Necmedin Kerim, 27 Nisan’da kamu yetkilileriyle yaptığı bir toplantıda, Irak Hükümeti’ni sert bir şekilde eleştirerek, Bağdat’ın 6 aydır para göndermediğini dile getirmişti.
Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) üyesi olan Kerkük Valisi, yetkileri arttırılmadığı takdirde Kerkük’te özerklik ilan edeceğini ileri sürmüştü.
KDP Başkanlık Konsey Başkanı Salih Delo, Kerkük’te Araplar ile Türkmenler’in özerklik projesini desteklediklerini belirterek, bunun nedeninin ise, vilayeti Kürdistan Bölgesi’ne bırakmamak olduğunu söyledi.
Irak Anayasa’sının 140’ncı maddesine göre Kerkük, Kürdistan Bölgesi ile Merkezi Irak Hükümeti arasındaki “tartışmalı” bölgelerden biri. İlgili madde, Kerkük’te nüfus sayımıyla referandumu içeriyor.
KYB, 2014’te yapılan Irak Parlamentosu seçimlerinde Kerkük’te 12, KDP ise 2 sandalye kazanmıştı.
Salih Delo, “Eğer KYB öyle bir işe (özerklik) kalkışırsa, KDP gerekirse güç kullanarak Kerkük’ün özerk olmasını engelleyecektir. KYB, Kerkük İl Meclisi’nde 12 üyeliğin 6’sına sahip olabilir. Özerklik meselesi ulusal bir meselidir ve kırmızı çizgidir” şeklinde konuştu.
Kerkük İl Meclisi Başkan Vekili Rebwar Talabani ise, Kerkük’ün özerk bir bölge olmasına ilişkin resmi bir kararları olmadığını ancak isim vermeden, “birilerinin bu konuyu parti içine taşıdığını” söyledi.
Talabani, “Yasal olarak İl Meclisi’nin 10 üyesi veya toplumun yüzde 10’ü böyle bir talepte bulunursa, Yüksek Seçim Komisyonu referandum için çalışmalara başlar” dedi.
Rebwar Talabani, Başkana Barzani’nin Kerkük’e yaptığı son ziyarette kentin geleceğine ilişkin olarak, “Kerkük halkının, ilin geleceğiyle ilgili vereceği karara saygı duyacağız” sözlerini hatılarttı.
