Kürtler Trump’tan ne bekliyor?

Kürtler ABD’nin müstakbel başkanı Donald Trump’ı, 21 Temmuz’da New York Times gazetesine verdiği mülakattaki “Kürtleri ve Erdoğan’ı aynı masaya oturtmak gerçekten harika olurdu” sözlerinin gereğini yapmaya davet ediyorlar.

29.11.2016, Sal - 13:56

Kürtler Trump’tan ne bekliyor?
Haberi Paylaş

Al-Monitor\'a konuşan siyasetçiler ve yazarlar Donald Trump\'un Türkiye ve Kürtler izleyeceği politikaya karşı beklentileri ve ilerleyen süreç hakkında Kürtlerin beklentilerini dile getirdiler.

Al Monitor\'da \'Kürtler Trump’tan ne bekliyor?\' haberinin bazı öne çıkan bölümleri şöyle:

Şu anda Türkiyeli Kürtlerin Trump’a dair değerlendirme yapabilmeleri için ellerindeki veri New York Times’a verdiği mülakattaki ifadelerden ibaret. Trump’ın söz konusu mülakatta Kürtler ve Türkiye’ye ilişkin sözlerini hatırlayalım: “Kürt güçlerinin çok büyük bir hayranıyım. Aynı zamanda halihazırda Türkiye’yle çok daha iyi ilişkiler kurma potansiyelimiz de var. Kürtleri ve Erdoğan’ı aynı masaya oturtmak gerçekten harika olurdu.”

Peki Trump’ın “hayran” olduğu Kürtler hangileri? Tüm dünyayı vahşet eylemleriyle dehşete düşüren IŞİD’e karşı korkusuzca savaşan ve bu örgütü uluslararası koalisyonun da desteğiyle hemen her cephede püskürten YPG ve YPJ üyesi Suriyeli Kürtler elbette. Trump’ın aynı hisleri Türkiyeli Kürtler için de besleyip beslemediği meçhul. Ancak AKP hükümetinin 2015’ten beri yoğun bir savaşla bertaraf etmeye çalıştığı Türkiye’deki Kürt hareketiyle Trump’ın hayran olduğu Suriyeli Kürtler arasında inkâr edilemez bir bağ var.

Central Florida Üniversitesi’nin Kürt Siyaseti Çalışmaları Kürsüsü’nden Doç. Dr. Güneş Murat Tezcür, Özsoy’un ifade ettiği beklentilerin Trump tarafından karşılanabileceği kanısında değil. Tezcür Trump’ın Suriye konusunda Türkiye ve Kürtler arasında Obama yönetimine benzer bir denge politikası izleyeceği ve Türkiye içindeki Kürt sorununa çok da odaklanmayacağı görüşünde.

Al-Monitor’a konuşan HDP’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Hişyar Özsoy henüz ekibini netleştirmediği için Trump’ın nasıl bir yol çizeceğini kestiremediklerini söylüyor

“Trump’ın ‘Erdoğan’la Kürtleri barıştıracağım’ sözü konusunda aktif bir çaba yürütmesini bekliyoruz” diyen Özsoy ABD’nin Kürtlere de Türkiye’ye de sırt çevirecek durumda olmadığını, özellikle Suriye’de Kürtler dışında partneri bulunmadığını hatırlatıyor.

Trump’ın Türkiye’de sistematikleşen insan hakları ihlallerine beklendiği üzere “duyarlılık” göstermeyeceğine ilişkin genel kanaatin AKP’yi umutlandırdığını söyleyen Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun ise Kürt meselesinin dengeleri değiştirebileceği görüşünde.

Al-Monitor’a konuşan Coşkun’a göre müstakbel ABD yönetimi Suriye’de PYD’ye destek verirken Türkiye’nin “hassasiyetlerini” göz ardı etmeyebilir.

Peki, Kürtlerin Trump’tan beklentisi ne? Coşkun’un bu soruya yanıtı şu: “Kimi Kürtler Trump’ın ‘iş bitiriciliğinin’ bir fırsat olabileceğini, Türkiye ve Kürtler arasındaki problemleri giderebileceğini düşünüyor. Kimileri ise Trump’ın politik tecrübesizliğinin işleri daha da kötüye sürükleyebileceğini düşünüyor.

