Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) 10. Yargı Paketi'nin kapsamını daraltarak, TBMM Başkanlığı'na sundu, ancak muhalefete göre teklif kamuoyunun beklentilerini karşılamadı.
"Covid izni" olarak da bilinen 31 Temmuz 2023 tarihinden önce cezası kesinleşmemiş olan hükümlülerin erken tahliyesinin de yer aldığı bazı düzenlemeler son anda paketten çıkarıldı.
İktidar partisi kaynakları, kapsamlı bir İnfaz Yasası değişikliği için Meclis'in yeni yasama yılının başladığı Ekim ayını işaret ediyorlar.
BBC'ye konuşan AKP kurmayları, "İnfaz Yasası'nda sadeleştirme, koşullu salıverme, denetimli serbestlik ve iyi hal sistemini güçlendirme modeli" üzerinde çalıştıklarını ifade ettiler.
AKP Grup Başkanı Abdullah Güler ve partili milletvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunulan yasa teklifi, TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşüldükten hemen sonra Genel Kurul'a getirilecek.
Ancak teklif, taslak halindeyken kamuoyuna sızan bazı düzenlemelerin, metinde yer almaması nedeniyle eleştiri konusu.
Kamuoyunda "örtülü af" olarak da nitelendirilen 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenlerin erken tahliyesine olanak tanıyan düzenleme teklifte yer almazken, hasta tutuklulara evde infaz olanağı sağlayan maddeden de "ağırlaştırılmış müebbet" hükümlüleri yararlanamayacak.
İktidarın "Terörsüz Türkiye" süreci kapsamında görüşmeler yürüttüğü DEM Parti'nin talebi olan "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemeye ceza indirimi" öngören düzenleme de teklif metninde yer almadı. Sözkonusu düzenleme iki kez Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti ve pakette yer alması bekleniyordu.
Covid düzenlemesi neden çıkarıldı?
2020'de pandemi nedeniyle açık cezaevinde bulunanlara verilen "covid izni", 31 Temmuz 2023'e kadar uzatılmış, ancak bu tarihten önce suç işleyip cezası kesinleşmeyen hükümlüler düzenlemeden yararlanamamıştı.
Bakanlığın taslak çalışmasında ise 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyen ve daha sonra hükmü kesinleşenlerin de benzer şekilde erken tahliyelerinin yolunun açılması öngörülüyordu.
Edinilen bilgiye göre Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uyarıları üzerine pakette bazı değişiklikler yapıldı.
"FETÖ hükümlülerinin" de bu düzenlemeden yararlanması ihtimalinin yanısıra, kamuoyunda "af algısı" yaratması ve eşitsizlik yaratacağı endişesi nedeniyle, bu düzenlemenin paketten çıkarılmasına karar verildi.
AKP içinde yapılan değerlendirmelerde, kamuoyunun yüzde 50'sinin yapılan düzenlemeyi "af" olarak algıladığı ifade edildi.
BBC'ye konuşan kaynaklar, bu düzenlemeden yararlanacakların 9 bin 700'ün uyuşturucu ticareti, üretimi ve aracılık suçu, 7 bine yakını dolandırıcılık, bilişim dolandırıcılığı, hırsızlık, 4 bini FETÖ, 1000'i PKK olmak üzere 5 bini terör suçlarından hüküm giyenler olduğunu belirterek, "Covid izni süresini uzatıyoruz ama ortada covid yok. Bunu kamuoyuna anlatamazsınız" görüşünü dile getirdiler.
Bu tür düzenlemenin "idari" kararlar olduğuna işaret eden AKP kurmayları, EYT düzenlemesinde olduğu gibi, 31 Temmuz tarihini bir veya birkaç günle kaçıranların kendilerine "haksızlık" yapıldığı gerekçesiyle tepki göstereceğine dikkat çektiler.
Kapsamlı değişiklik yeni yasama yılına kaldı
AKP yöneticileri, kapsamlı infaz sistemi değişikliği için Meclis'in yeni yasama yılının başlayacağı Ekim ayı sonrasını işaret ediyorlar.
Bu çerçevede, İnfaz Yasası'nın sadeleştirilmesi, buna karşın koşullu salıverilme, denetimli serbestlik ve iyi hal nedeniyle infaz indirimi ve tahliye koşullarının yeniden düzenlenmesi öngörülüyor. Ayrıca, tüm suç tiplerine "eşit infaz" oranı uygulanması da tartışılan seçenekler arasında.
"Tüm suç tiplerine ½ uygulanabilir"
İktidar partisinin üzerinde çalıştığı yeni infaz düzenlemesinde tüm suç tiplerine "eşit infaz" oranı uygulanması öngörülüyor.
AKP kurmayları, dünyada yaygın uygulamanın ½ ; yani cezanın yarısının cezaevinde geçirilmesi yönünde olduğunu ancak belli suç tiplerinde cezanın 4'te 3'ünün cezaevinde çekilmesi seçeneği üzerinde de durulduğunu ifade ettiler. Bu sistem yasalaşırsa, terör dahil, tüm suç tiplerinde aynı infaz oranı uygulanacak.
Cezaevi gözlem kurullarının denetim ve yetkileri artırılacak
AKP kaynaklarının verdiği bilgiye göre, koşullu salıverme, denetimli serbestlik ve iyi hal kriterleri yeniden düzenlenecek ve cezaevi gözlem kurullarının yetkileri ve denetimi artırılacak.
DEM Parti yöneticileri, Türkiye Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile görüşmesinde, cezaevi gözlem kurullarının "keyfi" infaz yakma uygulamalarından şikayet etmiş ve bunun önlenmesini istemişti.
AKP kurmayları ise üzerinde çalıştıkları yeni infaz düzenlemesinde cezaevi gözlem kurullarının işleyişi ve denetimine ilişkin yeni standartlar getirmek istediklerini, böylece kurul kararları arasında "bölgesel" farklılıklar olmayacağını ifade ettiler.
AKP kulislerinde, yeni infaz düzenlemesinin ana hatları şöyle tarif ediliyor:
İnfaz kanunu sadeleştirme ve koşullu salıverme, iyi hali güçlendirme modelini hedefliyoruz. Ve herhangi bir suç ayrımı da olmayacak burada. Çünkü terör de, adam öldürme de olsa, ıslah olma, iyi hal bütün suç tiplerindeki insanlar için geçerlidir.
"Suç makinasıysa, cezasının tamamını yatsın"
.İyi hali güçlendirecek bir düzenleme. Bir düzenlemeden herkes faydalansın doğru değil. Topluma karıştığında bir daha suç işlemeyeceğine inandığımız iyi hal koşulları oluşmuşsa onları cezaevinde tutmayalım, topluma kazandıralım. İlk kez suç işlemiş, kader mahkumu dediğimiz kişiler var. Onların tahliyesini kolaylaştıracağız. Bunların arasında akademisyenler, eğitimli kişiler, ticaret erbabı, iş insanları var. Ama kişi suç makinesiyse de 'cezasının tamamını yatsın' diyeceğiz. Bu noktada karar idari gözlem kurullarında olacak.(BBC)