AFP haber ajansına göre, Çin, ABD'nin tehdidine karşılık verileceğini duyurdu. Çin Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Çin, her zaman olduğu gibi karşılık vermek zorunda kalacak" ifadesi kullanıldı.
Washington yönetimi, ABD-Çin ticaret savaşının katlanarak büyümesine neden olacak bir adım daha attı.
ABD Ticaret Temsilciliği (USTR), Başkan Trump'ın 18 Haziran'da verdiği talimat doğrultusunda hazırladığı yüzde 10 ek gümrük vergisi uygulanacak Çin menşeli ürünlerin listesini açıkladı.
Yaklaşık 200 milyar değerinde 5 bin ürünün bulunduğu listede deniz mahsullerinden spor eldivenine, doğal ve kimyasal minerallerden sebze-meyvelere, tütün mamullerinden otomobil lastiğine kadar pek çok çeşitte ürün yer alıyor.
Bununla birlikte, listenin önemli bir bölümünü "Made in China 2025" girişimini zedeleyecek teknoloji ağırlıklı ürünlerin oluşturması dikkati çekti.
Amerikan iş dünyası ve kamuoyunun yorumuna açılan listenin geri bildirimler ışığında 60 gün içinde son şeklini alacağı bildirildi.
"Trump Süreci Başlatma Talimatı Verdi"
ABD Ticaret Temsilcisi Robert Lighthizer, listeye ilişkin açıklamasında, ABD'nin geçen cuma "Çin'in adil olmayan faaliyetlerine cevaben yaklaşık 34 milyar dolarlık Çin ürününe yüzde 25 tarife uygulamaya başladığını" hatırlattı.
Lighthizer, şunları kaydetti:
"Çin, ABD'yi 34 milyar dolarlık Amerikan ürününe tarife getirerek misilledi ve 16 milyar dolarlık ürüne daha tarife uygulamakla tehdit etti. Başkan Trump, Çin'in hiçbir uluslararası yasal dayanağı ve açıklaması olmayan bu misillemesine karşılık USTR'ye 200 milyar dolarlık Çin ithalatına yüzde 10 vergi konulmasına ilişkin süreci başlatma talimatını verdi."
Trump, geçen hafta yaptığı bir açıklamada, Çin'in yeniden misilleme yapması durumunda tarife getirilecek toplam ürün değerinin 550 milyar doları bulabileceğini söylemişti. ABD'nin tüm adımlarına "kısasa kısas" perspektifiyle yanıt veren Pekin yönetimi, Trump'ı dünya ekonomi tarihindeki en büyük ticaret savaşını başlatmakla itham ederken, Çin'in halkının temel çıkarlarını korumak için ABD'nin adımlarına karşılık vermeye mecbur kaldığını savunuyor"
