DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi Erbil merkezli Arapça yayın yapan Shams TV’ye verdiği demeçte önemli açıklamalarda bulundu.
“Türkiye ile doğrudan ilişki halindeyiz”
Türkiye ile bir ateşkes sağladıklarını dile getiren Mazlum Abdi şunları söyledi:
“Türkiye ile iki buçuk aydır bir ateşkesimiz var. Geçici ve şartlı bir sükunet söz konusu. Bunun kalıcı bir ateşkese dönüşmesini umuyoruz. Türkiye ile doğrudan ilişkilerimiz ve doğrudan kanallarımız var, aynı zamanda arabulucular da mevcut. Bu ilişkilerin gelişmesini umut ediyoruz.”
"Türkiye'nin çözümünü istediği dosyalar üzerine çalışıyoruz"
Ateşkesin koşullarına ilişkin olarak Mazlum Abdi “Türkiye’nin çözümünü istediği bazı güvenlik dosyaları var ve biz şu anda bu dosyalar üzerinde çalışıyoruz. Sınır hatları, temas hatları ve diğer dosyalarla ilgili meseleler var. Ayrıca Türkiye, DSG’nin Suriye ordusuyla bütünleşmesi ve diğer dosyalar konusuna da önem veriyor.” ifadelerini kullandı.
“Erdoğan ile görüşmeye açığız”
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmeye hazır olup olmadığı şeklinde gelen soruya Abdi, bu konuda herhangi bir plan olmadığını, ancak görüşmeye açık olduğunu belirterek “bizim için sakıncası yok” dedi.
Mazlum Abdi bu konuda şunları söyledi:
“Şu anda böyle bir plan yok, ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmemde hiçbir sakınca görmüyorum. Şu an bir çatışma durumu yok, Türkiye ile savaş halinde değiliz. Gelecekte ilişkilerin gelişme ihtimali var ve biz buna hazırız.”
"Türkiye ile ateşkesimiz PKK ile yürütülen sürecin ürünü"
DSG Genel Komutanı ayrıca, Kürdistan İşçi Partisi’nin (PKK) silahlı mücadeleyi sonlandırma kararını memnuniyetle karşıladığını ifade ederek, “Biz bu kararı memnuniyetle karşıladık. Bu onların özel kararıdır, yani PKK'nin kendi kararı. PKK’nin geri çekilme kararının bu bölge üzerinde etkileri oldu ve bana göre şu anda Türkiye ile olan ateşkesimiz, bu çözüm sürecinin bir ürünüdür” dedi.
Ankara uzun yıllar boyunca DSG’yi bir güvenlik tehdidi olarak gördü. ABD destekli bu gücü PKK ile bağlantılı olmakla suçladı ve 2016’dan bu yana DSG’ye karşı birçok büyük askeri operasyon gerçekleştirdi.
Suriye’deki muhalif gruplar geçen Aralık ayında Beşar Esad’ı devirmek amacıyla Şam’a ilerlemeye çalışırken, Türkiye ve desteklediği Suriyeli milisler, kuzeyde özellikle stratejik Tişrin Barajı çevresinde DSG’ye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdı. Ancak önemli bir ilerleme sağlayamadılar. İddiaya göre DSG, baraj çevresinde Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) ile kendi güçleri arasında bir tampon bölge oluşturmak amacıyla, Şam’a bağlı güçlerin konuşlanmasına izin verdi.
DSG ayrıca 10 Mart’ta Suriye’nin geçici devlet başkanı Ahmed el-Şara ile bir anlaşma imzaladı. Ankara, bu anlaşmayı onaylayarak DSG’ye yönelik tutumunda yumuşama sinyali verdi. Erdoğan, Şara’ya bu anlaşma kapsamında DSG’nin Suriye ordusuna entegrasyon sürecini hızlandırma çağrısında bulundu.
Rojava’dan Şam’a gidecek heyete Suriye yönetiminden ret
Bugün DSG tarafından oluşturulan yedi kişilik bir heyetin, 10 Mart anlaşması çerçevesinde geçici hükümetle görüşmeler yapmak üzere Şam’a gitmesi planlandı. Ancak heyetin görüşme için yaptığı birkaç girişime rağmen, Şam yetkilileri zamanlarının olmadığını bildirdi.
Rojava’da yayın yapan Ronahi TV’nin isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Şam’daki yetkililer Rojava heyetine, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile görüştüklerini, bu nedenle zamanlarının olmadığını belirttiler. Suriye'deki yönetim heyetin şimdilik Şam’a gelmesini reddetti.
