İran’ın nükleer çıkmazı: Anlaşma umudu zayıf, alternatifler daha riskli
2015’te imzalanan nükleer anlaşma fiilen çökmüş durumda. Avrupa ülkelerinin BM’ye başvurusu “snapback” sürecini başlattı. İran’ın vereceği yanıt, hem bölgesel dengeleri hem de küresel güvenliği etkileyecek.

İran ile dünya güçleri arasında 2015’te imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (JCPOA), yıllardır fiilen geçerliliğini yitirmişti. Amerika’nın 2018’de çekilmesinin ardından İran da yükümlülüklerini askıya aldı. Birleşmiş Milletler’in nükleer gözlemcisi IAEA Başkanı Rafael Grossi anlaşmayı “boş bir kabuk” olarak nitelese de diplomasi masasında hâlâ kritik bir pazarlık süreci sürüyor.
İran ile dünya güçleri arasında 2015’te imzalanan nükleer anlaşma (JCPOA) fiilen çökmüş durumda. ABD’nin 2018’de çekilmesi sonrası yükümlülüklerini askıya alan İran, uranyum stokunu hızla artırdı. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (IAEA) verilerine göre İran’ın elinde 8.400 kilogramdan fazla uranyum bulunuyor; bunun 400 kilogramdan fazlası silaha yakın seviyede zenginleştirilmiş durumda.
Bu gelişmeler üzerine İngiltere, Fransa ve Almanya, 28 Ağustos’ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne başvurarak İran’ın yükümlülüklerini ihlal ettiğini bildirdi. Böylece 30 günlük “snapback” süreci başlamış oldu. Eğer taraflar bu süre içinde anlaşmaya varamazsa, daha önce kaldırılan tüm BM yaptırımları, silah ambargosu da dahil olmak üzere, otomatik olarak geri dönecek.
Tahran’da ise sertlik yanlısı milletvekilleri, İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’ndan (NPT) çekilmesini ve IAEA ile işbirliğini sonlandırmasını gündeme getirdi. Uzmanlara göre böyle bir adım, İsrail veya ABD’nin askeri müdahalesine yol açabilir.
Avrupa Birliği “diplomasi penceresinin hâlâ açık olduğunu” savunurken, ABD Başkanı Donald Trump İran’ın yalnızca stoklarını azaltmasını değil, uranyum zenginleştirme programını tamamen bırakmasını talep ediyor.
İran’ın önünde üç seçenek bulunuyor: anlaşmaya geri dönmek, yaptırımlarla yüzleşmek ya da zaman kazanacak yeni bir diplomatik manevra denemek.
İran’ın nasıl bir yol seçeceği belirsizliğini koruyor. Anlaşmaya uyum sağlamak, yaptırımlarla yüzleşmek ya da zaman kazanmak için yeni manevralar denemek arasında sıkışan Tahran’ın kararı, önümüzdeki haftalarda bölgedeki güvenlik dengelerini belirleyebilir.
Son güncellenme: 12:52:50