Aralarında 10 Nobel Ödülü sahibi ve 425 İranlı profesörün de bulunduğu bu mektubu imzalayan 2300 bilim insanı, Joe Biden'dan İran'daki tüm insan hakları ihlalcilerinden hesap sorulana kadar İran rejimiyle her türlü müzakereyi durdurmasını ve yaptırımların iptali veya azaltılmasından kaçınmasını istedi.
Açık mektupta , "İran'daki öğrenci hareketinin tarihi zengindir ve bu hareket İran halkının özgürlük ve demokrasi çabalarının ön saflarında yer almıştır." denidi.
İran'daki öğrenci hareketinin 1957 devrimi öncesi ve sonrasında çok sayıda kayıp verdiğine dikkat çeken bu akademisyenler, "Bu can kayıplarının önüne geçmek için bir an önce harekete geçmenizi rica ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Mektupta, "Akademik bir topluluğun özgürlüğüne yönelik herhangi bir saldırı, herkesin özgürlüğüne yapılmış bir saldırıdır." vurgusu yapıldı.
Mektubu imzalayanlar, güvenlik güçlerinin İran'ın 170'den fazla kentinde ve ülkenin 100 üniversitesinde protestoları şiddetle bastırdığına dikkat çekerek, "Yüzlerce insan öldürülürken, binlerce insan tutuklanırken, terör eylemlerine yönelik baskılar devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Mektubun devamında, "İran halkı bağımsızlık ve kendine güvenmeye çalışırken, sizden onların evrensel meşru müdafaa hakkını tanımanızı istiyoruz." dendi.
Öte yandan 500'den fazla araştırmacı bir kampanyada İran'da tutuklu bulunan tüm aktivistlerin ve öğrencilerin serbest bırakılmasını talep etti ve dünya bilim camiasından halkın sesi olmasını istedi.
Doğu Kürdistan ve İran ülke çapındaki gösterilerin ikinci ayında, ülke genelindeki üniversiteler protestoların ana merkezlerinden biri haline geldi ve öğrenciler, şiddetli baskıya rağmen kitlesel toplantılar ve diğer sivil itaatsizlik yöntemleriyle İran rejimine karşı gösteriler düzenliyor.