DEM Parti heyeti önümüzdeki hafta İmralı’ya gidecek
DEM Parti eş genel başkanları, Abdullah Öcalan’ı İmralı’da ziyaret edecek.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, dün gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Doğan, parti eş genel başkanlarının önümüzdeki hafta İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan’ı ziyaret edeceğini açıkladı. Doğan, ziyaretin Kürt sorununun barışçıl ve demokratik çözümüne katkı sunacağını belirtti.
Doğan, çözülmeyen Kürt meselesinin Türkiye’ye büyük ekonomik kayıplar getirdiğini hatırlatarak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan maliyetin 2 trilyon dolar olduğunu açıklamıştı, bazı çalışmalar ise 4 trilyon dolara ulaştığını gösteriyor. Bu kayıplar, emekçilerin gece gündüz çalışarak ürettiği değerlerin heba olması anlamına geliyor” dedi.
Komisyonun Odak Noktası Demokrasi Olmalı
Doğan, Meclis’teki çözüm komisyonunun çalışmalarına dikkat çekerek, sürecin başarılı olabilmesi için demokratikleşme yolunda cesur adımların atılması gerektiğini söyledi. “Komisyonun odak noktası, Türkiye’nin demokrasi sorunlarının çözümüne yol açmak olmalı. Tüm kesimlerin sorumluluk ve ciddiyetle yaklaşması gerekiyor. DEM Parti olarak bu komisyonu ne kadar önemsediğimizi defalarca dile getirdik” ifadelerini kullandı.
Komisyonun başarılı olabilmesi için eski alışkanlıkların terk edilmesi gerektiğini vurgulayan Doğan, “İçinden geçtiğimiz sürece eski kodlarla yaklaşamayız. Geleneksel alışkanlıklarla yeni bir demokratik zemin inşa edilemez. Türkiye, kayyumcu zihniyet ve antidemokratik uygulamalar yerine, demokratikleşme yolunda yeni bir sayfa açmalı” dedi.
Öcalan’a Doğrudan Söz Hakkı
Doğan, Abdullah Öcalan’ın sürece doğrudan katkı sunmak istediğini vurguladı: “Sayın Öcalan, komisyona aktaracağı önemli mesajlar olduğunu söylüyor ve bunları aracılarla değil, doğrudan iletmek istiyor. Siyasi karar vericiler ve komisyon başkanı Sayın Kurtulmuş, gecikmeden Sayın Öcalan’la görüşme formülünü bulmak zorunda.”
Öcalan’ın İmralı’daki rolüne dikkat çeken Doğan, “Öcalan yalnızca PKK’nin değil, milyonlarca insanın lideri olarak kabul ediliyor. Ona yalnızca silahsızlanma için söz hakkı tanımak, hakikati görmezden gelmek olur” dedi.
Barış ve Demokratik Süreç İçin Somut Adımlar Gerekiyor
Doğan, sürecin devamlılığı için kritik soruların yanıtsız bırakıldığını belirtti: “Silahlarını yakıp imha edenler nasıl dönecek? Barış ve demokratik siyaset alanına nasıl katılacaklar? Bu sorular, Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, iktidar ve muhalefetin sorumluluğunda.”
1 Eylül’de on binlerce kişinin barış talebiyle sokağa çıktığını hatırlatan Doğan, Türkiye’de çözüm arayışının toplumsal zeminde destek gördüğünü ifade etti.
Suriye ve Ademi Merkeziyetçilik Vurgusu
Doğan, Türkiye’nin Suriye’deki Kürtlerle ilişkilerinin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, “Kuzeydoğu Suriye yönetimiyle görüşülmeli. Salih Müslim’in ‘çözüm için gerekirse Türkiye’ye koşarak gelirim’ mesajı doğru okunmalı. Hakan Fidan, bu tür açıklamalar yapmak yerine İlham Ahmed ile görüşmeli” dedi.
İktidarın ademi merkeziyetçilik kavramını “bağımsızlık talebi” gibi çarpıttığını ifade eden Doğan, bunun toplumu yanıltıcı ve gerilim üreten bir dil olduğunu belirtti.
Operasyon Tehlikesine Tepki
Suriye’ye yönelik olası askeri operasyon ihtimaline de değinen Doğan, “Kürtlerin kazanımlarını hedef alan operasyon akıl dışıdır. Masada olması gereken çözüm ve dostluktur, operasyon değil” dedi.
DEM Parti eş genel başkanlarının İmralı ziyareti için planlamaların tamamlandığını kaydeden Doğan, sürecin kalıcı barış ve demokratikleşme yolunda ilerlemesi için Öcalan’a söz hakkı tanınmasının önemine dikkat çekti.
Son güncellenme: 17:47:13