DEM Partili yetkililer tarafından, daha önce 15 Şubat'ta geleceği duyurulan açıklamanın Şubat sonu veya Mart başında yapılması bekleniyor.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki açıklamasıyla başlayan yeni süreç kapsamında, önümüzdeki günlerde PKK lideri Abdullah Öcalan'ın "kritik" bir duyuru yapması bekleniyor.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nden (DEM Partili) yetkililer tarafından, daha önce 15 Şubat'ta geleceği duyurulan açıklamanın Şubat sonu veya Mart başında yapılması bekleniyor.
Öcalan'ın bu açıklamasında, PKK'ye Türkiye'ye yönelik silahlı eylemlerini durdurma çağrısı yapabileceği, bunun dışında Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından da yeni önerilerde bulunacağı iddia ediliyor.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, açıklamanın yüzyıllık bir çağrı olacağını söylüyor.
Peki bu çağrının muhatabı olması beklenen PKK, bu "yeni sürecin" başından bu yana nasıl bir yaklaşım ortaya koyuyor?
BBC PKK’nin son dönemdeki açıklamalarını inceledi.
Süreç tartışmaları nasıl başladı?
"Yeni süreç" tartışmaları MHP lideri Bahçeli'nin 22 Ekim'de yaptığı açıklamada, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Meclis'e gelerek, PKK'nin lağvedildiğini açıklamasını önermesiyle başladı.
Yeğeni, DEM Parti milletvekili Ömer Öcalan'a bu süreçte Abdullah Öcalan'la görüşme izni verildi.
PKK'nin, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.'ye ait (TUSAŞ) Kahramankazan'daki tesislerie 23 Ekim'de düzenlenen saldırıda beş kişi yaşamını yitirdi, ancak süreç tartışmaları devam etti.
DEM Partili bir heyet, 28 Aralık ve 22 Ocak'ta İmralı Adası'nda Abdullah Öcalan ile görüştü ve Öcalan'ın mesajlarını kamuoyuna iletti.
Heyet iki görüşme arasında siyasi partileri ziyaret etti.
İmralı heyeti ve parti yönetimi, ikinci görüşme sonrasında ise çeşitli kesimlerle görüşme ve temaslarını sürdürdü.
İlk aylarda temkinli ve eleştirel tonu yüksek açıklamalar
PKK ve PKK bağlantılı örgütler ise bu dönemde çeşitli açıklamalar yaptı.
İlk aylardan Şubat'a kadarki açıklamalarda, bazı gelişmeler olumlu bulunmakla birlikte, eleştirel tonu yüksek bir dil kullanıldı.
Ömer Öcalan'ın 24 Ekim'de ilettiği mesajında Abdullah Öcalan, "Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim" dedi.
PKK'nin aylarca birçok açıklamasında iktidar eleştirildi ve Öcalan'ın çalışma koşullarının oluşturulması gerektiği belirtildi.
PKK'nin çatı örgütü KCK'nin 24 Ekim'deki açıklamasında, İmralı görüşmesine izin verilmesi olumlu karşılandı ama "tecrit kalkmadan Öcalan'dan rol oynamasını beklemenin gerçekçi olmadığı" belirtildi.
Bu açıklamada KCK'nin, Öcalan'ın geliştireceği sürece göre hareket edeceğini belirtmesi önemli bulundu.
İmralı heyeti, Aralık sonunda Öcalan'la yaptığı ziyaret sonrası Öcalan'ın mesajını kamuoyuna iletti.
Görüşmenin ardından heyet tarafından yapılan açıklamada, Öcalan'ın sağlığının iyi, moralinin yüksek olduğu da aktarıldı.
KCK'den bundan sonra gelen açıklamalarda yine görüşmeler olumlu bulunmakla birlikte, iktidara yönelik eleştirel ton devam etti.
KCK Eş Başkanı Bese Hozat 30 Aralık'taki açıklamasında, "Öcalan'ın ortaya koyduğu çözüm iradesinin arkasında olduklarını" söyledi, fakat "ortada bir çözüm ya da barış sürecinin söz konusu olmadığını" belirtti.
PKK Yürütme Kurulu üyesi Murat Karayılan da aynı gün yayımlanan açıklamasında, "yeni bir sürecin sinyallerinin gözükmediğini" söyledi.
Bunlara ek olarak Hozat'ın, 28 Ocak'taki açıklamasında Öcalan için "Yapacağı çağrının bir meşruiyeti tecrit koşullarında olabilir mi?" cümlesini kullanması da dikkat çekici bulundu.
Son açıklama neden farklı?
Örgütten bu dönemdeki en önemli açıklamalardan biri, 12 Şubat'ta geldi.
PKK Yürütme Komitesi'nin Öcalan'ın yakalanmasının yıl dönümü nedeniyle yayımladığı açıklamanın, bazı açılardan farklı bir içerik ve üslupla yazılması dikkat çekti.
İmralı'dan gelecek açıklamaya "yeşil ışık" şeklinde değerlendirilmeye müsait bu açıklamada, Öcalan'ın çağrısıyla yeni bir sürecin başlatılacağı, bunun "herkes için bir değişim, dönüşüm ve yeniden yapılanma süreci" olacağı belirtildi.
Bunun devamında "PKK'nin, Kürtlerin, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türkiye ortamının, Ortadoğu'nun ve tüm dünyanın değişeceği" savunuluyor.
Açıklamanın bir yerinde "Devlet korkmasın" dendikten sonra "Öcalan ve Kürtlerin devleti yıkmayacağını" ve bir sonraki cümlede ise "Türkiye toplumu korkmasın" ifadesi kullanıldıktan sonra, "Öcalan ve Kürtlerin Türkiye'yi bölmeyeceği" öne sürülüyor.
Bundan sonra ne olacak?
Peki "yeni süreç" kapsamında son durum ne ve bundan sonra ne olacak?
Süreç kapsamında son olarak DEM Parti heyeti, 16 Şubat'ta Kürdistan Bölgesi'ne giderek Erbil ve Süleymaniye'de bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Heyet; DEM Parti İmralı Heyeti üyeleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, DEM Parti Dış İlişkiler Komisyonu Eş Sözcüsü Berdan Öztürk, DEM Parti milletvekilleri Gülcan Kaçmaz Sayyiğit ve Mehmet Kamaç ile Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından oluştu.
Heyettekiler; Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesud Barzani, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani, Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur Barzani, Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) Başkanı Bafıl Talabani ve Kürdistan Bölgesi Başbakan Yardımcısı Qubat Talabani ile görüştü.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, hafta başında yaptığı basın açıklamasında "Abdullah Öcalan'ın mektubunun hem Kandil'e hem Avrupa'ya hem de Kuzey ve Doğu Suriye'deki ilgililere ulaştırıldığını" söyledi.
Partili yetkililerinin önümüzdeki günlerde İmralı Adası'na üçüncü kez gitmek için Adalet Bakanlığı'na başvuru yapabileceği aktarılıyor.
DEM Parti kaynaklarına göre Öcalan'ın Şubat sonu veya Mart ayında açıklamasını yapması bekleniyor.
Öcalan'ın beklenen açıklamasının hemen ardından ise PKK'dan da bir açıklama gelmesi öngörülüyor.(BBC)