Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Colani gerçek adıyla Ahmed El Şaraa, Şam'daki Başbakanlık Binasında bulunan çalışma odasında Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay’a açıklamalarda bulundu.
Yeni Şafak'ta yayımlanan röportajda Colani, Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesi ve ülkenin yeniden inşa sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Colani, 13 sene süren iç savaşta Suriyeli sığınmacılara en çok kapı açan ülkenin Türkiye olduğunu hatırlatarak, “Bildiğiniz gibi Suriyeliler birçok ülkeye sığındı ama onları en çok kucaklayan ve saygı duyan ülke Türkiye oldu. Suriye umarım bu iyiliği unutmaz. Stratejik ilişkiler olacak. Yeni Suriye devletinin inşasında Türkiye'nin birçok önceliği var. Karşılıklı ticari ilişkiler de olacak. Ekonomik kalkınma tecrübelerini Suriye'ye aktarması noktasında da Türkiye'ye güveniyoruz. Toplumsal bağları koruyacağız. Aynı anları sevgi ve samimiyetle de paylaşacağız ve bu zafer sadece Suriye halkının değil, Türk halkının da zaferidir. Çünkü mazlum zalime karşı zafer kazandı, bu, Türk halkı gibi samimi insanların zaferidir.” ifadelerini kullandı.
Colani, bundan sonraki dönemde Suriye’nin şeriatla yönetilip yönetilmeyeceğine ve vatandaşların gündelik yaşantılarına karışılıp karışılmayacağına yönelik soruyu şöyle yanıtladı:
“Bu hususu konunun uzmanlarına ve özellikle Suriye hukukunu iyi bilen kişilere bırakın derim. Ülkenin geleneklerini ve tarihini bilenlere. Kişisel görüşlerle bir ülkeyi yönetmek doğru değil. 'Bunu empoze etmek istiyorum' diye bir şey söylemek bana düşmez, ben sadece yasayı uygularım."
İntikamsız bir zafer kazandıklarını vurgulayan Colani, “Başkaları da kendilerini güvende hissettiklerinde olumlu bir karşılık aldık. Böylece devrim ile rejim arasında ne kadar fark olduğunu hissettiler. Tam tersi olsaydı, birçok suç işlenecekti. Muzaffer taraf olduğumuz doğrudur ama. Allah'a şükür ahlaka uygun davrandık. Bu siyaset değil, bu bir görev ve sorumluluğumuzdu.” açıklamasını yaptı.
Suriye'de çok fazla sorun olduğunu ancak önceliklerinin Suriye'yi yeniden kalkındırmak olduğunu anlatan Colani, "Bölgede, altyapı düzeyinde, ekonomi düzeyinde, sosyal statü düzeyinde, insan kaynakları düzeyinde, devlet iradeleri düzeyinde de aynı şekilde yargının reformu, polis ve güvenlik işlerinin reformu ve aynı zamanda ordunun reformu gibi konularda da çalışıyoruz. Ancak Suriye'de çok fazla sorun var. Burada akıllıca olan bu sorunları bölmek ve her sorunu ayrı ayrı çözmekten geçiyor." diye konuştu.
Beşar Esad'ın iktidardan devrilmesinin uluslararası bir anlaşmayla olduğuna yönelik iddiaları reddeden Colani, “Hayır, hiçbir zaman anlaşma yoktu. Tam tersine, bu savaşa girmememiz konusunda haklı olarak endişelerini ifade ediyorlardı. Zira herkesin aklına Gazze’deki halkımızın başına gelen ağır bombardıman, geçmişte bizim halkımızın yaşamış olduğu katliamlar geliyordu. Ama biz bunu yapmak niyetindeydik ve bu düzenden kurtulmak istiyorduk. Suriye topyekun bir hapishane gibiydi. Sadece Sednaya veya diğer hapishanedekiler değil halkın tamamı hapisten kurtarılmış ve özgürleşmiş gibi sevindi.” dedi.