İran’da, Tahran tarafından yasaklanan en büyük ve en aktif muhalefet hareketi olan Halkın Mücahitleri Örgütü üyeleri, Newsweek dergisine yaptıkları açıklamada, Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin Haziran seçimlerindeki zaferini, rejimin baskıcı duygularını daha fazla pekiştirdiğini belirterek, teokrasiye karşı onlarca yıl süren savaşlarında yeni bir fırsat olarak yorumladılar.
Örgütün üyeleri, Newsweek dergisi ile verdikleri bir dizi röportajda şunları kaydetti:
"Reisi'nin seçilmesi, İran'daki reformistler ve muhafazakarlar arasındaki savaşı haklı çıkarıyor. Siyasi oyuna giren herkes sorunun bir parçası haline gelir. Tek çözüm İran rejimini tamamen yok etmektir.”
Muhalifler ve reformistler, 1980'lerde İran devriminin ardından yeni Tahran yönetimi, Halkın Mücahitleri Örgütü de dahil olmak üzere kendisine muhalefet olanları bastırdığında, temizleme operasyonlarındaki rolü nedeniyle "kasap" olarak bilinen İran’ın eski Yargı Erki Başkanı Reisi’den dolayı endişeliler. Reisi'nin yaklaşık 30 bin kişinin idam edilmesine doğrudan katkısı olduğu söyleniyor.
Derginin haberine göre, ABD Dışişleri Bakanlığı ılımlı Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani yönetiminde bile rejimi 2019 sonlarında bin 500 kadar protestocuyu öldürmekle suçlasa da, Reisi’nin seçilmesi İran'da zorba yönetimin etkisinin arttığını haber veriyor.
İran Ulusal Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Ali Safavi, Newsweek'e verdiği demeçte, "Mesajımız İranlılar arasında yankı buldu. Çünkü rejim içinden herhangi bir değişiklik olacağına dair kesinlikle bir şans söz konusu değildi” dedi.
Halkın Mücahitleri Örgütü, eskiden aşırı solcu militan bir örgüt olduğunu, ancak şimdi tüm İranlıları temsil eden laik bir demokrasiye bağlı olduğunu söylüyor. Safavi ve diğerleri, Örgütün iktidarı ele geçirme planları olmadığını, sadece rejimin çöküşünü kolaylaştırdığını ve İran siyasetinde yeni bir çağın başlamasına yardımcı olduğunu savunuyorlar
