Bazı şeyleri yazmadan önce insan kafasını ne kadar patlatsa da gerçek sonuca ulaşamıyor. Bundan dolayı bazen yazmak aslında cevap aramakla aynı mânâya çıkabiliyor. Birçok yazı, aslında aydınlatma yada sende olanı karşı tarafa aktarma gibidir. Ama işin özünde alışverişin en samimi hallerinden biridir. Özellikle internet dünyasında yazmak çok farklı bir keyif. Bir bakıyorsunuz beyefendinin biri yazıyı okumadan güm diye yorum yazmış. Birde kızmış vay sizi alçaklar diye tüttürmüş. Bazen tebrik eden notlarda gelmiyor değil. Ama anlatmak istediğim fikir alışverişlerinin bizler açısından ne kadar gerekli olduğudur. Çünkü birçok noktada birbirimize sosyal dünyada bile tahammül edemediğimizi, hatta elimizden gelse idam edeceğimizi biliyoruz. Hatta bazıları yemiyor içmiyor sanal dünya idamı olan hackleme yolunda master yapıyor, seri idamlara imza atıyorlar. Bu da çok acıdır ki bizleri tamamıyla uçlaştırıyor, bizi bizden koparıyorlar.
Bugün Güney Kürdistan\'da bazı şeyler ciddi anlamda, Rojava devrimine karşı siyasi ve ajitetiv anti propaganda ile halkımızı tepkisel itişmelere yönlendirmektedir. Birey olarak beni derinden üzen bu durumun ileride nelere yol açabileceğini görmekte ve buna karşı halkımızın öncü kadrolarından dikkatli olmayı istemeyi kendime görev addediyorum. Güney Kürdistan devrimi büyük badireler atlatarak ayakta kalmaya çalışmış, binbir fedakârlık ve azap ile bugünlere gelmiş, özellikle Melle Mustafa Barzani ve önder kadroları ile sağlam bir hamurdan yoğrulmuş büyük bir devrimdir. Bu devrim büyük kazanımlarının yanısıra birçok eksikliği de gözden kaçırmış ve bugünün Kürdistan\'ında hali hazırda eskinin hatalarını telafi etmeye çalışan, bir ton sorun yığınını da bugünkü hükümete ve nesile devretmiştir. Kısacası doksanlardan sonra yarı bağımsızlık durumuna geçmiş olan güney Kürdistan, 2003 Amerika müdahalesine kadar binlerce doğru ve yanlış karara imza atmıştır. Bunları teraziye koymak niyetinde değilim, burada maksadım bir noktaya dikkat çekmektir. Yeni yeni bir sistem oluşturmaya çalışan o günün güney Kürdistan yönetimi doğru kararların yanında, öğrenme yolunda hatalarda bulunmuştur. Bu doğanın tabiatında olan bir durumdur. İnsan da hayatında bir çok şeyi hatalarından ders alarak, öğrenerek yapmaktadır. Tabiî yönetim kadrosu bu kadar lüks hatalar yapıp öğreniyorum deme lüksüne sahip olmamakla birlikte, belli hatalar yapma durumları da vardır. Çünkü bir devlet yönetmek, yada bir hükümet oluşturmak savaşmakla aynı şey değildir. Eğitim sisteminden, Asayiş ve istihbaratına, sağlık hizmetinden lojistiğine onlarca ince ayrıntıyı içinde barındıran çok çetrefilli bir durumdur. Bunları başka ülkelerin geçmişlerinde de görebiliriz. Hepsi zaman isteyen, oturması yılları bulan sistemsel ve bilimsel çalışma alanlarıdır. Bunlar için kadroların yetiştirilmesi bu kadroların yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanması hepsi zaman, bilgi, para ve irade isteyen olgulardır.
Şimdi bunları neden dedim oraya geleyim. İki gün önce bir peşmerge arkadaşım ile sohbet ederken bir anda fevri bir çıkış ile YPG\'yi yerden yere vurmaya başladı arkadaşım. Bu genç ve değerli arkadaşım güney Kürdistan\'lı olup son bir yıl içinde peşmerge olmuş, çok tecrübeli varsayılamayacak ama Kürdistan toprağına bağlı bir civan.
