Altan Tan: 'Önceki süreç bir hükümet projesiydi, şimdi ise devlet projesi'

''Yeni çözüm süreci'' ile ilgili gelişmeler devam ederken DEM Parti heyeti, ilk kez MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüştü. Diyarbakır’daki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kürt sorunu ile ilgilenen hukukçu ve siyasetçiler bu görüşmeler hakkında neler düşünüyor?

02.01.2025, Per - 16:49

Altan Tan: 'Önceki süreç bir hükümet projesiydi, şimdi ise devlet projesi'
Haberi Paylaş

İmralı Adası’nda PKK lideri Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, siyasi partilerle görüşmelere başladı. Heyet ilk olarak bugün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile bir araya geldi. Kurtulmuş’un ardından MHP’yi ziyaret eden DEM Parti heyetini, MHP lideri Devlet Bahçeli karşıladı.

Medyascope‘tan Ferit Aslan’a konuşan isimler, Kürt sorununun çözümü hedeflenen görüşmelerin çok kıymetli olduğunun altını çiziyor ve yaşananların “bir süreç olarak değerlendirilebileceğini” söylüyor.

“Toplumsal destek iyi bir noktaya gidiyor”

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, Bahçeli’nin bölgedeki sivil toplum kuruluşları ile bile görüşmediğini hatırlatarak, son dönemde atılan adımların ve yapılan açıklamaların oldukça önemli olduğunu belirtiyor:

“Geçmişte denenen çözüm sürecinin belki de sonuçlanmamasının nedenlerinden biri de Meclis’teki partilerin tamamen bunu sabote edecek davranış içerisine girmesiydi. Şu anda hem MHP hem CHP’nin işin bir şekilde karşısında olmamaları bile başlı başına sürecin doğru gitmesi anlamında önemlidir. Siyasetin düşmanlık ekseninden çıkıp, rakip daha olsan bile ülkenin temel sorunlarında bu görüşmelerin yapılması çok önemlidir. Bana göre toplumsal destek yavaş yavaş iyi bir noktaya gidiyor. Onun için DEM Parti’nin MHP ve diğer partiler ile yapacağı görüşmeleri değerli görüşmeler diye değerlendiriyorum.”

“İşaret fişeğini MHP ve Bahçeli’nin ateşlemesi daha da kıymetli”

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Cahit Aydın, bu dönemde yapılan açıklamalar ve atılan adımların “bir sürece tekabül ettiğini” ifade ederek, “Başından beri açıklamanın MHP’den ve Bahçeli’den gelmiş olmasının çok önemli olduğunu söylemiştim. Çünkü, Kürt meselesinde ve reformlarda MHP’den geliyordu. MHP’nin bunların karşısında güçlü bir duruşu vardı. Deyim yerindeyse işaret fişeğini bu kez Bahçeli ve MHP’nin ateşlemesi görüşmeleri daha da kıymetlendiriliyor” diye konuştu.

“Eski süreci Rojava bitirdi, şimdiki süreci Rojava başlattı”

Suriye’de Beşar Esad hükümetinin düşmesi ve Rojava’daki Kürtlerin durumunun ortaya çıkmasının bu süreci hızlandırdığına dikkat çeken Aydın, “Eski çözüm sürecinde Rojava masanın devirmesine temel sebebiydi. Bugün ise aynı Rojava masanın yeniden kurulmasına sebep oldu. O bakımdan bence en önemli mevzulardan birisi Rojavadır. Bu anlamıyla olumlu buluyorum” dedi.

