Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumu tarihten günümüze bağımsız bir ülke ve özgür bir gelecek umuduyla ulusal birliğini sağlamak üzere ulusal kongreyi toplamak istemiştir. Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumu, ülkesinin bağımsızlığını ret eden ve böylece halkın özgür geleceğini ret edenler toplanması planlanan ulusal kongrenin dışında tutulmuştur. Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumu, ülkesinin bağımsızlığına ve halkının özgür geleceğine karşı mücadele edenleri sömürgeci devletlerle eşdeğer tutulmuş, ulusal kongrede onlara karşı ulusal mücadele kararı almıştır.
Kürt halkı ulusal kongresini toplama hedefi uzun bir geçmişe dayanıyor. Ancak bugüne kadar farklı çevrelerden değişik engellerle karşılaşmış, ulusal kongre toplama çabaları sonuçsuz kalmıştır. Bu engellemelerin başında ulusal değerlerin başında yer alan ülke coğrafyası üzerinde bağımsız bir geleceği ret eden sosyal, siyasal ve ideolojik gruplar gelmektedir. En son Ulusal Kongre'nin ertlenmesinin sebebini Doğu Kürdistanlı partilerden olan PAK açıkladı. PAK üyesi Dr. Dildar Mihemed Sileman'ın verdiği bilgilere göre kongre KCK'nin "kabul edilemez" şartları yüzünden gerçekleşmedi.
İşte KCK'nin (PKK) Ulusal Kongre şartları:
600 delegeden 300'ü KCK'nin olacak. Geri kalan delegelerin %10'u da PKK'ye yakın Türk solundan. (Toplamda %60 ediyor) Bağımsız Kürdistan veya ulus devlet kesinlikle istenmeyecek, isteyen parti ve şahıslar Kongre'den ihraç edilecektir. Abdulah Öcalan'ın Kongre'de Kürt halk önderi olması karar altına alınacak. Alınan tüm kararalar İmralı'ya götürülüp Kürt halk Önder'inin onayına sunulacak, Kürt halk önderi istediği kararı veto edebilecek. Kongre üyelerin yarısı kadın olacak. Kongre eş başkanlık sistemi ile yürütecek. Kesk ve Disk gibi Kürtlere yakın Türk sivil toplum örgütlerine'de delege Hakkı verilecek. PKK ye muhalif veya ayrılan kimse bu kongreye katılamaz.
KCK yöneticisi Mustafa Karasu kamuya açık bir demecinde; ''Bir daha vurgulayalım, artık devletsiz, patronsuz, ağasız, karısız, kocasız bir dünyayı düşünmenin zamanıdır. Devletsiz yönetim, patronsuz, ağasız bir ekonomik yaşam, karısız, kocasız özgür eş yaşam gerçekleştirilebilir. Artık egemenlerin bu konuda yarattıkları ideolojik egemenlikleri yıkmak, özgür düşünmek, bu temelde neolitik toplumdan bugüne var olan demokratik uygarlığı demokratik topluma dayandırarak yeniden güncelleştirmenin zamanıdır.'' demektedir.
KCK yöneticisi Duran Kalkan Kürdistan bölgesinde yapılacak bağımsızlık referandumunun propaganda amaçlı olduğunu öne sürerek, Kürtlerin devlete ihtiyacı olmadığını savundu.
News Channel TV'deki ''Ülkeden'' programına katılan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan ''Kürdistan’a devlet düşüncesini ilk PKK’nin getirdiğini'' ileri sürerek Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlık referandumunun PKK’yi toplumun gözünden düşürmek için gerçekleştirdiğini iddia etti. ''Kürtlerin devlete ihtiyaçları olmadığını'' savunan Kalkan, referandum ve devlet konularıyla ilgili şu ifadeleri kullandı: “ Fakat ben şunu söylemek isterim toplum açısından, devlet olmak her şey olmak değildir. Ulusal sorun devlet sorunu değildir. Ulusal sorun, adı üzerinde, bir toplumun var olma ve kendi kendini yönetme sorunudur. Yönetim eşittir devlet değildir. Bu egemen sömürü güçlerinin halkları kandırmak için uydurdukları bir şeydir. '' Diyerek PKK/KCK/KNK'nin durduğu yere açıklık getirmiştir. Bağımsız devletin sömürü aracı olduğunu iddia etmiştir. O nedenle Kürtlerin bağımsız devlete karşı çıkmaları istenmiştir. Bunu söylerken tekçi, ırkçı sömürgeci ulusal devletleri nereye koyacağını açıklamamıştır. Bu tezi savunurken dünya üzerindeki 236 bağımsız devletin ne olacağına, bunlara ne yapacaklarına açıklık getirmemiştir. Ağa Kürt halkının aklıyla dalgasını geçmiştir.
Son günlerde KCK'nin bir kolu olan KNK Kürt ulusal kongresinin toplanması amacıyla güney Kürdistan'ın sosyal, siyasal parti ve kurumlarının nezdinde girişimlere hız verdiği görülüyor. Dünyanın her milleti, halkı ve toplumundan daha fazla Kürt halkının ulusal kongreye gitme ihtiyacı vardır.
Bu nedenle KNK'nin böylesi halkın geleceğini hayati derecede ilgilendiren ulvi bir görevi üstlenmiş görünmesi sevindirici olmakla birlikte içinde yer aldığı mevcut siyasal partilerin sosyal, siyasal ve ideolojik hesap ve hedeflerine bakıldığında kuşku ve endişe verici ve düşündürücüdür.