Kürt iş adamı Şahismail Bedirhanoğlu da Coşkun’un altını çizdiği beklentileri vurguluyor. Bedirhanoğlu, Trump’ın Türkiye’de içinden çıkılmaz bir hal alan çatışmayı durdurmak için devreye girmesini beklediklerini belirtti.

Kürt sorununun barışçıl çözümü için çok sayıda girişim içinde yer almış olan Bedirhanoğlu ABD’nin Kürtlerle Türkiye arasında kurmaya çalıştığı denge politikasının mevcut haliyle sürdürülemeyeceği görüşünde.

Bedirhanoğlu’na göre AKP ve Erdoğan açısından Kürt hareketine yönelik çatışmacı siyasetin sürdürülebilirliği yok. Aynı tıkanmanın Kürt hareketi için de geçerli olduğunu düşünen Bedirhanoğlu kazananı olmayan bir savaşın bitirilmesinin daha muhtemel olduğuna işaret ediyor: “İki taraf açısından da mevcut çatışma sürdürülebilir olmadığı için ABD’nin olası bir barıştırma hamlesi Kürt hareketi ve Türkiye tarafından olumlu karşılanabilir.”

Türkiye’nin Batı’daki imajından sıyrılmasının tek yolunun Kürtlerle gireceği diyalogdan geçtiğini düşünen Bedirhanağlu yeni bir çözüm sürecinin Türkiye açısından Batı’da ciddi bir “PR’a” dönüşebileceğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da bunun farkında olduğu söylüyor.

Hişyar Özsoy’a göre Erdoğan’ın mevcut siyaseti onun kısa sürede Trump’la da karşı karşıya gelmesine sebep olacak: “Trump ilk birkaç ay Türkiye’yle ilişkileri toparlama yoluna gidebilir. Belki aralarında sahte bir balayı da yaşanabilir. Ama Türkiye ile ABD’nin Orta Doğu politikası yapısal olarak çelişiyor. Yani liderler bazında birkaç iyi görüşmeyle çözülebilecek bir mesele değil bu. Türkiye’nin Irak ve Suriye’deki müdahaleciliği, Sünnilerle flörtü, ABD’nin Orta Doğu’ya yönelik dış politikasında sıkıntılar yaratıyor. Trump geldi diye bu sıkıntılar geçmeyecek. Dolayısıyla kısa süre sonra Erdoğan’dan ‘Ey Trump’ sesleri çıkmasını bekliyoruz.”

“Cumhuriyetçileri Kürt meselesi konusunda Demokratlardan daha çözümcü görüyoruz” diye söze başlayan Türkiye’deki Kürdistan Demokrat Partisi Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş ise baştan beri Donald Trump’ın seçilmesini arzu ettiğini söylüyor.

Kardaş, Trump’a bir kutlama mektubu da gönderdiğini söylüyor ve mektubu okuyor: “Sayın Başkan, 21. yüzyılda olmamıza rağmen Kürt halkı hâlâ özgürlüğünden ve halklarından yoksun. 50 milyonu aşkın nüfusuyla, Orta Doğu’da 600 kilometre alana yayılan Kürt halkının hâlâ bir devleti yok. Bu devletsiz halk, işgalci dört ayrı devletin tutsaklığı altında yaşıyor. Bu durum gelişmiş, demokratik dünya için büyük bir utançtır. Biz Kürtler, Birleşik Devletler’in başkanı olarak bu mazlum ve mağdur halkı destekleyeceğinizi umuyoruz.”

Kardaş’ın mektubu Trump’ın eline geçti mi bilinmez. Ancak farklı görüş ve eğilimlerde de olsa görüştüğümüz herkes, Trump’ın benimseyeceği yolun Türkiye’nin Kürt karşıtı siyasetinin akıbetini belirleyeceğinde hemfikir.

Haberin tamamını okumak için tıklayın

Nerina Azad
Bu haber toplam: 5835 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:01:24:01
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x