Irak’ın Türkiye’nin Musul’daki askeri varlığıyla ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) beş daimi üyesiyle görüştüğü bildirildi.
Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmet Cemal’in yazılı açıklamasına göre, Irak, “ülke egemenliğinin ihlalini” ele almak ve bunu kınaması için BMGK’ne üye 5 ülke ve bazı “dost” olarak nitelendirilen ülkelerle görüştü.
Irak’ın ayrıca Arap Birliği’ni de arayarak, üye ülkelerin Dışişleri Bakanlarını konuyla ilgili olağanüstü toplantıya çağırdığı kaydedildi. Önceki gün de Rusya’nın talebiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde, Türkiye’nin Irak’taki eğitim birliği konusu görüşülmüş, ancak Rusya istediğini elde edememişti.
Bu arada, Irak Parlamentosu KDP\'li Kürt Milletvekili Renas Cano, “NATO üyesi Türkiye’nin Musul’daki asker nöbet değişimi Irak’ın egemenliğini ayaklar altına almadı” dedi.
Cano, yaptığı açıklamada, \"İran\'dan yaklaşık bir milyon kişi Kerbela\'daki \'Erbain\' etkinliklerine katılmak için pasaportsuz bir şekilde Irak\'a girdi ancak kimse ülkenin egemenliği ayaklar altına alındı demedi. Türkiye terörle mücadele çerçevesinde Musul yakınlarına askeri sevkiyat yapınca mı egemenlik ayaklar altına alınıyor\" ifadelerini kullandı.
Türkiye\'nin NATO üyesi ve Irak\'ın güçlü bir komşu ülkesi olduğunu söyleyen Cano, \"Ankara - Bağdat arasındaki anlaşma gereğince Türkiye bu şekilde hareket etmiştir. Merkezi Irak hükümeti, Türkiye\'yi bahane ederek Kürdistan hükümetini suçlamak istiyor ancak bunun Kürtlerle bir alakası yok. Bağdat\'ın tehditle bu işi çözmeye çalışması doğru bir yol değildir\" değerlendirmesinde bulundu.
Bağdat\'ın ülkedeki istikrarı sağlamada çok zayıf olduğunu vurgulayan Cano, \"Kürdistan\'da, Peşmerge güçleri istikrarı sağlayacak durumdadır. Önemli olan ülkenin batısı ve orta kesimlerindeki bölgelerin militanların elinden kurtarılmasıdır\" şeklinde konuştu.
Kürdistan bölgesi-Türkiye ilişkilerinin gizli ve perde arakasında olmadığına dikkati çeken Cano, \"Diğer komşu ülkelerin merkezi hükümetle perde arkası görüşmelerini çok iyi biliyoruz ancak Kürdistan bölgesinin Türkiye ile perde arkası ilişkisi yoktur. Her şey açık, anayasaya uygun ve resmi bir çerçevede yapılıyor\" dedi.
