Feti Yıldız: Komisyon İmralı'ya gidecek, milletvekili vermek istemeyen kamuoyuna açıklasın

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, komisyonun cuma günü yapacağı toplantıya dair, 'Komisyon İmralı'ya gidilmesi yönünde karar alacaktır' dedi ve partilere 'milletvekili vermek istemiyorlarsa kamuoyuyla paylaşsınlar' çağrısı yaptı.

19 Kasım 2025 - 11:53
19 Kasım 2025 - 11:53
 0
Feti Yıldız: Komisyon İmralı'ya gidecek, milletvekili vermek istemeyen kamuoyuna açıklasın

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi Feti Yıldız, komisyonun önümüzdeki cuma günü yapacağı toplantıya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

"Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024 tarihinde Gazi Meclis’te grup toplantısında yaptığı tarihi konuşma ile başlayan ve bu aşamaya gelen süreç tartışmasız yüzyılın en cesur 'kurucu siyaset' hamlesidir" diyen Yıldız, terör olgusunun, çağdaş devletlerin egemenlik, güvenlik ve toplumsal istikrar kavramlarını derinden sarsan çok boyutlu bir tehdit olduğunu vurguladı.

Bahçeli, Salı günü yaptığı grup toplantısında İmralı'ya gidilmesi için komisyona çağrıda bulunmuş ve 'Alırım yanıma üç arkadaşımı İmralı'ya giderim' ifadelerini kullanmıştı. Bahçeli, İmralı'ya gitme konusunda parti grubundan da onay istemiş, parti grubu da alkışlarla Bahçeli'ye onay vermişti.

Özellikle soğuk savaş sonrası dönemde uluslararası sistemin parçalı yapısının, devlet dışı silahlı aktörlerin güç kazanmasına zemin hazırladığını ve bu aktörlerin çoğunun etnik, dini veya ideolojik motivasyonlarla hareket ettiğini belirten Yıldız, şu görüşlere yer verdi:

"Günümüzde terörizmin yapısı klasik hiyerarşik örgütlenme modelinden, esnek ve dijital ağlar üzerinden yürütülen 'hibrit tehdit' modeline dönüşmüştür. Bu model, terörün yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda bilişim sistemleri, finansal ağlar ve sosyal medya üzerinden yürütülen psikolojik operasyonları da kapsadığını göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti, yarım asra yakın bir süredir ülkenin beşeri, sosyal ve ekonomik kaynaklarına ağır maliyetler yükleyen terör sorununun nihai çözümü yolunda tarihi bir fırsat yakalamıştır. Yol haritası büyük bir başarıyla etap etap tamamlanmaktadır. Türkiye’nin jeopolitik konumu, üç kıtanın kesişiminde yer alması nedeniyle, güvenlik risklerinin bölgesel ve küresel boyutlar taşımasına neden olmaktadır.

Diğer yandan, demokrasi gibi hukuk devleti de bir kere inşa edilip biten statik bir olgu değildir. Değişen toplumsal yapı,ortaya çıkan riskler ve fırsatlar hukuk devletinin her daim tahkim edilmesini, sistemin sürekli gözden geçirilmesini gerektirir. Bu gerçek siyaset kurumunun ve onun en büyük-yetkili mercii olan TBMM’nin sürekli gündeminde olması gereken bir husustur. Literatürde 'çatışma çözüm süreci' olarak adlandırılan bizim 'Terörsüz Türkiye' olarak tarif ettiğimiz Türkiye’ye özgü süreç bir yılını doldurmuştur. Benzerlerinin 6-7 yılda ancak alabildiği mesafeyi büyük sükunet ve kararlılık içerisinde bir yılda kat etmiştir.

'Temel Hak Ve Özgürlükler Pazarlık Konusu Edilemez'

Devlet aklı, konjonktürel tepkiler ile uzun vadeli stratejik öncelikleri birbirinden titizlikle ayırmaktadır. Terörsüz Türkiye sürecinin, PKK terör örgütünün kendini feshi ve silahları teslim etmesi amasız, fakatsız şartsız, bağlaçlar olmadan yürütülen bir süreç olduğu unutulmamalıdır. Temel hak ve özgürlüklerin pazarlık ve müzakere konusu edilmezliği, kendiliğinden devlete pozitif ve negatif yükümlülükler getirmesi, devletin bu hakları tanıyıp geliştirmesi ve koruması devletin varlık nedenidir.

'İmralı'ya Gidilmesi Yönünde Karar Alınacaktır'

21 Kasım Cuma günü Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu İmralı adasına gidilmesi yönünde karar alacaktır. Bir kaç gün içinde de terör örgütünün kurucusunun beyanlarını tespit etmek üzere grubu bulunan partilerden birer milletvekilinin oluşturacağı heyet adaya gidecektir. Heyete milletvekili vermek istemeyen bir siyasi parti var ise açık ve net şekilde kamuoyuyla paylaşmalıdır."

 

Bu haber toplam 719 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 12:53:29