Şaban Aslan: Bu Savaş Altı Günlük İsrail Arap Savaşı Değil

5 Haziran 1967 Pazartesi günü, İsrail ve komşuları ola Suriye, Mısır ve Ürdün aralarında başlayan ve altı gün devam eden kısa bir savaştı. Suudi Arabistan, Irak, Sudan, Tunus, Fas ve Cezayir devletleri de asker ve silah yardımıyla savaşa katılmışlardı. Mısır’ın dört yüz tane savaş uçakları hava alanında iken, İsrail savaş uçakları tarafından bombalanarak imha edildi. İsrail’in galibiyetiyle savaş bitti. Mısır’dan Sina yarım adasını, Filistin’in Gazze Şeridi ile yarım adasını ve Suriye’den Golan tepelerini alarak topraklarına katı. Topraklarını dört kat daha genişletti. Şimdi Suriye, hallaç pamuğu gibi darmadağın olmuş, birçok terör örgütleri, ABD ve Rusya, Bay Beşar Esat’in topraklarını işgal etmişler. Korkusundan sesini çıkarmıyor. Dünya kamuoyuna diyor, İsrail Gazze’yi bumbarlarsa bende, devleti olmayan, silahsız ve savunmasız, İdlib’deki Kürtleri bombalarım. Böyle bir demeç vermek, bir devlet Başkanı için yüz karasıdır.

Rusya coğrafi olarak kuzeydeki buzlarla kapalı denizler ile güneyde boğazlara ve Karadeniz’e sahip olan Osmanlı Devleti arasına sıkışmıştı. Sıcak denizlere çıkışı olmayan bir ülke. Bu nedenle deniz ticaretini geliştirmişti. 18. Yüzyılda tahta çıkan, Çar I. Petro’dan itibaren sıcak denizlere çıkmak ve dünya hâkimiyetini ellerine geçirmek politikasını uygulamaya başladılar. Ruslar çok çabaladıkları halde bir türlü sıcak denizlere imkânını bulamadılar. Bay Beşar Esat aniden kapılarını sonuna kadar Putin Rusya’sını, Akdeniz’in sıcak sularına indirdi. Artık hiçbir kuvvet Rusları Rus’ları sıcak denizlerden çıkaramaz.

Bay Beşar Esat, benim gördüğüm kaderiyle 7 Ekim de başlayan İsrail ve Arap savaşı altı günlük savaşa benzemiyor. Bu savaşın daha büyük alanlara yayılacağını görüyorum. ABD’nin, Ortadoğu’daki ileri karakolu İsrail Devletidir. İsrail’in yeni dostlara ihtiyacı var. Mutlaka İsrail yeni dostlarını bularak güçlenecek. Hiç merak etme Bay Esat. Amerika Birleşik Devletleri’ni Yahudiler yönetiyor.

Şaban Aslan

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.