Tom Barrack: Dışişleri bakanları ile DSG’nin entegrasyonunu ele aldık, yol haritasını çizdik
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın bu hafta başında Beyaz Saray'a yaptığı ziyarete ilişkin açıklama yaptı

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi ve Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın 10 Kasım’da Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump tarafından ağırlanması sonrasında ziyaretin sonuçları hakkında X hesabından uzun bir değerlendirmede bulundu.
Tom Barrack, görüşmeyi Ortadoğu ve Suriye için belirleyici bir dönüm noktası olarak nitelendirdi.
Görüşmeyi, Suriye’nin ABD ile yeni bir ortaklığa başlamasının adımı olarak değerlendiren Tom Barrack, “Artık yabancılaşmanın yerini angajmana bırakma ve Suriye'ye, Suriye halkına yenilenme için gerçek bir fırsat verme zamanı gelmiştir” dedi.
Tom Barrack, Suriye’nin bundan sonra ABD ile birlikte; IŞİD, Devrim Muhafızları, Hamas ve Hizbullah ile aktif şekilde mücadele edeceğini söyledi.
Demokratik Suriye Güçleri'nin (DSG) yeni Suriye yönetimi ile entegrasyonu konusunda Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile kritik bir üçlü oturum düzenlendiğini belitten Tom Barrack, ABD-Türkiye-Suriye çerçevesinin bir sonraki adımının yol haritasını çizdiklerini söyledi.
Tom Barrack’ın X paylaşımı şöyle:
“Suriye Devlet B aşkanı Ahmed Şara'nın Beyaz Saray'a tarihi ziyareti üzerine
“Bu hafta, modern Ortadoğu tarihinde ve Suriye'nin dikkate değer bir şekilde tecritten ortaklığa dönüşümünde belirleyici bir dönüm noktasına işaret etmektedir.
Suriye'nin 1946'da bağımsızlığını kazanmasından bu yana Beyaz Saray'ı ziyaret eden ilk Suriye Devlet Başkanı olan Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara'ya bu ziyaretinde eşlik etmenin derin onurunu yaşadım.
Başkan Trump, 13 Mayıs'ta Suriye'ye bir şans vermek amacıyla tüm ABD yaptırımlarını kaldıracağını belirtmişti. Bu hafta samimi ve verimli bir ortamda geçen görüşmede, Başkan Donald J. Trump ve Başkan Şara şu ortak kanıyı yeniden teyit ettiler: Artık yabancılaşmanın yerini angajmana bırakma ve Suriye'ye, Suriye halkına yenilenme için gerçek bir fırsat verme zamanı gelmiştir.
Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani, Özel Temsilci Steve Witkoff, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ile birlikte, Oval Ofis'te Başkan Şara'nın Başkan Trump'a, Suriye'nin terör kaynağı olmaktan terörle mücadele ortağına geçişini simgeleyen tarihi bir çerçeve olan IŞİD karşıtı koalisyona katılma taahhüdüne tanıklık ettim. Bu, yeniden inşa etme, işbirliği yapma ve bütün bir bölgenin istikrarına katkıda bulunma taahhüdüdür.
Şam yönetimi artık IŞİD, Devrim Muhafızları, Hamas, Hizbullah ve diğer terör ağlarının kalıntılarıyla mücadele etme ve bunları ortadan kaldırma konusunda bize aktif olarak yardımcı olacak ve küresel barışı sağlama çabasında kararlı bir ortak olarak yer alacaktır.
Dışişleri Bakanı Rubio, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile gerçekleştirilen kritik bir üçlü takip oturumunda, ABD-Türkiye-Suriye çerçevesinin bir sonraki aşamasının yol haritasını çizdik. Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeni Suriye'nin ekonomik, savunma ve sivil yapısına entegrasyonu, Türkiye-Suriye-İsrail ilişkilerinin yeniden tanımlanması ve İsrail-Hamas ateşkesini destekleyen uyumun yanı sıra çeşitli Lübnan sınırı meselelerinde ilerleme sağlanmasını (görüştük).
Türkiye'nin yorulmak bilmeyen rolü özel bir takdiri hak etmektedir - bu, bir zamanlar duvarların yükseldiği yerlerde köprüler kuran sessiz ve kararlı diplomasinin bir kanıtıdır. Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye'nin, tüm bölge ve onun bütün aşiretsel, dini ve kültürel unsurları için bir Suriye ulus devletinin yeniden canlanmasını destekleyen genişletilmiş ittifakı sihirli bir iksir etkisi yaratmıştır.
Ortadoğu, doğası gereği yaşayan bir mozaiktir. Sayısız kültür, inanç, kabile ve gelenekten örülmüş bir bölge. Bu mozaik içinde Suriye, kendi içinde bir mozaik olarak durmaktadır; farklı halkların ve dinlerin yüzyıllardır aynı toprağı paylaştığı, aynı fırtınaları atlattığı ve şimdi aynı barışı aradığı bir diyar. Bu katmanların hassas etkileşimi, hem bölgenin yenilenmesinin zorluğunu hem de vaadini içinde barındırmaktadır.
Başkan Trump'ın liderliği, "önce güvenlik, sonra refah" üzerine kurulu bir yeniden yapılanma inşa etmektedir - geçmişin gölgeleri ve dehşetiyle değil, yeni ve yeniden tanımlanmış bir geleceğin vaadi ve umutlarıyla şekillenen bir gelecek. Eski düşmanların sadık müttefikler haline gelmesi ne tarihe ne de bu bölgeye yabancıdır; yeni ve olağanüstü olan ise bunun Batı'nın dayatmaları yerine bizzat bölge ulusları tarafından başarılıyor olmasıdır. Bu yol pürüzsüz olmayacaktır. Entegrasyon bir olay değil, bir süreçtir ve tek bir adamın vizyonu şimdi birçokları tarafından paylaşılmakta ve gerçeğe dönüşebilmektedir. Bu, bu yapı taşlarını bir arada tutan harç olan her ulustaki tüm ekiplerin bir başarısıdır.
"Suriye'ye gerçekten bir şans verme" yolundaki bir sonraki adım, Sezar Yasası'nın tamamen yürürlükten kaldırılmasıdır.
Kongre'yi bu tarihi adımı atmaya çağırıyor ve teşvik ediyoruz. Önemli bir mesafe kattettik ancak şimdi yeni Suriye hükümetini ekonomik motorunu yeniden çalıştırması ve Suriye halkı ile bölgesel komşularının sadece hayatta kalmasına değil, aynı zamanda refaha kavuşmasına olanak sağlamak için güçlü bir son itişe ihtiyacımız var.
Bu, hatırlanacak bir haftaydı.”
Son güncellenme: 10:41:38


































































































































































































