CHP Diyarbakır Milletvekili Sayın Sezgin Tanrıkulu, katılmış olduğu bir televizyon programında, "Bu Türk Silahlı Kuvvetleri değil mi 12 Eylül'de faşist darbeyi yapan? Bu ordu değil mi 15 Temmuz'da darbe girişimi yapan, köyleri yakan... Onlarca faili meçhul cinayet. Benim takip ettiğim davalar var. 15 köylüyü helikopterden atan TSK değil mi? AİHM kararıyla sabit hale gelen..."dediği için, çok yönlü bir saldırı ve mahalle baskısıyla yüz yüze kaldığını ifade eden, Partîya Welatparêzên Kurdistanê-Kürdistan Yurtseveler Partisi (PWK) Genel Başkanı Mustafa Özçelik, Sezgin Tanrıkulu’na yönelik saldırıları kınayan bir açıklama yayımladı.
PWK Genel Başkanı Mustafa Özçelik’in açıklaması şöyle:
CHP Diyarbakır Milletvekili Sayın Sezgin Tanrıkulu, katılmış olduğu bir televizyon programında, "Bu Türk Silahlı Kuvvetleri değil mi 12 Eylül'de faşist darbeyi yapan? Bu ordu değil mi 15 Temmuz'da darbe girişimi yapan, köyleri yakan... Onlarca faili meçhul cinayet. Benim takip ettiğim davalar var. 15 köylüyü helikopterden atan TSK değil mi? AİHM kararıyla sabit hale gelen..."dediği için, çok yönlü bir saldırı ve mahalle baskısıyla yüz yüze kalmıştır.
Sayın Tanrıkulu’nun bu sözlerine Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’dan, AK Parti’den çok sert tepkiler geldi. Esas ilgi çeken tepki ise CHP Parti Sözcüsü Sayın Faik Öztrak’tan geldi.
Sayın Öztrak CHP adına yapmış olduğu açıklamada, "Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun, milletimizin gözbebeği Türk Silahlı Kuvvetleri'ni töhmet altında bırakan ifadeleri kabul edilemez. Bu konu yetkili organlarımızda görüşülecektir" dedi.
Sayın Tanrıkulu’nun dile getirmiş olduğu gerçeklerin, farklı bir söylemle, aslında daha önceleri Başbakanlığı döneminde daha sert ve açık bir şekilde Sayın Erdoğan tarafından dile getirildiği hala hafızalardadır.
Sayın Erdoğan 23.11.2011 tarihinde yaptığı bir açıklamada, “Dersim, aydınlatılmayı, cesaretle sorgulanmayı bekleyen bir faciadır. CHP hükümetlerinin onlarca, yüzlerce faciasından en acısıdır, en kanlısıdır” demişti.
Sayın Erdoğan konuşmasının devamında da, ‘’Dersim olayları için devlet adına özür dilemek gerekiyorsa, ben özür dilerim ve diliyorum'' diyordu.
Peki Sayın Erdoğan’a, AK Parti’ye sormak lazım: Sayın Sezgin Tanrıkulu’nun dile getirdiği uygulamalar, aslında sizin Dersim’de yaşananlar için dile getirdiklerinizin yanında devede kulak kalmıyor mu?
O halde, nedir bu saldırı, bu linç girişimi?
CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, 13 Kasım2021 günü yaptığı açıklamada, “Benim liderliğini yaptığım partinin de geçmişte yarattığı derin yaralar vardır. Uzun süredir önce bu yaraları yaratan o sistemi değiştirmekle uğraştım. Şimdi ise dışarıya dönme zamanı. Ben bu yaraların kapanması için helallik isteme, helalleşme yolculuğuna çıkıyorum” diyordu.
Peki sormak lazım, Sayın Sezgin Tanrıkulu’nun dile getirmiş olduğu uygulamalar, tam da sayın Kılıçdaroğlu’nun dile getirmiş oldu ‘’helalleşme’’ konuları değil midir?
O halde, nedir CHP Parti Sözcüsü Sayın Faik Öztrak’ın bu saldırısı, bu linç girişimi?
Sayın Sezgin Tanrıkulu’na yapılan saldırı ve linç girişimlerini kınıyoruz.
100 yıldır Kürt dilini bile resmen tanımayan, asimilasyon, inkar, şiddet, imha, sürgün uygulamalarıyla büyük bir yıkımın mimarı olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerçekliği, mızrağın çuvala sığmadığı kadar açık ve net bir gerçektir.
İktidarı ve muhalefeti ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin partileri, sayın Sezgin Tanrıkulu’na saldıracaklarına; 100 yıldır yapmış oldukları bu uygulamalardan dolayı devlet adına özür dilemeli, yapılan haksızlık ve yaratılan mağduriyetlerin telafisi için hemen adımlar atmalı, Kürt milletinin varlığını tanımalıdırlar.
Mustafa Özçelik
Partîya Welatparêzên Kurdistanê-Kürdistan Yurtseveler Partisi (PWK) Genel Başkanı