Araştırmanın detaylarını bir video sohbetinde değerlendiren Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi araştırmacılarından Ulaş Tol, “Sadece Kürt seçmenlere yönelik özel bir araştırmamız oldu. Kürt seçmenler AK Parti’den çok net bir uzaklaşma eğilimi içerisinde” dedi.
Yaptıkları araştırmaya göre önemli bir seçmen kitlesinin AK Parti'den uzaklaştığını saptadıklarını ifade eden Tol, “En çok kimler uzaklaşıyor” sorusuna şu cevabı verdi:
“Bazı kategorilerde AK Parti bir parti olma özelliğini yitirdi. Bunlardan biri de Kürt seçmenler. Sadece Kürt seçmenlere yönelik bir araştırmamız olmuştu. Orada yüzde 24-25'lik bir kesim AK Parti'den kopmuş durumda, bunu söyleyebilirim. AK Parti'den uzaklaşma normal seçmende yüzde 14-15 civarındayken Kürtler seçmende 24-25 oranına tekabül ediyor. Tersinden de söyleyecek olursak Kürt seçmenlerin sadece yüzde 20’si AK Parti'ye oy vereceğini söylüyor.
‘Kendi İçinde De Farklılık Gösteriyor’
AK Parti'den yüzde 24-25 oranında uzaklaşan Kürt seçmen de kendi içinde farklılık gösteriyor. İstanbul, İzmir gibi metropoller ile kırsal kesimdeki Kürtler farklı. Metropollerde ve bölgede Ak Parti’ye destek düşüyor Ama kırsalda Kürtlerin AK Parti'ye hala oy desteği var.
Özellikle İstanbul Adana gibi şehirlerde zaten yerel seçimlerde de muhalefeti desteklemiş olan Kürtlerde bu eğilim daha kuvvetli ama diğer istatistikten bahsedecek olursak Kürt seçmen içindeki AK Parti oyu yüzde 20. Bua gçre her 5 Kürt'ten biri AK Parti’yi destekliyor bugün.”
Yeni Partiler Neden Karşılık Bulamadı?
DEVA Partisi ve Gelecek Partisi gibi yeni kurulan partilerin yüksek beklentilere rağmen neden karşılık bulamadıkları ve anketlerde oy oranları düşük çıkmasını da değerlendiren Ulaş Tol şöyle devam etti:
“Bizim anketlerimizde de DEVA Partisi ve Gelecek Partisi yüzde 3’lerin üzerine çıkamadı. Şöyle bir şey oluyor seçmenlerde: Çoğunluk enerjisi diye bir şey arıyor seçmen. AK Parti henüz çoğunluk enerjisini yitirmedi. Yeni kurulan partiler ise bu enerjiyi yakalayamadı. Güçlü bir parti imajını seçmen nezdinde kuramadılar. Ama bu kuramayacakları anlamına gelmiyor.
Bir cazibe de oluşturabilirler ama henüz öyle bir cazibe oluşmadı. Muhalif seçmende de AK Parti karşısındaki güçlü olanı güçlendirme, bir arada durma ve iyi bir ittifak görüntüsü arayışı güçleniyor. Tanınırlığı hala yüksek değil bu partilerin. Yerellerde iyi çalışıyorlar ama o enerjiyi yaratamıyorlar ancak kararsızlarda, protestocu seçmenlerde ve yeni seçmenler arasında bu yeni partiler daha güçlüler.”