PKK'den Bahçeli’ye ‘umut hakkı’ çağrısı

PKK’nin üst düzen yöneticilerinden Mustafa Karasu, PKK'nin silahlı güçlerini Türkiye'den çekme adımını "barış sürecini tamamlama iradesi" olarak nitelendirdi. Devlet Bahçeli'nin "örgütünü feshetsin" çağrısını hatırlatarak, "Söz değil, icraat zamanı” dedi.

30 Ekim 2025 - 13:07
30 Ekim 2025 - 13:07
 0
PKK'den Bahçeli’ye ‘umut hakkı’ çağrısı

PKK’nin üst düzen yöneticilerinden Mustafa Karasu, Medya Haber TV'ye yaptığı değerlendirmelerde, PKK'nin Türkiye'den silahlı güçlerini çekme adımının “barış ve demokratik toplum sürecini tamamlama iradesini ortaya koyduğunu” belirtti.

Bu adımın “tek taraflı” atıldığını ve iktidarın da adım atması için zemin hazırladığını vurgulayan Karasu, “Tabii ki gerilla güçlerimiz Türkiye’de vardı. Ama bazı bölgelerde, bazı yerlerde çatışma riski vardı. Bu bakımdan çatışma riski olan yerlerden gerillayı çekmeyi uygun gördük. Çünkü böyle bir süreçte zaten süreç karşıtları var, barış karşıtları var. Sürece karşı her türlü propaganda, aleyhte çalışma yapılıyor. Bir provokasyon yapılarak bu süreç zehirlenebilirdi” dedi.

"Hükümet süreci teşvik edici yaklaşım göstermedi"

Karasu, "Süreç tıkandı mı, tıkanmadı mı gibi yaklaşımlar vardı. Öte yandan sürekli bizden bir şeyler bekleniyordu. Biz de sürecin başarıya gitmesini sağlamak, bu tıkanma tartışmalarını bir tarafa bırakmak ve gerçekten çözüm irademizi ortaya koymak açısından bu adımı atmayı da gerekli gördük" diye ekledi.

Hükümetin ve devletin şimdiye kadar “teşvik edici, topluma umut verici bir yaklaşım göstermediğini” savunan Karasu, "Bu adımımıza süreci canlandırarak aslında iktidarı da devleti de böyle bir çalışmada rolünü oynamaya, onların da adım atmaya teşvik etmiş oluyoruz" dedi.

"Bahçeli sözlerini yerine getirmeli”"

PKK'nin fesih ve silahlı mücadelenin sonlandırılması kararını Kongre'de aldığını hatırlatan Karasu, bu kararın ardından Devlet Bahçeli ve hükümetin kararları takdir ettiğini söyledi.

Karasu, "Mayıs’tan beri Önder Apo’nun sürece müdahale edeceği, yönlendireceği bir koşul yaratılamadı. Bu açıdan her fırsatta biz Önder Apo’nun özgür yaşar ve çalışır koşullarda olmasını istiyoruz. Devlet Bahçeli diyordu, 'örgütünü feshetsin, mücadeleyi sonlandırsın, silahlı mücadeleyi bıraksın, konuşsun, umut hakkında da yer alsın'. Biz kendilerinin söylediklerinin yerine getirilmesini istiyoruz" çağrısında bulundu.

Sorunun çözümü için yasalara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Karasu, demokratik siyasetin yapılacağı bir zeminin oluşturulması gerektiğini belirtti.

Terörle Mücadele Yasası'nın her Kürdü "örgüt üyesi" olarak görme riskini taşıdığını ifade eden Karasu, “özgürlük yasalarının” çıkarılması gerektiğini savundu.

"Türkiye'nin en önemli sorunu Kürt sorunudur"

Karasu, “Kürtlerle Türkiye Cumhuriyeti arasında 100 yıldır bir kopukluk olduğunu ve Kürtlerin kendilerini devletin parçası olarak görmediğini” söyledi.

Abdullah Öcalan'ın "demokratik entegrasyon" dediği yasaların bu kopukluğu gidereceğini ve Kürtlerin kendi kimlik ve kültürleriyle yaşadıklarını görecekleri bir Türkiye yaratacağını dile getirdi.

"Artık söz değil, icraat zamanı" diyen Karasu, bu sürecin sadece iktidarın veya sadece PKK'nin çözeceği bir sorun olmadığını, geniş bir toplumsal sorun olduğunu belirtti.

"Öcalan olmadan kimse bu sorunu çözemez"

Abdullah Öcalan'ın bu sorunun çözümünde “anahtar kişi” olduğunu yineleyen Karasu, "Önder Apo’suz kimse bu sorunu çözemez. Bu sorunun başarıya ulaşmasında Önder Apo’nun rolü belirleyicidir. Bu açıdan koşulların değişmesi gerekiyor" dedi.

Devlet Bahçeli'nin "Umut Hakkı"ndan bahsettiğini ancak “söylenen sözlerin yerine getirilmediğini” savunan Karasu, Öcalan'ın hala “tecrit” koşullarında olduğunu belirtti.

Meclis komisyonuna eleştiri: "Sorunun adını bile koyamadı"

Karasu, Meclis'te kurulan komisyonun önemine değinmekle birlikte, komisyonun Kürt sorununun adını bile koyamadığını eleştirdi.

"Bu komisyon bunun bir Kürt sorunu olduğunu, Kürt sorununun kardeşlik içinde çözüleceğini vurgulamalı. Ama bırakalım Kürt sorununun kardeşlik içinde çözümünü vurgulamasını, bir ana komisyonun karşısında Kürtçe konuşmaya kalktı, susturuluyor! Bu Türkiye’nin utancıdır!" diyen Karasu, komisyonun daha etkili olması ve pratik sonuçlar ortaya çıkarması gerektiğini vurguladı.

Karasu, "Komisyonun ne yapacağı konusunda kaygılar, kuşkular ortaya çıkardı. Bu bakımdan komisyon kendini bu durumdan çıkarmalı. Tam da isminde belirttiği gibi 'barış, kardeşlik ve demokrasi komisyonu' olmalı" ifadelerini kullandı.

 

Bu haber toplam 2269 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 18:11:47