Sanatçı Halil Ergün,Cumhuriyet\'ten Ceren Çıplak\'a verdiği söyleşide: zamanında AKP\'ye oy verdiği için eleştirildiğini hatırlatarak \"Oy vermedim bir daha. Bugün hiçbir ortak yanım yok. Yapılanlara keskin bir muhalif tavrım var.dedi
Burada yaşayan bir yurttaş olarak ölüme, öldürmeye ve öldürmeye bu kadar olağan bakan bir hali kabullenemiyorum. Komşumun çocuğu, akrabamın çocuğu, asker, dağdaki çocuk ki onlar da çocuklar, onlar da annelerin-babaların çocukları... Kimse bana “teröriste acınır mı?” demesin. Yanarım. O da bir can, o da bir insan. Onun da ayrı bir açıklama biçimi var. Asıl mesele şu; ölüme, öldürülmeye ve öldürülmeye bu kadar olağan bakan bir yaklaşım olamaz. Doğu da hendek açmışlar; burada kim haklı kim haksız tartışabilir ama orada sivil çocuklar öldürüldü. Bu bir insanlık suçudur. Sadece kendine bakıp “bugün de kurtuldum” diyen bir toplum olur mu? Bu bir cinnet halidir
Halil Ergün, Bugün bir filim çeksem, Toplumun, ölüme, öldürmeye ve öldürülmeye bu kadar olağan bakmasına eleştiri getiren bir film çekmek isterim.
Vicdansızlığa. “Yapan kendine yapar” derdi babam. Aynen yapan kendine yapar, Ama bu ülkenin en çok yaşatması gereken yanı vicdandır. Bir sürü meselede herkes herkese karşı. Ülkeyi yönetenlerin daha güleryüzlü daha şefkatli, vicdanlı olmalarını istiyorum. Seçimle iktidara gelen hiç kimsenin bu memleketi, bu toplumu germeye hakkı yok. Gülsünler biraz. İçindeki çocukları çıkarsınlar.
Son seçimde HDP’ye oy verdiğini yıllar önce de “AKP’ye oy verdiğini açıklayan Halil, Başbakanı ağır bir biçimde eleştirdim, Kim yapabilmiş bunu televizyonda. “Sen işine baksana” dedim Başbakana. Kutluğ Ataman AKP’ye oy verdiğini söyleyince birden oy verdiğim geldi aklıma. Söylemesem kendime hesap veremezdim. Ben de oy verdim dedim. Mutlak bir fanatik halim yok. Ben AKP’li olmadım. Tayyip Erdoğan’ın sahiciliğini yerli olma anlamında söyledim; Kasımpaşalı, futbolcu ve sokağın sesi gibi yorumladım. Bu ülkenin ilk kez bir Başbakanı Çingenelerle toplantı yaptı. Dersim katliamı için özür diledi. Çözüm sürecini başlatması, AB süreci vs. Bunlar bana her zaman sempatik yaklaşacağım ve onaylayacağım yaklaşımlar olarak geldi bana.
Bir daha oy vermedim . Bugün hiçbir ortak yanım yok. Yapılanlara keskin bir muhalif tavrım var. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanı’nın, cumhurbaşkanlıktan sonraki tasarruflarına hiç ama hiç sıcak bakmıyorum. Tamam halka ya da parlamentoya gitsinler evet çıkarsa Başkanlık sistemi kurulur ve öyle takip ederiz biz de. Eski yasa ve kalıplarla yeni Cumhurbaşkanlığı uygulamasını hiç doğru telakki etmiyorum. Kibarca belirtiyorum. Ama bugün AKP’ye oy vermem. Son seçimde HDP’ye oy verdim. Doğu’daki acıları kalbimde duyuyorum ve bunun için Kürt olmam gerekmiyor.