Öncelikle dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumu bağımsız bir ülke, bağımsız bir gelecek umuduyla ulusal birliğini hedefleyerek ulusal kongresini toplamak istemiştir. Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumunda bağımsız bir ülkeyi ret edenler, bağımsız bir geleceği ret edenler ulusal kongrenin dışında tutulmuştur. Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumunda bağımsız bir ülke hedefleyenlere karşı mücadele verenler sömürgeci devletlerle eşdeğer tutulmuş, ulusal kongrede onlara mücadele kararları alınmıştır.
KNK'nin Kürt ulusal kongresinin toplanması amacı etrafındaki çalışmaları Kürt halkı nezdinde tartışmaya açılmalıdır. Tartışmanın ana merkezinde Kürt halkının ve ülkesinin bağımsız geleceğini ret edenler, Kürt halkının ve ülkesinin bağımsız geleceğine karşı mücadele verenler ulusal konrenin dışında bırakılması gereği üzerinde durulmalıdır.
Dünyanın her milleti, her halkı her toplumu ülkesinin bağımsız geleceğine karşı mücadele verenleri ulusal kongreye katmamış, ulusal kongrenin dışında bırakmış hatta onlara karşı ulusal mücadele vermiştir.
Kürt ulusal kongresi, tüm Kürdistan'da, ülkesinin ve halkının bağımsız geleceğini hedefleyen bütün sosyal, siyasal ve ideolojik kişi, grup, parti ve kurumları kapsamalıdır. Kürt halkının kaderi ve geleceği üzerinde ciddi ve tartışmasız etkisi olacak ulusal kongresinin kapıları ülkesinin ve halkının bağımsızlığına karşı çıkanlara kapalı olmalıdır. Bu tür yapıların bugün ve gelecekte Kürt halkının geleceğine zarar verebilecek yapıların içinde sayılmalıdır.
Dünyanın her milleti, her halkı ve her toplumu Hiçbir zaman yanlış değerlerle, yanlış yol ve yöntemlerle doğru bir yere çıkamamıştır. Kürt halkının sosyal, siyasal ve ideolojik kişi, grup ve kurumları yanlış değerlerle, yanlış yol ve yöntemlerle doğru bir yere asla çıkamaz. Bu tür yapıların yanlışları devam ettikçe bugüne kadar olduğundan çok daha fazla bunun bütün ağır bedellerini Kürt halkı ödemeye devam edecektir.
Kürt halkının adı arkasına gizlenmiş ve tekçi dinci bir sistem inşa etme mücadelesi verdiğini iddia eden sosyal, siyasal ve ideolojik kişi, grup ve partiler ''dünya insanlığının mevcut genel geçerli evrensel temel değerlerine ve çoğulcu demokrasiye'' göre halkın geleceği için tehdit ve zararlıdır. Bu tür yapılar kendi sosyal, siyasal ve ideolojik düşünce ve fikirleri dışındakilere düşmanlıkta sınır tanımazlar.
Kürt halkının adı arkasına gizlenmiş ve tekçi sınıfsal bir sistem inşa etme mücadelesi verdiğini iddia eden sosyal, siyasal ve ideolojik kişi, grup ve partiler ''dünya insanlığının mevcut genel geçerli evrensel temel değerlerine ve çoğulcu demokrasiye'' göre halkın geleceği için tehdit ve zararlıdır. Bu tür yapılar kendi sosyal, siyasal ve ideolojik düşünce ve fikirleri dışındakilere düşmanlıkta sınır tanımazlar.
Halbuki evrensel temel değerler ve çoğulcu demokrasi tüm farklı kültürlerin, tüm farklı inançların, tüm farklı düşünce ve fikirlerin, tüm farklı sosyal sınıfların yasalar önünde eşit olduğu ve özgür olduğu sistemdir. Bu sistem dünya insanlığının genel geçerli yegane sistemidir. Bu sistem bütün halkların ''kendi kaderini tayin etme hakkını'' savunur, tekçiliği ret eder, farklılıkların barış içinde bir arada yaşamasını sağlar.
Dünya insanlığının evrensel temel değerleri ile çelişik, çarpık sosyal, siyasal ve tekçi ideolojik yapılar geçmişte insanlığa zarar vermiştir. Tekçi dinci bir sistem hedefleyen İŞİD gibi bu tür yapılar günümüzde de insanlığa zarar vermektedir. Bu tür tekçi siyasi ve ideolojik yapılar gelecekte de insanlığa zararlı olacaktır.
Kürt halkı sömürgeci tekçi ırkçı ve katı ulusçu devletlerin yarattığı sorunlara karşı doğru değerler etrafında mücadele etmel zorundadır. Bugün dünyanın egemen devletleri, dünyanın genel geçerli evrensel temel değerlerine dayanan egemen güçleri Kürt halkının yanında duruyor, haklı mücadelesine destek vermekteler. Bu desteği vermeye devam ederken insanlığın evrensel temel değerleri dışında siyasi ve ideolojik radikal Kürtleri evrensel temel değerlere yakınlaştırmaya çalışmaktadır. Amerikanın sosyal, siyasal ve ekonomik değerlerine karşı savaşan tekçi siyasi ideolojik Kürtlerin Amerikan tarafından koruma altına alınması çelişki gibi görünse de asıl desteğin Kürt halkına verildiği gerçeği gözardı edilmemelidir.
Bu gerçekler ışığında Kürt halkının ulusal kongresini toplama zorunluluğu elbette ki vardır.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.