Rus Büyükelçi ve Soçi Kongresi katılımcılarından Aleksandr Aksenenok, Suriye için ‘denetlebilir yerellik’ formülünü önerdi. Yönetimsel ve kültürel otonomi vurgusu yapan Rus diplomata göre Şam yönetiminin 107 sayılı kararnamesi bu değişime olanak sağlayacak.
Rusya Dış İlişkiler Konseyi’ne yazan Aksenenok, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın ülkede tam hakimiyet kurmak istediğini ancak bunun gerçekle uyuşmadığını iddia etti. Aksenenok, “Böyle bir yaklaşım Rusya’yı, ABD, İsrail ve muhtemelen Türkiye ile çatışmaya sokar” diye yazdı. “Kazanan her şeyi alır ilkesi gerçekçi gözükmüyor” diyen Aksenenok, ülke için şimdiden yerel yönetim organları oluştuğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yıllarca süren uzun savaştan sonra eski merkezi sisteme dönüş mümkün gözükmüyor. Merkezi olmayan modeller şimdiden oluştu. Eğer anlaşmaya varılırsa muhalafetin kontrolündeki bölgelerde kurulan öz yönetim kurumları ulusal birleşmenin tabanını oluşturabilir.”
Suriye’de tarafların toprak bütünlüğünün korunması konusunda uzlaştıklarını belirten Rus Büyükelçi, federasyon taleplerinin uygulanabilir olmadığını da vurguladı. Irak ve Yemen’deki federal yapıya atıf yapan Aksenenok “Suriye için en iyi seçim etnik azınlıkların taleplerini karşılırken aynı zamanda bölünmesini engelleyecek önlemleri garanti eden yönetimsel ve kültürel otonomidir” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın Ortadoğu ve Afrika’daki elçiliklerinde uzun yıllar görev yapmış Aleksandr Aksenenok, 107 sayılı Suriye Başkanlık Kararnamesi’nin ülkedeki değişime olanak sağlayacağını ileri sürdü. Aksenenok, bu kapsamda şunları kaydetti:
“Suriye muhalefetinin Rus yetkililerle resmi olmayan tartışmalarda işaret ettiği gibi ‘üniter desantralize’ sistem noktasında taraflar anlaşmaya varabilir. Muhalefet, müzakerelere 23 Ağustos 2011 yılında devreye sokulan 107 sayılı Başkanlık Kararnamesi’nin temel olabileceğini söylüyor. Bu kararname ile yerel otoritelere çeşitli seviyelerde yetki veriyor ki bu otoriteler, seçilmişler ve kısmen tayin edilmişlerden oluşur. Bununla birlikte, yerel otoriteler başkanlık tarafından atanan valilerin ve aynı zamanda başbakanın başkanlığındaki Yerel Yönetim Yüksek Kurulu’nun denetimine tabi oluyor. Bu hükümet sisteminde tavizler elbette muhtemeldir. Bu tüm Suriye tarihinin parlamenter sistemindeki tüm iniş ve çıkışları da dahil olmak üzere anayasal gelişimini analiz etmeyi gerekli kılar.”
Rusya’nın çözüm olarak düşündüğü plan
Rusya’nın deneyimli diplomatı Aleksandr Aksenenok’tan daha önce de Moskova ‘yönetimsel ve kültürel otonomi’ teklifini tartışmaya açmıştı. Astana görüşmelerinde Rus heyetin anayasa taslağı dağıtması üzerine muhalefet toplantıyı yarıda kesmiş, teklif Suriye tarafınca da eleştirilmişti. Rus yetkililer yaptığı açıklamalarda taslağın ‘tavsiye’ niteleği taşıdığını açıklamışlardı.
Öte yandan Suriye hükümeti ile Kuzey Suriye Konseyi arasındaki temaslarda anayasadaki yerel yönetimleri kapsayan 130. ve 131. maddenin gündeme geldiği öğrenilmişti.