Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde ailesiyle birlikte yaşayan sekiz yaşındaki Narin Güran, 21 Ağustos günü öğleden sonra Kuran kursundan çıktıktan kayboldu.
Narin Güran, Yüksel-Arif Güran çiftinin 5'i erkek 6 çocuğundan biri. Narin Güran'ın 5 halası, 8 amcası, 5 teyzesi ve 2 dayısı bulunuyor. Akrabalarının bir kısmı mahallede bir kısmı da farklı yerlerde yaşıyor.
Narin kaybolduktan sonra aile ve köylüler kendi imkanlarıyla bölgede arama yaptı. Sonuç alınamayınca Narin'in babası Arif Güran, aynı gün saat 20.00 sıralarında jandarma karakola giderek kızının kayıp olduğu ihbarında bulundu.
Narin’in kaybolması ilk günden bu yana ülke gündemine de oturdu, gelişmelere dair her detay sosyal medyada gündemin ilk sıralarına yer aldı.
İhbarla bölgede geniş çaplı arama başlatıldı. Narin'in kaybolduğu saatlerde yoldan geçtiği tespit edilen yaklaşık 150 araç sorgulandı. Mahalledeki evler ve köye giriş yapan araçlarda arama yapıldı. Toplamda 12 bin 550 aracın arandığı, 130 kişinin ifadesine başvurulduğu açıklandı. Arama yapılan evler arasında imamın evi de yer aldı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ekipler de çalışmalarda yer aldı.
Toplu taşıma araçlarına Narin'in fotoğrafları da asıldı.
Arama çalışmalarında 22 Ağustos'ta gece saatlerinde yol kenarında bir çocuk terliği bulundu. Güran ailesinin evine yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta bulunan terlik, Narin'in anne ve babasına gösterildi. Çift, terliğin kızlarına ait olduğunu söyledi. Terlik incelenmek üzere jandarma tarafından laboratuvara götürüldü. Ancak aile daha sonra terlik numarasının Narin'inkinden farklı olduğunu söyledi.
Kan lekeleri bulundu, Narin'e ait çıkmadı
Arama faaliyetleri devam ederken çocuğun evine yakın bir bölgedeki kayalıklar üzerinde bulunan kan lekeleri, yetkililer tarafından incelendi.
Valilik, 25 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, söz konusu kan lekelerinin mahalle sakini bir çocuğun burnunun kanaması sonucu meydana geldiğinin tespit edildiğini aktardı.
Son görüntüleri ortaya çıktı
Ayrıca Narin'in kaybolmadan önceki son görüntüleri de ortaya çıktı. Okulun 21 Ağustos'ta saat 15.15'teki görüntülerinde, Narin'in 4 arkadaşıyla yürüdüğü ve ardından ayrılarak tepe yolunu kullanıp, evine doğru gittiği yer aldı.
Bu görüntülerin ortaya çıkmasının ve ailenin ifadelerinin ardından Narin’in kaybolmasıyla ilgili yeni sorular da gündeme geldi.
Aile, 15.15'te evine doğru gittiği görüntülerle kanıtlanan Narin için ‘eve girmedi’ demişti. Amcası ise 17.40'ta kendilerine gelip kuzenlerini sorduğunu söylemişti. Aradaki 2.5 saatlik boşlukta Narin’in ne yaptığı bilinmiyor.
Bölgede gazetecilik yapan Ferit Demir, “Narin'in evinin yakınında amcalarının ve diğer köylülerin evleri var. Narin oralardaysa birilerinin görmemesi imkansız bir durum. Narin'in kaybolduğu günün akşamı en son köyden 16 yaşlarında bir genç jandarma ifadesinde Narin'i köyün içindeki çeşmenin yanında gördüğünü söylüyor. Gördüğü saat 18.40 civarları” bilgilerini aktardı.
