Esad rejiminin katliam arşivi ortaya çıkarıldı

Suriyeli eski bir albayın sakladığı bellek, Esad rejiminin işkence ve toplu katliamlarını gözler önüne serdi. Bellekte 134 bin belge ve 70 binden fazla fotoğraf var.

5 Aralık 2025 - 14:31
5 Aralık 2025 - 14:31
 0
Esad rejiminin katliam arşivi ortaya çıkarıldı

Suriye'de Esad rejiminin 2015-2024 yılları arasındaki işkence, katliam ve ağır insan hakları ihlallerini belgeleyen arşiv gün yüzüne çıktı.

Arşivin yer aldığı bellekte 134 bin döküman ve 70 bin fotoğraf kayıtlı. İçerikler, Beşar Esad liderliğindeki rejimin Suriye halkına yaşattığı zulmü gözler önüne seriyor, kanıt niteliği taşıyor.

Alman basın kuruluşu NDR, belleğin içeriklerine ulaştı ve bu bilgileri WDR, Süddeutsche Zeitung ve Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ) ile paylaştı.

Esad rejiminin suç dosyası olarak da adlandırılan bu arşiv basın kuruluşları tarafından "Şam Dosyası" başlığıyla yayımlanmaya başlandı.

Esad'ın katliam arşivini kim ortaya çıkarttı?

Beşar Esad Suriye'den kaçmadan ve rejim devrilmeden önce neredeyse tüm kamu kurumlarında belge ve dosyalar yakıldı, imha edildi.

Gündeme damgasını vuran belleğin imha edilmesini önleyen ve içeriğini basın kuruluşlarıyla paylaşan ise Suriyeli eski bir albay oldu.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan eski asker, Beşar Esad'ın Suriye'yi terk ettiği akşam ani bir kararla Şam'daki ofisindeki kasayı açtığını, içindeki belleği alıp kaçtığını, güvenli bir yere saklandığını anlatıyor.

İsminin açıklanmasını, Esad rejiminin yaptıklarını ifşa edenin kim olduğunun bilinmesini istemiyor. Yıllarca rejim için çalışmış olmasına rağmen kendisinin suçsuz olduğunu savunuyor.

Neden şimdi bu bilgilerin gün yüzüne çıkmasını istediğini, "İnsanların bilmesi gereken şeyler var. Hayatlarını kaybeden insanlar var ve aileler yakınlarının nerede olduğunu bilmek zorundalar” sözleriyle açıklıyor.

Numaralandırılmış cesetler

On binlerce belge arasında Suriye güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğü tahmin edilen 10 bin 212 Suriyelinin fotoğrafları var.

Her biri numaralandırılmış, numaralar çoğunluğunun cansız bedenlerinin üzerine yazılmış.

Örneğin bir ceset, metal bir yüzeyin üzerinde yatıyor. Bedeni zayıflamış, dişleri kırık, buzlu camı andıran bulanık gözleri hâlâ açık. Cesedinde 3 bin 659 numarası yazılı.

Tüyler ürperten fotoğraflar arasında yeni doğmuş bir bebek bile var. Onun minik bedenine de 2 bin 389 numarasını vermişler.

İşkencenin kanıtları

Bazı fotoğraflarda, bir deri bir kemik kalmış, üst üste yığılmış cesetler yer alıyor. Fotoğrafları çekilmiş tüm cesetlerin dörte üçü çok zayıf. Bu da Esad rejimi tarafından tutuklanan bu kişilere yeterince, hatta belki de hiç gıda verilmediğini gösteriyor.

Sabit diskteki veriler, Esad rejiminin binlerce kişiyi sistematik bir şekilde işkenceyle öldürdüğünü gözler önüne sererken, aynı zamanda güvenlik güçlerinin bunları özenle arşivlediğini de ortaya koyuyor.

Cesetlerin yarısından fazlasında yüz, baş veya boyunda yaralar, yanıklar ve kesikler var. Bazılarının vücudunun tamamında sigara yanıkları görülebiliyor.

Çok az sayıda fotoğrafta cesedin kime ait olduğu bilgisi yer alıyor. Ama bu fotoğraf arşivi, bir çok ailenin yıllardır haber alamadıkları yakınlarının, aile fertlerinin, ölenler arasında olup olmadığını teşhis etmelerini sağlayabilir.

Muhalif Mazen Hamada da Esad'ın arşivinde

Ünlü muhalif Mazen Hamada, uzun yıllar boyunca Avrupa'da sürgünde yaşamış, 2020 yılında Suriye'ye dönmüştü.

Ailesi, uçaktan iner inmez Şam'da tutuklanan Hamada'dan Esad rejimi devrilene kadar haber alamamıştı.

Hamada'nın cesedi, Esad rejimi devrildikten sonra Harasta Askeri Hastanesi'nin soğuk hava deposunda bulunmuştu. Ama ailesi, Hamada'nın tam olarak ne zaman ve hangi koşullarda hayatını kaybettiğini öğrenememişti.

Ortaya çıkan sabit bellek, bu sorulara yanıt veriyor çünkü diskte Hamada'nın da cesedinin fotoğrafı yer alıyor.

Fotoğrafta üstünde mahkûm kıyafeti, bileklerinde kelepçe izleri olan Hamada'nın cansız bedeni, mermer zeminde yatıyor. Çıplak ayakları morarmış, üstüne "1174/K" yazılmış.

Fotoğraf, Esad rejimi devrildikten sonra cesedinin bulunduğu askeri hastanenin kilerinde, Esad ordusu mensubu bir asker tarafından çekilmiş.

Fotoğraf bir acı gerçeği daha ortaya koyuyor. Hamada, bir kaç hafta daha dayanabilseydi yıllarca mücadele ettiği Esad'ın diktatörlüğünün yıkıldığına tanıklık edecekti. Çünkü bellekteki fotoğraf, 28 Eylül 2024 tarihinde çekilmiş.

Başsavcılık sabit diski inceliyor

Belgeler ve fotoğraflar sadece kurbanların teşhis edilmesini değil faillerin de tespit edilmesini sağlayabilir.

Çünkü kurbanların kim ve hangi kurum tarafından tutuklandıkları, fotoğrafların çekildiği tarih ve kimler tarafından çekildiği bilgisi de sabit diskte mevcut.

Belleğin Federal Başsavcılığının da elinde olduğu bilgisini paylaşan Alman basın kuruluşları, Federal Başsavcı Jens Rommel'ın şu açıklamasını yayımladı:

"Suriye ile ilgili elimizde bulunan fotoğraflar, bireylerin tanıklıklarını tamamlıyor. Bu fotoğraflar, bireylerin yaşadıklarını herkesin görebileceği ve dolayısıyla objektif bir şekilde değerlendirebileceği şekilde açık bir şekilde ortaya koyuyor."

Bu suçları işleyen Esad rejimi mensupları hakkında Almanya'da dava açılabilir. Başsavcılık incelemelerin sürdüğünü duyurdu.

 

Bu haber toplam 1 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 14:31:03