IŞİD \' in beklenmeyen bu taaruzundan sonra ve Kağıttan kaplan Irak ordusunun çekilmesiyle Peşmerge güçleri Kerkük ve civar yerleri Kürdistan topraklarına katmıştır.Bu De Facto bir durum değildir .
Tüm Dünya Kürdistanın Bağımsızlığını ilan etmemesi için bir nedenin kalmadığına ikna olmuşa benziyor. Irak\'ın artık üç parçaya bölünmemesi için bir sebep kalmadı. Zaten A.B.D hariç nerdeyse herkes Irak\'ın bölünmesinin en iyi karar olacağına ikna olmuş. . A.B.D \'in bu bölünmeye karşı çıkmasının nerdeyse tek geçerlli sebebi merkezi Irak \'ın İran kontroluna geçeceğidir ve bunu kabullenemiyorlar. Bunun olacağı varsa mutlaka olur ve su akacağı mercaya mutlaka varır , korkunun ecele faydası yok yani eninde sonunda Arap Şia \'sı Acem Şia\'sına tabi olacak .Umarız A.B.D bu gerçeği kabuLlenir ve gelişmelere engel olmaz..
Tum bu gelişmelerden şunu çıkara biliriz artık. Kürdlerin çok eski bir hayalli gerçekleşiyor ve Başkenti Kerkük olan bir Bağımsız kürdistan kuruluyor..Bunu dost düşman herkes görüyor ve kabullenmiş artık. Gelin görünkü \'\' Önderlik Bürosu\'\' na yakın bir internet sitesi olan Kürdistan24.org da Hüseyin Ali imzalı bir yorumda KDP\' yi yerden yere vurup korkaklık ve peşmergenin Irak ordusuyla birlikte silahlarını bırakıp Musuldan kaçtığı yalanı ve saçmalığını es geçip konumuzla ilgili kısmı olduğu gibi alıntı alıp tırnak içinde yazıyorum.
\'\'\' KDP\'nin Türkiye ve Irak Sunnileriyle ilişkileri yanlış ilişkilerdir Irak sünnileri dolayısıyla IŞİD ile ilişkiler ters teper ve sonunda kendisini vurur.
Irakta tüm Kürtlere düşen görev Demokratik Ulus ekseninde Arap ,Şia-sunni, Kürd-Türkmen-Ezidi gibi tüm inanç topluluklarının DEMOKRATİK ULUS temelinde DEMOKRATİK IRAK yaratma politikasını savunmak olmalıdır. Bunun dışında her yaklaşım demokrasi ve özgürlük güçlerinin boğulması ile sonuçlanır..Bundan da en fazla Kürdler zarar görür. Tek çare Kürd halk önderinin demokratik ulus tezi ve bunun pratikleşmesidir \'\'\'
Günümüzün bu koşullarında ve kürdlerin tarihte hiç olmadığı ve tarihin hiç bu kadar cömert davranmadığı bu fırsatlara rağmen ,dost düşman tüm dünyanın kabullendiği ve Kürdistanın bağımsızlığını dillendirdiği bu gerçeklere rağmen hala bir kürd örgütü olduğunu idiasındaki bir sitedeki yazarın, \'\'sakın ha yanlışlık yapmayın Demokratik Irak için çalışın \'\' demesine gerçekten akıl sır erdiremiyorum.
Süriyedeki koşullar aslında bu günlerdeki Irak gelişmelerinden daha avantajlı ve musait bir ortam sunmuştu. İşte bu zihniyetin Kürdlere neler kaybettiğinin delili.Kime ait olduğu belli bile olmayan yerel kantonlarla bir halkı umutlandırmak. Gerçekten çok yazık olmuş
Demekki bu zihniyet Allah korusun Güney kürdistanda etkili olsaydı nelere mal olacaktı. bu zihniyeti çok iyi tanımak lazım . Bide yüzleri kızarmadan KDP ve peşmergeye Akıl vermeye kalkışıyorlar . Demokratik ulus saçmalıklarını hala gündeme getirebiliyorlar .Yani dünya Akıllandı ama bizim bu kürd Örgütü bir türlü akıllanamıyor .. Ya Sabır !! Ya Sabır !!
