İsrail Dürzilerinin lideri Trump’a seslendi: Suriye’deki yeni dostuna baskı yap
İsrail’deki Dürzi toplumunun ruhani lideri Şeyh Muvaffak Tarif, ABD Başkanı Donald Trump’tan Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’ya baskı yaparak ülkedeki azınlıkların, özellikle Dürzilerin korunmasını sağlamasını istedi.

İsrail Dürzi toplumunun ruhani lideri Şeyh Muvaffak Tarif, ABD Başkanı Donald Trump ve yönetiminin Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile yeni bir ortaklık kurmaya çalıştığı bir dönemde, Washington’a azınlık hakları konusunda daha aktif bir rol üstlenme çağrısında bulundu. Tarif, Suriye’de yaşayan Dürziler başta olmak üzere Hristiyanlar, Yezidiler ve Alevilerin ciddi tehdit altında olduğunu savundu.
Tel Aviv’de Newsweek’e konuşan Tarif, Beyaz Saray’ın olumlu yaklaşımına karşın yeni Suriye yönetimine dair izlenimlerinin oldukça olumsuz olduğunu söyledi. Trump yönetimi, geçen ay, bir yıl önce Beşar Esad’ı deviren eski İslamcı militan lider Şara’yı Beyaz Saray’da ağırlamıştı.
Şara’nın Washington ziyareti, kendisini pragmatik bir devlet adamı olarak yeniden konumlandırma çabasının önemli adımlarından biri olarak görülse de, ülkede azınlıklara yönelik şiddet ve baskı iddiaları bu söylemleri gölgede bırakıyor.
“ABD Müdahale Etmeli”
Bu yılın başlarında aşiret güçleri ve hükümete bağlı güvenlik unsurları ile Dürzi gruplar arasında çıkan çatışmalar, İsrail’in Suriye hükümet hedeflerine doğrudan saldırılar düzenlemesine yol açtı. Tarif’e göre ABD’nin etkisi ise çok daha belirleyici olabilir.
“Dünyanın en büyük ülkesi olarak ABD’den şunu istiyoruz: Suriye hükümeti hiçbir azınlığa zarar vermesin. Sadece Dürzilere değil; Hristiyanlara, Yezidilere, Alevilere, saldırıya uğrayan tüm azınlıklara,” diyen Tarif, Trump’a doğrudan çağrıda bulunarak, “Orada yaşananların korkunç olduğunu anlamasını ve buna müdahale etmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Esad’ın Düşüşü ve Yeni Cepheler
Geçen aralık ayında, Şara’nın liderliğindeki Heyet Tahrir el-Şam’ın 11 gün süren saldırısıyla Beşar Esad yönetiminin devrilmesi, Suriye ve bölge genelinde büyük yankı uyandırmıştı. Esad ailesinin onlarca yıllık iktidarının sona ermesi bazı kesimlerde umut yaratırken, azınlık toplulukları arasında ciddi endişelere yol açtı.
Bu endişeler kısa sürede gerçeğe dönüştü. Batıdaki sahil bölgelerinde yeni yönetime bağlı milislerin Alevilere yönelik operasyonlarında, uluslararası insan hakları örgütlerine göre çoğu sivil olmak üzere en az 1.500 kişi hayatını kaybetti.
Kuzey ve doğu Suriye’de(Rojava) ise yeni hükümete bağlı güçlerle ABD destekli Kürt gruplar arasında çatışmalar yaşandı. Trump yönetimi mart ayında, IŞİD’le mücadelede kilit rol oynayan güçlerin Şam’a entegre edilmesini öngören bir anlaşmayı hızla gündeme getirdi ancak süreç tıkandı.
Nisan ayından itibaren güneydeki Süveyda vilayeti ile Şam çevresindeki Ceramana ve Sahnaya’da da gerilim tırmandı. Hafif silahlı Dürzi milisler ile güvenlik güçleri arasındaki çatışmalarda, hükümet güçlerinin cinsel saldırı, işkence ve cinayetler işlediğine dair raporlar ortaya çıktı.
Tarif, “Barış getireceklerini göstermek yerine tanklarla, bombalı dronlarla girdiler. Evleri yaktılar, insanlara tecavüz ettiler, kaçırdılar ve sadece Süveyda’da 2 binden fazla Dürziyi öldürdüler,” diyerek yaşananları “katliam” olarak niteledi.
İsrail’den Sert Tepki
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, şiddetin tırmanması üzerine Suriye Savunma Bakanlığı da dahil olmak üzere askeri hedeflere saldırı emri verdi ve gerekirse daha sert adımlar atılacağını söyledi. Bazı İsrailli yetkililer ise doğrudan Şara’nın hedef alınmasını gündeme getirdi.
Suriye’deki gelişmeler, İsrail’de yaşayan ve önemli bir kısmı İsrail ordusunda görev yapan Dürzi toplumunda da büyük öfkeye yol açtı. Bazı İsrailli Dürziler fiilen Suriye’ye geçerek çatışmalara katıldı.
“Ölümüne kadar savaşacağız,” diyen Tarif, “Dürzilere artık zarar verilmesine izin vermeyeceğiz; ne Suriye’de, ne Lübnan’da, ne de İsrail’de” ifadelerini kullandı.
Washington-Şam Yakınlaşması Tartışmalı
İsrail’in sert tutumu, Beyaz Saray’dan nadir eleştiriler alırken Trump, Suriye’nin istikrarının bozulmaması gerektiği uyarısında bulundu. Beyaz Saray, “istikrarlı ve egemen bir Suriye’nin bölgesel güvenlik için kritik” olduğunu vurguladı.
Ancak Tarif’e göre Şara’ya uygulanan yaptırımların kaldırılması ve kendisinin terör listesinden çıkarılması erken ve hatalı bir adım oldu. “Neden yaptırımları kaldırmadan önce garanti istemediniz?” diye soran Tarif, “Şimdi yaptırımı yok ve istediğini yapabiliyor” dedi.
Dürzi lider, uluslararası toplumun Suriye’de yaşananlara sessiz kaldığını savunarak mücadelesini sürdüreceğini vurguladı:
“Beş aydır yardım istiyoruz; ABD’den, AB’den, BM’den… Ama kimse Suriye’de ne olduğunu gerçekten anlamıyor.”
Son güncellenme: 19:51:49

































































































































































































