Demokratik Cumhuriyetçiler

Sözde Demokratik Cumhuriyetin meclisinde Kürt milletvekili, sokağında Kürt kökenli vatandaş saldırıya uğrarken, bu bayat Cumhuriyetin gizli savunucuları olup Kürt oylarıyla kapağı meclise atan Türk kökenli Kemalistleri ortalarda görmek neredeyse imkânsız oldu.

Bu adamlara açık ve anlaşılır bir üslupla sormakta yarar vardır. Sahi siz Kürtlerden ne istiyorsunuz? Bu kirli, sicili bozuk Cumhuriyetinizi yaşatmak için ille de Kürtlerin kanını mı emmeniz lazım?

Ey sözde demokrat Kürt dostu görünen efendiler… Ayıptır, günahtır düşün Kürtlerin yakasından, bu anti Demokratik Cumhuriyetin aleni emellerine hizmet etmek için Kürdün direnişinden, duruşundan, emeğinden faydalanmayı bırakın. Belki sizlere günü birlik zaman kazandıracaktır ama bu Cumhuriyet miladını çoktan doldurmuş, er yada geç yıkılacaktır ve bu yıkıntıların altında sizlerde kaybolup gideceksiniz.

Siz Cumhuriyet savunucuları böyle riyakâr davrandıkça bu ülkenin sokaklarında insanlar birbirlerine düşman olacaklardır, evler ırkçı işaretlerle hedef gösterilecektir. Dahası Kürdün dağlarından, şehirlerinden, köylerinden ölüm haberleri geldikçe bu ülkenin batısında, egesinde, kuzeyinde aklını ve vicdanını yitirmiş Kürt düşmanı, Kemalisti, faşisti sahtekâr dindarı oh çekiyor. Kürdün anası ağladıkça, yuvası yakılıp yıkıldıkça sizlerde bu zâlim Cumhuriyetin Kürtler üzerindeki politik entrikalarına hizmet ederek, Kürtleri içten içe zehirleyerek size biçilen misyonunuzu iyi icra ediyorsunuz.

Sözde Kürt dostu efendiler gidin Edirne\'den Kayseri\'den Samsun\'dan aday olun, Kürtlerin oylarına talip olacağınıza kendi coğrafyanızda kendi ırkdaşlarınıza yaslanın bakalım kaç kişi sizlere itibar edecektir. Evet açık söylemekte yarar vardır Kürtlerin onurlu mücadelelerinden istifade edip itibar kazanıyorsunuz. Bilirsiniz devletin her dönem bu tip maşaları ve maskotları olmuştur fakat nafile Kürdün taşı toprağı bombalansa da, yeri yurdu talan edilse de, Kürdün yiğit filintaları yaşamlarını yitirseler de bir tek onurlu Kürt kalana kadar ne bu mücadele nede Kürdistan şiarı asla ama asla bitmeyecektir.

Kürdün çöplüğünde beslenip Kürtlük bilincini Türkleştireceğinize gidin ülkenizi gerçekten demokratikleştirin, Kürdistan\'da direnenleri, baş eğmeyenleri selamlayacağınıza gidin hendekleri, çukurları ülkenin batısında açtırın. Methiye dizdiğiniz şehir gerillacılığını Ege’de, İç Anadolu’da kendi soydaşlarınızla birlikte bu faşist devlete karşı yapın, birazda biz sizleri uzaktan selamlayalım.

Ey Cumhuriyetciler yapacağınız en doğru şey her şeyden önce Türk askerine, polisine “Kürdistan\'dan defolun” demek olmalıdır. Eğer bu coğrafyada her gün onca insan yaşamlarını yitiriyorsa, Kürdün evine barkına tecavüz ediliyorsa, nerede kaldı sizin demokratlığınız? Nerede kaldı sizin sahte kardeşliğiniz? Dolaysıyla bizler kardeş değiliz, komşu iki halk olarak ayrışarak sulh içerisinde yaşayabiliriz.

Bundan gayrısı yalandır bu kardeşlik ve Demokratik Cumhuriyet masalı. Yıllardır anlatılır sırf Kürtleri uyutmak için, sırf Kürtlerin kürtlük bilincine zarar vermek içindir. Siz her ne kadar devletin Kürtler arasında tutkalı olmak isteseniz de çürümüş sahte Demokratik Cumhuriyet masalınız Kürdistan\'da karşılık bulmayacaktır.