Mevcut Sarsıntı,Selefi ve orta malı IŞİD örgütünün beklenmeyen çıkışıyla oluştu.Yakında dengeler yeniden kurulur ve çizilecek yeni haritalar zorda olsa kabullenilir. Bakmamız gereken başka bir konuda IŞİD\'in niye bukadar güçlendiği ve ne istediğidir.
Takip ettiğim kadarıyla IŞİD, 2013 yılının nisan ayında EL-KAİDE \'nin NUSRET CEPHESİ komutanı Muhammed Fatih el- Cevlani ile Irak İslam devleti Grubu komutanı Ebubekir el-Bağdadi \'nin itifaklarıyla oluştu ve \'\' IRAK VE ŞAM İSLAM DEVLETİ\'\' ismi altında birleştiğini açıkladılar . Bu birleşmeyide eski Baas Generalleri organize ettiler ..iki emirlikte ve komutanda El-KAİDE Genel EMİRİ Eymen ez Zevahiri\'ye Cihat üzerinden biatları olduğunu , İslam devleti olmadığından ve dolayısıyla islam halifeside olmadığından siyasi olarak ez zevahire bağlı olmadıklarını ve kendi başına hareket edip İSLAM HİLAFET DEVLETİ \' ni kuracaklarını beyan ettiller . Aralarında ufakta olsa çatışmalara girdiler. (KAYNAK; köklüdeğişim dergisi sayı110)
Bilindiği gibi bu teşkilatmanın perde arkası ve finansmanını Suudi nin Vuhabi Selefi anlayışı ve Katar gibi Arap Ehli-sünnet selefileridir.Bu gibi cihadi örgütleri hem kendilerinden uzaklaştırmak ve oyalamak için ve hemde İran ŞİA tehlikesine karşı bir sed oluşturmak için kurup desteklediler. bu tip örgütleri nerdeyse her devlet ve ideoloji kendi çıkarları için kulanıyor.. A.B.D , Türkiye , Baas ,Almanya v.s. .Yani ortadoğuda hesabı olan herkes lojistik ve askeri destek veriyor ,gün gelir bu iyiliklerin karşılığıda verilir mutlaka. çünkü gerçekten idealist değiller pragmatistler, İslamla alakaları yok !!! .sadece islami inancı sermaye ve bedava Savaşçı edinme için kullanıyorlar. Irakta Sunni Araplar gerçekten Malikinin yanlış ve yanlı politikalrından dolayı mağdur oldular işte örgüt bide bu mağduriyetin üzerinde siyaset yaptı ve güçlendi.
Kurmak istedikleri İslam hilafet Devleti için tek bir Ayet ileri süremiyen örgüt,tüm dellillerini Hadis ve Medine vesikasına bağlıyor. Örgüt Cihad ile islam devletine ayrı ayrı anlamlar yüklüyor ve cihad için Kur\'andan delliller getirerek (Ayetlerdeki davet,irşad ve tebliği kaba kuvvete yorumluyarak cihad \' ı dellilendirme )cihadi anlayışlarını geliştirirken Dinin devlet Memurları tarafından yönetileceği anlamına gelen İslam devletine ait tek bir Ayet ileri süremiyorlar. Anlayışlarına göre Şer-i hüküm gereği İslam devleti ve islam Halifesi ancak Cihadı emredebilir Asıl cihad ve savaş, kuracakları İslam devletinin Emir-ül mumini yani halifenin cihad çağrısından sonra küfre karşı yapılacak olanıdır. Örgütün tabanı büyük bir ihtimalle buna inanmış ve iman getirmiş ama asıl sahne Petro-dolarların güç gösterisi ve ortadoğuya yeni dizayn verme çalışmalarıdır. Beklentimiz bu örgüttün Kürdleri zayıf görüp Kürdistan topraklarına göz dikmemeleri..İnşallah akıl hocaları böyle bir hatayı göze almazlar . Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.