19 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın belirlediği yeni Bakanlar Kurulu’nda bir Kürt ismin olmaması ve yine Erdoğan’ın teşkilatlarda “yenilenme” mesajının ardından bölgeden istifaların gelmesi, AK Parti’nin MHP ile kurduğu ittifakın ardından bölgede politika değişikliğine gittiği yorumlarına neden olmuştu.
Birgün Gazetesi’ne verdiği demecinde AK Parti’nin Kürtlere yönelik yeni bir politikaya girişmediğini söyleyen Ensarioğlu, yeni Bakanlar Kurulu için, “Bakanlık bir tercih meselesidir. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, birlikte çalışacağı ekibi belirler. Hükümet meselesi bu açıdan başka bir şey. Doğu’yu ve Güneydoğu’yu yok sayan bir siyaset izlememiz mümkün değil. Bu hiçbir partide olmaması gereken bir anlayıştır. Eğer Kürtleri yok sayarsanız MHP’nin ve CHP’nin olduğu gibi bölgede birer tabela partisine dönüşürsünüz. Sadece tabelaları var, kendileri yok” dedi.
AK Parti’nin MHP ile kurduğu ittifakın yalnızca referandum ile sınırlı olduğunu ve devamının gelmeyeceğini savunan Ensarioğlu, “Zamanında Refah Partisi, MHP ile ittifak kurduğunda çok fazla oy kaybı yaşadı. Bizim kurduğumuz ittifak da referanduma yönelik bir ittifaktı. Bu ittifak zihinsel ve siyasi bir birliktelik anlamına gelmez. AK Parti ve MHP iki ayrı partidir ve birbirinin rakibidir” dedi.
Referandumda MHP ile kurulan ittifakın bölgede negatif bir etki oluşturmadığını söyleyen Ensarioğlu, bu ittifakın en büyük sorumlusunun HDP olduğunu söyledi. HDP’nin AK Partiyi 2010 referandumunda, 7 Haziran sonrasındaki hükümet kurma çabalarında ve başkanlık sistemini içeren Anayasa değişikliği referandumunda desteklemediğine vurgu yapan Ensarioğlu, “Destek vermediğiniz zaman başkasının verdiği desteği sorgulama hakkınız da olmaz. Burada HDP’nin günahı da aranmalı. HDP’nin 7 Haziran sonrası ve referandumdaki tavrı nedeni ile partimizin MHP ile ittifakı Kürtler tarafından makul karşılandı” ifadelerini kullandı.
AK Partinin kurulduğu günden bu güne Kürtleri yok sayan bir anlayışta olmadığını söyleyen Ensarioğlu, “Partimiz referandumda Güneydoğu’da oylarının tamamını artırmıştır. Oyunu artırmadığı tek bir Güneydoğu vilayeti yoktur. Batıda da özellikle Güneydoğulu vatandaşların yaşadığı semtlerde oy artışları yaşandı. Diğer yerlerde ise oylar düştü. Güneydoğu’ya ve Kürtlere negatif bir bakış açısı, bu nedenlerle yoktur ve kabul edilemez” diye konuştu.