Narin'in arkadaşları ile görüşen Sohw TV, Narin’in ayrılırken karnının çok acıktığını, uykusunun geldiğini ve eve gidip yemek yedikten sonra uyuyacağını söylediğini aktardı. Ayrıca arkadaşları saat 17.00 civarı Narin’in tekrar buluşmak istediğini söylediğini ifade etti.
Anne: Kızım tanıdık biri tarafından kaçırılmış olabilir
Ayrıca anne Yüksel Narin 27 Ağustos günü Show TV’de yayımlanan programda kızının tanıdık biri tarafından kaçırılmış olabileceğini öne sürdü.
Anne Narin, kızının tanıdık biri olmadan bir arabaya binmeyeceğini belirterek, “Narin akıllı bir kızdır, çikolatayla, parayla kandırılamaz. Tanıdık biri olmazsa kızım asla birinin arabasına binmez” dedi.
Bir terlik daha bulundu; numarası uyuşmadı
Bu arada arama çalışmalarının 8’inci gününde, mahalleye 2 kilometre uzaklıktaki derede bir çocuk terliği daha bulundu. Aile ile yapılan görüşmede terlik numarasının Narin’inkinden farklı olduğu belirtildi.
'Çember çok daraldı'
Yine Tümgeneral Selçuk Yıldırım, 28 Ağustos'ta yaptığı açıklamada "Çember çok daraldı. Çok kısa bir süre kaldığını değerlendiriyorum. Çok kısa bir sürede inşallah Narin'imizin müjdesini burada vermek isterim. Elimizde deliller, ifadeler var. Saat saat değil, dakika dakika Narin'in köydeki hareket ve faaliyetlerini kayıt altına aldık. Bu deliller üzerine gidiyoruz, sonuca çok yaklaştık. İnşallah yakın zamanda sonucunu alacağız" dedi.
Babası Arif Güran, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Selçuk Yıldırım'ın açıklamalarının kendilerini umutlandırdığını ifade ederek, "Ümitliyim, kızımı getirecekler, getirecekler, getirecekler. Başka bir alternatifi yoktur. Pişman olmuşlarsa gelsinler, devletin şefkatli kucağına gelsinler" dedi.
Bakan Tunç'tan açıklama: 1 şüpheli gözaltına alındı
Konuya ilişkin aynı gün açıklamalarda bulunan Türkiye Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Diyarbakır'da Narin Güran'ın kaybolmasıyla ilgili soruşturma kapmasında bir kişi gözaltındadır” ifadelerini kullandı.
Gözaltındaki şüpheli Narin'in ağabeyi çıktı
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüphelinin kayıp kızın 18 yaşındaki ağabeyi Enes Güran olduğu ortaya çıktı.
Ağabeyin kolundaki ısırık izi incelendi
Ağabey, kolundaki ısırık izinin Narin Güran'a ait olup olmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Amcalar, ağabeyin kolundaki ısırığı sinirlendiği için kendisinin yaptığını öne sürdü.
Şüpheli ağabeyin ısırık olayından sonra 3 kere banyo yaptığı da öğrenildi.
Adli Tıp sonucuna dair ise medyada farklı haberler servis edildi.
Devlet haber ajansı AA, söz konusu rapora ilişkin haberinde "Ağabeyin kolundaki ısırık izinin kaybolan Narin'e ait olmadığı belirlendi" dedi. Devlet televizyonu TRT ise Adli Tıp kaynaklarına dayandırdığı haberde, Narin Güran'ın ağabeyinin kolunda iki farklı ısırık izine rastlandığını ve bunlardan abiye ait olduğu belirlendiğini duyurarak "Diğer izin ise Narin’e ait olabileceği üzerinde duruluyor" ifadelerini kullandı.
'Kime ait olduğu tespit edilemedi'
Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Adli Tıp raporunda Narin'in ağabeyi E.G.'nin kolundaki ısırık izinin kime ait olduğuna dair bir tespit bulunmadığını söyledi.
