Ruşen Çakır: Çözüm sürecini sabote mi ediyorlar?
Gazeteci Ruşen Çakır, Meclis’te bakanlar ve MİT Başkanı’nın dinlenmesinin ertelenmesinden endişe duyduğunu söyledi. Çakır, barış sürecinde sabotaj ihtimalinin olduğunu ancak henüz somut bir hamle göremediklerini belirtti. PKK’nin mayısta fesih açıkladığını ama silahlı varlığını sürdürdüğünü anlattı, Suriye’deki görüşmelerin olumlu seyrettiğini aktardı.

Gazeteci Ruşen Çakır, barış süreci hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu ve Meclis’te bakanların ve MİT Başkanı’nın komisyonda dinlenmesinin ertelenmesine dikkat çekti. Çakır, bakanların programının uymadığı gerekçesiyle buluşmanın ertelendiğini söyledi ve durumdan rahatsızlık duyduğunu ifade etti.
Çakır, “Kıllandım tam kelime bu, ne oluyor diye” diye konuştu ve bakanların gerçekten işlerinin olabileceğini kabul etmekle birlikte çok kritik bir süreç yaşandığını, zamanın da akıp gittiğini vurguladı. Meclis’teki komisyon bu hafta bakanları ve MİT Başkanı’nı kapalı oturumda dinleyecekti ve bu son dinleme olacaktı, ardından komisyon hukuki düzenlemeler üzerine tartışmalara başlayacaktı.
“Taraflarda ciddi bir ayrışma görünmüyor”
Çakır, Bahçeli’nin farklı gerekçelerle ilerletilen bir komplo dinamiği ve mekaniğinin devrede olduğunu söylediğini aktardı ve farklı gerekçelerle derken birçok farklı kesimi kastettiğini, her iki taraftan da aykırı seslerin çıkabileceğini belirtti. Ancak Türkiye’de ilginç bir şekilde şu ana kadar devlet ve Kürt hareketi anlamında çok fazla ayrışma olmadığını vurguladı.
Çakır, en önemli hususun Öcalan’ın örgüt üzerindeki tahakkümü olduğunu, onun dediğinin olduğunu söyledi ve 27 Şubat’ta fesih çağrısı yaptığını, mayıs başında örgütün yaklaşık 50 yıl sonra kendini feshettiğini açıkladığını hatırlattı.
“Devlet tarafından somut adım atılmadı”
Çakır, 11 Temmuz’daki PKK’nin silah yakma seremonisinin çok fazla simgesel olduğunu ve pek bir şey yaşanmadığını, devlet tarafından yapılan tek şeyin Meclis komisyonu kurulması olduğunu ama başka bir adım atılmadığını ifade etti. Şu haliyle bakıldığında aslında provokasyona ve sabotaja çok elverişli bir aşamada olduklarını söyleyen Çakır, bu sürecin başarıyla sonuçlanmasını istediğini ve bu nedenle kaygı ve endişe duyduğunu belirtti.
Çakır, sürecin yumuşak karnının Suriye olduğunu ve bunu herkesin baştan beri bildiğini, Bahçeli’nin de bunu sürekli dile getirdiğini söyledi. Bahçeli’nin dünkü konuşmasında Suriye’den “görüşme trafiği ve olumlu seyreden müzakere etapları” diye bahsettiğini aktardı.
“Suriye’de olumlu bir gidişat var”
Çakır, son günlerde DSG temsilcilerinin ve Kürtlerin Suriye’ye gidip yaptıkları temaslar olduğunu, Mazlum Abdi’nin peş peşe açıklamalar yaptığını söyledi. Suriye’de Kürtlerin Suriye ordusuna entegre olması meselesinin ciddi bir şekilde gündemde olduğunu ancak henüz somut adım atılamadığını belirtti ve hâlâ çok çetin bir mesele olduğunu ama olumlu bir gidişatın ortada olduğunu vurguladı.
Çakır, eğer Suriye’de çok büyük bir arıza çıkmazsa Türkiye’deki süreci sabote edilme ihtimalinin azalacağını ifade etti ve şu gün yaşanan duraklama ya da ağır işleyişin birilerini sevindirebileceğini, birilerini mutlu edebileceğini, birilerini de üzebileceğini söyledi.
Duran Kalkan’ın Kıbrıs açıklaması
Çakır, Duran Kalkan’ın “Dananın kuyruğu Kıbrıs’ta kopacak” dediğini hatırlattı ve ardından Kıbrıs seçimlerinin olduğunu, iktidarın desteklediği adayın kaybettiğini aktardı. Kalkan’ın seçimleri mi yoksa başka şeyleri mi kastettiğini anlamanın şu anda mümkün olmadığını söyledi.
Çakır, Kalkan’ın enerji meselelerine dikkat çektiğini ve Türklerin bu konuda etkili olabilmek için Kürtleri kazanmak zorunda olduğunu söylediğini belirtti.
Son güncellenme: 18:11:48