İddiayı köşesinde gündeme taşıyansa, Ak Parti'ye yakınlığı ile bilinen Sabah Gazetesi köşe yazarı Mahmut Övür.
Demirtaş'la ilgili, 'Yeni parti mi kuruyor' kanısına nasıl vardığı ile ilgili bir yazı kaleme alan Övür, muhalefet cephesinde şimdilik kaydadeğer bir ittifak oluşamadığını, küçük partilerin ittifaklarının ise sınırlı bir etki yaratacağı görüşünü dillendirdi.
Bu tablo içinde, Demirtaş'ın adının sürekli gündemde tutulduğunu savunan Övür, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerini biz belirleriz" yorumunu yapan Demirtaş'ın muhalefetin de yakın markajında olduğunu belirtti.
CHP'li isimlerin sık sık Demirtaş'ı ziyaret ettiğini iddia eden Övür, "CHP'liler yerelde ittifak yapmak ve kitlelerini alıştırmak için ısrarla Demirtaş'la görüşüyor ve gündeme taşıyor" yorumunu yapıyor.
CHP'li asker kökenli Milletvekili Dursun Çiçek ve Aykut Erdoğdu'nun, "kendi partili arkadaşlarına yapmadıkları övgüyü Demirtaş'a yaptıklarını" öne süren Övür, yazısını şöyle sürdürdü:
"Onların bir hesabı var ama asıl önemli olan Demirtaş'ın hesabı... İzleyenler bilir, Demirtaş bir süredir yargılandığı mahkemelerde "çözüm süreci" dönemi ve sonrasında yaşanan "hendek" çıkmazına ilişkin ilginç açıklamalar yapıyor.
Ağırlıkla hükümeti suçluyor ama satır arası şiddete, hendeklere karşı çıktığını ve "yanıldığını" da söylüyor: "Şunu samimiyetle söylemeliyim; parti içinde herkesle sıcak ilişkiler kurabilen, güçlü bir siyasetçi olduğumu düşünüyordum. Bu konuda yanıldığımı itiraf ediyorum. Böyle olduğunu bilmiyordum ve tahmin de edemedim." Demirtaş'ın bu itirafları CHP içinde "HDP Kandil'e karşı çıkıyor, buna devam ederse ittifak yaparız" umudu yaratırken, HDP içinde ise "Acaba yeni bir parti mi kuruluyor?" biçiminde yorumlanıyor."
Övür, Demirtaş'ın 'Kandil'e meydan okuma' ihtimali üzerinden ilerlediği yazısında, PKK'nın Suriye politikasının iflas ettiğini savundu ve Demirtaş'ın 'yeni siyasi oluşuma gitmesi durumunda halktan büyük destek göreceği' tezini dillendirdi.
"Acaba bu mümkün mü? HDP içinden "yeni bir parti" ya da yeni bir ses çıkar mı" sorusunu yönelten Övür, satırlarını şöyle sürdürdü:
"Şu sıralarda cevabı aranan soru bu. Bu genel siyaset açısından da beklenen olumlu bir adım. Peki bu adımı bazı çevrelerde en uygun siyasi aktör olarak görülen Demirtaş atabilir mi? Bu soruya henüz net bir cevap verilemiyor.
Çünkü Demirtaş'ın şiddet-siyaset ilişkisine yönelik tavrı hâlâ topluma "güven" vermiyor ve samimi bulunmuyor. Şiddete karşı çıkıyor ama o şiddeti yapan PKK'dan hiç söz etmiyor. Mahkemelerde hendek konusunda yanıldığını hatta karşı çıkışına Kürt medyasının bile yer vermediğine değiniyor ama hendeklere destek verdiğine dair de onlarca açıklaması var."