Öte yandan anne Yüksel Güran Didem Arslan'ın programında olay akşamı çatı katına çıktığında, askere gitme hazırlığı yapan oğlunun ve arkadaşlarının sesini duyduğunu anlattı. Daha önce bu konudan 'kendilerinden şüphelenilir' diye bahsetmediğini söyleyen anne gençleri tütün içerken ve bir köpeğe eziyet ederken gördüğünü söyledi.
Anne şunları söyledi:
"Oğlum askere gidiyor. Misafir gelecek. Dama çıktım, yatağımı serdim. Baktım Enes ahırın yanında, ben onu görmüyorum ama sesi geliyor. 'Dün gece köpek benim hindimi yemiş', Enes'i çağırdım. 2 arkadaşı da oradaydı. Bunu da dile getirmedim, önce söylememiştim... Dedim 'Yazık günah', dile getirmedim, dedim 'Belki benden şey yapılır'..."
Yayın yasağı getirildi
Narin'in o tarihe kadar bulunamamasına ilişkin tepkiler devam ederken, 29 Ağustos'ta yayın yasağı getirildi. Yasak kamuoyunun tepkisini çekti.
Amca 'kasten öldürmeden' tutuklandı
31 Ağustos günü Narin Güran'ın amcası ve aynı zamanda Tavşantepe'nin muhtarı olan Salim Güran gözaltına alındı. Salim Güran'ın arabasındaki DNA örneği ile Narin'in kıyafetlerindeki DNA örneğinin eşleştiği, amcanın Narin'in son görüldüğü andan 15 dakika sonra köyden hızla ayrıldığı, telefonunun 1 saat kapalı kaldığı ve WhatsApp yazışmaları ile arama kayıtlarını sildiği belirlendi. Amca, sonrasında 'kasten öldürme' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' suçlamalarından tutuklandı.
Diğer amcanın da evi arandı
Soruşturma genişletilerek diğer amcanın da evinde arama yapıldı.
Mezarlık arandı
4 Eylül günü ilk kez mahalle mezarlığında yer altı görüntüleme cihazıyla arama yapıldı.
Kayıp 12 dakika
Kayıp Narin'in hâlâ bulunamaması üzerine Ankara'dan özel bir ekip getirildi. Bu özel ekip, Narin'in arkadaşıyla en son görüldüğü saat olan 18.47 ile amcanın köyden ayrıldığı 18.59 saati arasındaki 12 dakikanın peşine düştü.
Amcanın aracının ön koltuğunda yeni DNA bulundu
6 Eylül günü Narin Güran'ın tutuklu amcasının aracının ön koltuğunda, çocuğa ait yeni DNA bulgusuna rastlandığı açıklandı. Koltuğun sökülerek inceleme yapıldığı belirtildi.
Narin, dere yatağında ölü bulundu
Ve 8 Eylül günü Narin Güran'dan kötü haber geldi. Narin Güran, köye 1.3 kilometre mesafede olan ve daha önce üç kez arama yapılan Eğertutmaz Deresi'nin yatağında, çuval içinde ölü bulundu.
Dere yatağı, yeni bir ihbar üzerine aranıyordu.
Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu, Narin Güran'ın son görüldüğü kıyafetle çuval içinde bulunduğunu, üzerinin taş ve ağaç dalları ile kapatıldığını açıkladı.
Söz konusu noktada daha önce en az üç kez arama yapılmış ve pembe bir terlik bulunmuştu. Ancak ailesi, terliğin Narin'e ait olmadığını söylemişti.
Aile gözaltına alındı
Güran'ın ölü bulunmasının ardından gözaltı furyası başladı. Aralarında Narin'in annesi, babası, amcaları ve iki ağabeyinin de olduğu 24 kişi gözaltına alındı.
Narin Güran cinayetinde ilk itiraf!
Narin'in ölümüne ilişkin gözaltına alınan bir kişi itirafta bulundu.
İsmi verilmeyen kişinin, "Muhtar cesedi çuval içerisinde bana verdi. Çuvalı alıp dereye götürdüm" dediği belirtildi.
