DSG Komutanı: 'Hayalim katılımcı, çoğulcu, demokratik ve sivil bir Suriye'

DSG Komutanı Ömer el-İdlibi, Kürt Peace Institute’a verdiği röportajda Suriye’nin geleceğine, DSG–geçiş hükümeti arasındaki entegrasyon görüşmelerine, Türkiye’nin politikalarına ve çoğulculuğun önemine dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. El-İdlibi, “Hayalim, tüm halkların kendini ait hissettiği demokratik bir Suriye’dir” dedi.

24 Kasım 2025 - 14:18
24 Kasım 2025 - 14:18
 0
DSG Komutanı: 'Hayalim katılımcı, çoğulcu, demokratik ve sivil bir Suriye'

Kurdish Peace Institute’a konuşan Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) bağlı Şimal Demokratik Tugayı Komutanı,  2011’de başlayan halk ayaklanmasının barışçıl olduğunu, rejimin şiddet kullanmasıyla birlikte birçok kişi gibi kendilerinin de silahlandığını söyledi.

İdlibi, radikal grupların 2013’ten itibaren Türkiye üzerinden İdlib’e giriş yaptığını, Nusra Cephesi’nin hem IŞİD’i gizlice desteklediğini hem de devrimci gruplara saldırdığını belirtti. Destek eksikliği nedeniyle gruplarının Afrin’e çekildiğini hatırlatan el-İdlibi, burada YPG/YPJ ve yerel halk tarafından karşılandıklarını söyledi: “Seküler, sivil bir devlet anlayışında buluştuk. 2015’te DSG’nin kurulduğunu ilan eden kişi de bendim.”

HTŞ’nin iktidara gelişi: “Askerî başarı değil, istihbarat anlaşmalarının ürünü”

İdlibi, bugün Şam’da geçiş hükümetini oluşturan Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) İdlib halkını temsil etmediğini, ideolojik olarak toplumun çeşitliliğiyle uyuşmadığını vurguladı.

HTŞ’nin başkente girmesini “sahadaki bir askeri zafer değil, uluslararası anlaşmaların sonucu” olarak nitelendiren DSG komutanı, şöyle konuştu:

“Bu ideoloji Suriye’ye uygulanamaz. ABD ve İngiltere’ye sormak gerek: Bu çeşitliliğe sahip ülkede siyasi İslam yönetimi mümkün mü? IŞİD’e karşı yıllarca savaşmış bizlere ödül bu mu olmalı?”

DSG–geçiş hükümeti entegrasyonu: “Bize ihtiyaçları var, garantiler şart”

Son haftalarda hızlanan entegrasyon görüşmelerine ilişkin konuşan el-İdlibi, sürecin ancak uluslararası garantilerle mümkün olacağını belirtti.

“Bize ihtiyaçları var. Biz onlara değil. ABD bize ‘entegrasyona gidin’ diyor, karşı değiliz ama garantiler şart. Bölgemize yabancı savaşçıların girmesine izin vermeyiz.”

İdlibi, entegrasyonun 10 Mart Anlaşması’nın esas alınması, terör örgütlerinin tasfiyesi, tüm halkların dahil olacağı yeni bir hükümet ve ortak askerî konsey kurulması şartlarıyla ilerlemesi gerektiğini söyledi. DSG’nin yeni Suriye ordusuna üç tugay ve üç bağımsız tümenle katılmayı planladığını da açıkladı.

ABD’nin rolü: “İlgi alanları var ama olumlu adımlar da görüyoruz”

ABD’nin Suriye dosyasındaki yaklaşımını değerlendiren komutan, her devletin kendi çıkarları olduğunu ancak Washington’dan gelen bazı işaretlerin olumlu olduğunu ifade etti:

“Şara’nın Mazlum Abdi ile anlaşması, terör gruplarıyla mücadeleyi kabul etmesi, öncül düzeyde yerelleşmeyi onaylaması… Bunlar bize belli bir güven veriyor. Önümüzdeki aylarda hızlanma bekliyorum.”

DSG’nin çoğulcu yapısı ve Türkiye’nin iddiaları

Türkiye’nin “DSG Kürt projesidir” yönündeki söylemini reddeden el-İdlibi, DSG’nin Suriye’nin tüm bileşenlerinden oluştuğunu vurguladı:

“Türkiye’nin sorunu DSG ile değil, silah taşıyan her Kürtle. DSG’de İdlib’den, Halep’ten, Şam’dan, Lazkiye’den insanlar var. Kürtler son 10 yılda organize yapılarıyla liderlik yeteneklerini kanıtladı.”

Mazlum Abdi’nin sadece Kürt olduğu için değil, liyakati nedeniyle genel komutan olduğunu söyleyen İdlibi, kendisinin bir Arap olarak DSG’nin kurucularından biri olduğunu hatırlattı.

Kürtlerin hakları ve geleceğin Suriye’si

İdlibi, Kürtlerin tarihsel olarak maruz kaldığı haksızlıkların giderilmesinin hem ahlaki hem de ulusal bir zorunluluk olduğunu belirtti:

“Suriyeli okullarda yabancı diller öğretiliyor ama Kürtçe öğretilmiyor. Bu adaletsizliktir. Kürt bireyi neden Arap ordusunda zorunlu hizmet yapmak zorunda olsun? Eğer ülkenin adı ‘Suriye Arap-Kürt Cumhuriyeti’ olsa ne eksilir?”

Suriye’de gerçek değişimin, yalnızca diktatörün değil Baasçı zihniyetin çökmesiyle mümkün olacağını söyleyen DSG komutanı sözlerini şöyle tamamladı:

“Hayalim katılımcı, çoğulcu, demokratik ve sivil bir Suriye. Kürtlerin ve tüm halkların kendini ait hissettiği bir ülke… Bugüne kadar Kürtler bu devlete ait olduklarını hiç hissetmediler. Bunu değiştirmeliyiz.”

 

Bu haber toplam 741 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 15:18:33