıda 2 parmağını kaybeden Şendol, taburcu olurken, karnına kurşun isabet eden Ekinci ise şu ana kadar 3 ameliyat geçirdi.
Derecik’te askerlerin açtığı ateş sonucu çoban Şehap Şendol ile daha önce ağabeyi de askerler tarafından vurulan 17 yaşındaki Celil Ekinci yaralandı.
Olayın üzerinden 1 hafta dahi geçmeden 22 Mayıs tarihinde bu kez de ilçeye bağlı Yeşilova Köyü’nde yaşayan 18 yaşındaki Mehmet Dinç, akşam saatlerinde koyunlarını otlattığı sırada askerler tarafından açılan ateş sonucu bacağından vuruldu. Yaralanan Dinç, Van Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'ne kaldırıldı. Sınır hattında yaşanan ihlalleri değerlendiren Hakkari Baro Başkanı Ergün Canan, cezasızlık politikasının askerlere cesaret verdiğini ifade etti.
‘DEVLETİN VATANDAŞI KORUMA GÖREVİ HAKKARİ’DE UYGULANMIYOR’
Sınır hattında askerlerin ateş açması sonucu son bir hafta içerisinde 2 ayrı olayda 3 kişinin yaralanmasını endişe verici olduğunu belirten Canan, Anayasa hükümlerinin bu topraklarda yaşayan insanlar için de geçerli olması gerektiğini, devletin yurttaşın can ve mal güvenliğini korumakla yükümlü olmasına rağmen Hakkari de bunun yapılmadığını söyledi.
'Baygınlığım geçtiğinde sırtımda bıçak izleri, dudağımı deldiklerini, kulağımı deldiklerini gördüm. İkimizin de öldüğünü düşündükleri için bizi bıraktılar. Uyandığımda arkadaşım ölmüştü.'
‘BU İNSANLARI TANIMALARINA RAĞMEN SALDIRIYORLAR’
Olayların yaşandığı Derecik ilçesinin Federe Kürdistan Bölgesi ile sınırı olduğunu belirten Canan, “Derecik yerleşim alanları nedeniyle sıfır noktada bulunuyor. Özellikle yapılan askeri operasyonlarla Türkiye askerleri sınırın diğer tarafında da bulunuyor. Orada aynı zamanda yaya olarak gidilebilinen güzergâhlar var. Bu yerlerden geçen insanların göründüğünü tanındığını biliyoruz. Hatta insanların bir izin alarak gittiğini de biliyoruz" dedi. Canan, ancak bilinen bu tabloya rağmen son 2 yılda bu tarz saldırıların gerçekleştiğini ifade etti.
Esendere Beldesi ile İran’ın sınır köyü Korane Köyü arasındaki bölgede, askerlerin açtığı ateş sonucu Misleh Kasimi hayatını kaybetti. Kardeşi Mislim Kasimi ise yaralandı.
‘ASKERİ YETKİLİLERİN İFADESİ HALA ALINMADI’
Her 2 olayın üzerinden günler geçmesine rağmen yetkililer tarafından resmi bir açıklama yapılmamasını da değerlendiren Canan, geçmişte de “Dur ihtarına uyulmadı”, “Havaya ateş açıldı” “Seken kurşun sonucu yaralanmıştır” gibi açıklamalarda bulunduğunu hatırlattı. Yaptıkları incelemeler sonucu olaylara dair Şemdinli Savcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını öğrendiklerini söyleyen Canan, Celil Ekinci ve Şahap Şendol’un halen Federe Kürdistan Bölgesinde bulunmalarından dolayı ifadelerinin alınmadığını belirterek şunları söyledi:
“Tahkikat dosyasının halen Jandarmada olduğunu biliyoruz. Bu konuda da zaten savcılığı harekete geçmeye çağırdık. Ortada bir videonun olduğunu ve resen soruşturma yapmaları gerektiğini söyledik. Halen askeri yetkililerin ifadesine başvurulmaması yargıya olan güvensizliği de daha da arttırıyor. Bu olaya neden olan askeri yetkililerin mutlaka yargı öne çıkartılması gerekiyor.”
‘BU OLAYLAR YAŞANMAYA DEVAM EDECEK ÇÜNKÜ YARGI İŞİNİ YAPMIYOR’
“Yıllardan beri sınır hattında bu olaylar yaşanıyor ve yaşanmaya devam edecek. Çünkü yargı işini yapmıyor. İnsanları vuranlar, öldürenler maalesef yargı önüne çıkartılsa bile cezasız bırakılıyor bu da bir cesaret örneği oluyor. Bu tür olayların devam etmesinin en büyük nedeni de budur.”
HDP Van Milletvekili Tayip Temel, Van-İran sınırında yaşamını yitiren kolberleri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu.
‘ÇÖZÜM MECLİS’TE’
Olayların önlenmesinde baro olarak da yetersiz kaldıklarını belirten Canan, olayların çözümü adına Meclis çatısı altında kurulacak bir komisyonun yaşananları araştırması ve bu çatı altında değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Böylesi bir komisyon kurulması halinde yargının da daha işler halinde olacağını söyleyen Canan, sözlerini şöyle tamamladı:
‘İNSANLAR VURULUYOR ÖLDÜRÜLÜYOR AMA NE MECLİS’TEN NE DE YARGIDAN SES ÇIKIYOR’
"İnsanlar vuruluyor, öldürülüyor ancak ne yargıdan ne de Meclis'ten bir ses çıkıyor. Meclis ve siyasi iktidar görevini yerine getirmiyor. İnsanlar aç ve yoksul tabi ki Federe Kürdistan Bölgesi tarafına geçip orada akrabalarından bir paket çay ve şeker getirecekler. Kendi hayatını idame ettirebilmek için insanlar bu yola girmek zorunda kalıyor ama maalesef bedeli ağır oluyor. Ne olursa olsun bu bölge de yaşanan insanların kaderi değildir bu vurulmalar. Hiçbir devlet kendi vatandaşını vuramaz. Gündüz gözü ile gencecik insanlar vurulamaz.”