Öcalan'ın avukatlarından 'umut hakkı' açıklaması

Komite'nin Türkiye'ye Haziran 2026'ya kadar süre tanıyan ara kararı, barış ve demokratik toplum sürecine de atıfta bulunuyor. Asrın Hukuk Bürosu açıklamasında, komitenin bir çözüm önerisi olarak TBMM'ye sunulmuş yasa tekliflerinin değerlendirilmesini önermesini "önemli" olarak nitelendirdi.

Tecrit ve AİHM kararı

Avukatlar, müvekkilleri Öcalan özelinde "ağır tecrit koşullarında geçen 27 yıllık mahpusluk" ve bu durumu "işkence" olarak tanımlayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının 12 yıldır yerine getirilmediğini vurguladı.

Öcalan'ın 15 Eylül tarihli avukat görüşmesinde Komite hakkında yaptığı "ciddi ve samimiyseler çözüm için rol oynayabilirler, değilseler oyalama yöntemini tercih edecekler" değerlendirmesine de yer verilen açıklamada, komitenin Türkiye'nin 2014'ten beri konuyu "sürüncemede bırakma politikasına zemin sunmaya devam ettiği" belirtildi.

“Hukuki değil, siyasi yaklaşım”

Asrın Hukuk Bürosu, komitenin mevcut sürece atıfta bulunarak "aslında Türkiye'nin konuya hukuki değil, siyasi yaklaştığını kabul etmiş olduğunu" ancak bu tespitine denk düşen bir yaklaşım sergilemediğini ifade etti.

Avukatlar, ümit hakkının "Türkiye hukukunun yapısal bir sorunu olup binlerce mahpusu kapsadığını" vurguladı.

TBMM komisyonuna önemli görev

Açıklamada, komitenin "barış ve demokratik toplum süreci" çerçevesinde TBMM bünyesinde kurulan komisyona anlam atfettiği belirtilerek, komisyonun önemine uygun davranması ve ivedi hareket etmesi gerektiği vurgulandı.

Öcalan'ın son görüşmede "sürecin hukuksal çözüm aşamasına geldiğini ve ara dönem yasalarına ihtiyaç olduğunu" ifade ettiği de açıklamada yer aldı.

Asrın Hukuk Bürosu açıklaması şu ifadelerle son buldu:

"TBMM'nin halihazırda umut hakkına ilişkin yasa tekliflerini acilen gündemine alarak yasalaştırması, Bakanlar Komitesi ara kararının gereği olarak Türkiye ulusal mevzuatının yapısal sorunlarına çözüm olacaktır."