Hem Bahçeli hem de Öcalan’ın çözümün adresi olarak TBMM’yi göstermesinin önemine dikkat çeken Aydın, İYİ Parti dışındaki diğer partilerin yeni sürece “ayak bağı” olmayacağı görüşünde:

“Çözüm süreçleri son derece hassas süreçlerdir. Çatışma çözümü süreçlerinde bütün tarafların süreci azami dikkat ve özenle yürütmeleri gerekir. Hem Bahçeli hem Öcalan’ın çözüm adresi olarak meclisi göstermesi de çok önemlidir. CHP daha önce adres olarak meclise göstermişti ve destek vermemişti. Çözümün adresi olarak TBMM’nin gösterilmesi ve meclisin bu işi aritmetik olarak çözmeye çok yakın olması önemlidir. İYİ Parti dışında diğerleri hazır gibi gözüküyor, yada ayak bağı olmayacakları ortadadır. Zemin uygun gibi gözüküyor. Umarım bu süreç sağ selamet sonuca ulaşır.”

“Önceki süreç bir hükümet projesiydi, şimdi ise devlet projesi”

Eski HDP Milletvekili ve 2013-2015 yıllarındaki çözüm sürecindeki başlıca aktörlerden biri olan Altan Tan ise siyasette diyalogların önemine vurgu yapıyor. “Uluslararası siyasette bile ‘düşmanlar’ birbirleriyle görüşür diyen Tan, Bahçeli ile muhakkak görüşülmesi gerektiğini düşünenlerden. “Bu görüşmelerden ne çıkar hangi konularda uzlaşılır, tamamen başka bir konudur” diyen Tan, yeni çözüm süreci tartışmalarının “bir devlet projesi” olduğuna dikkat çekiyor:

“2013’teki süreç, daha çok bir hükümet projesiydi. Şu anki süreç ise kim ne derse desin bir devlet projesi olarak gözüküyor. Bahçeli’nin açıklamalarından Erdoğan’ın haberi yoktu oldu bittiye geldi gibi yorumda bulunanlar var. Bu fikirlere katılmıyorum. Bir devlet projesi olduğunu düşünüyorum. Daha fazla hazırlık yapıldığı ve çalışıldığı kanaatindeyim. Bu sebeplerden dolmayı sürecin daha derli toplu gideceği kanaatindeyim. Sürecin sonuçları başka bir tartışma konusudur. Süreci ve yapılanları benimseyenler olur, benimsemeyenler olur bu ayrı bir tartışma konusudur”.

“CHP olumlu bakarsa süreç rahat ilerler”

Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi, hukukçu ve daha önceki çözüm sürecinde Akil İnsanlar Heyeti’nde yer alan Doç. Dr. Vahap Coşkun da Bahçeli’nin DEM Partililere uzattığı el ile başlayan sürecin “hükümet politikası” olduğu kanaatinde. “DEM Partinin Öcalan ile görüşmesi, Öcalan’ın talebi ile ilgili siyasi aktörlerle görüşme trafiğinin başlatılması bizim bir süreç içinde olduğumuzu gösteriyor” diyen Coşkun, kritik noktanın DEM Partililerle muhalefet arasında yapılacak görüşmede olduğuna dikkat çekti:

“İktidar, bu sürecin daha ziyade DEM Parti ve Öcalan ile sınırlı olmasını istiyordu. Öcalan diğer siyasi partilerinde içinde olmasını, meclisi ve muhalefeti de işaret etti. DEM Parti bugün meclisin nasıl rol oynayacağına dair meclis başkanı ile bir görüşme yaptı. Hem iktidar partisi hem de muhalefet partileri ile görüşmeler yapacaklardır. Kritik nokta muhalefet ile yapılacak görüşmedir. Öcalan’ın mesajında muhalefet partilerine çağrı vardı. En önemli çağrı CHP’yeydi. Eğer CHP olumlu bir rol alırsa, sürecin ilerlemesi daha rahat olur ve sağlıklı bir zemin kazanır. DEM Parti heyeti politik aktörlerle görüşmeleri bitirip elde ettikleri verileri Öcalan’a götürmek istiyorlar. Bu ay trafik devam edecektir.” (Medyascope)

Bu haber toplam: 9369 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:00:00:45
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x