Neyine kızıyorsun YPG\'nin diye soru verdim gafilce.
Benim civan dostum başladı anlatmaya...
Heval yanımızda Rojava\'dan gelen peşmergeler var bunların bir kısmı daha önce YPG\'de savaşçılık yapmış kişiler onlara maaşları verilmiyor bedava savaştırılıyorlar, Rojava\'dan ayrılarak göç eden insanların evlerine el koyuluyor, geçen bir peşmergemiz bizden ayrıldı Rojava\'ya ailesine gitmek istedi infaz edilmiş sınırda, YPG Esad rejimi ile yakın Dost, kazandıkları yerleri Esad rejimine devrediyorlar yada onlarla anlaşmalı yönetiyorlar, YPG devlet istemiyor kanton istiyor gibi net hatırladığım bu eleştirileri dile getirdi civan arkadaşım. Tabiî bu genç arkadaşı can kulağı ile dinledim, anlamaya çalıştım. Üzüldüm de tâbiki....
Ama dilim döndüğünce cevap olmaya da çalıştım mesela bunlardan bazılarını sizler ile de paylaşmak isterim...
Hevalim sana bir şey soracağım, baban peşmergelik yaptı mı?
Tâbiki yaptı, babamda amcamda eski peşmergelerdir, dedem de eski peşmergedir.
Peki maaşları var mıydı ? Ne kadardı maaş o zamanlar ?
Babam para için savaşmadı heval o zamanlar ülke sevgisi vardı.
Hevalim senin baban bedava karın tokluğuna yıllarca dağlarda kalmış, bedel ödemiş savaşmış, hatta deden bile bu yolda parasız, aç susuz savaşmış, çünkü elde avuçta bir şey yoktu, bölgesel hükümet yoktu, Saddam zulmü vardı, birde ülke aşkı. Bugün olan kaynaklar yoktu ve onlar bedavadan savaştılar sen neden babanın bedava onurluca dağlarda savaşmasıyla gurur duyuyorsun da başkası bunu isteyince kızıyorsun ???
Suskun genç arkadaşım....
Döneminde büyük komutan Melle Mustafa Barzani, Saddam ile görüşmemiş midir ? Yada Bugün bölgesel Kürdistan Hükümetinin Başkanı olan Mesud Barzani görüşmeler yapmamış mıdır ? Tâbiki yapılmıştır, çünkü savaştığın güçler ile savaşmanın amacı onları masaya oturtmak için doğru ve güçlü olduğun anı yakalayıp diplomasi kapısını açmak içindir. Bu görüşmeler genel kazanımlar içeriyorsa neden kızıyorsun ki ?
Yada zamanında güneyde yanlışlıkla insanlar, yanlış savaşlara girmemiş midir? Girmişlerdir zamanın koşulları ne yazık ki buna sebep olmuştur. Yada evlerinden kaçmak zorunda kalan, yada BAAS’a çalışanlar Kürdistan\'dan gittiklerinde hainde olsalar hatta bazıları Saddam\'ın müsteşarları dâhi olsalar o evleri geri alınca iyi bir şey mi oldu? Savaşan peşmergenin oğlu okula gidemedi eve bakmak için çalıştı, ihanetçi baas\'çının oğlu kızı Avrupalarda okudu, ülke kuruldu hainin oğlu kızı kadrosal boşluktan müsteşar oldu dokunmadı mı sana! Bırakalım evleri halka verilsin, ülkesinden kaçmış adam evi napacak, bırak içinde başkaları uyusun....
Sustu benim civan arkadaşım...
Çünkü hakaret etmedik, yalan atmadık iftira ile süslemedik sözlerimizi....
O zaman olanlar bugünde oluyor ama birbirine destek olmak yok.... İllahi birbirini taşlayan, bir halk ama bin kafa olacak. Bir medya grubu inat etmiş Rojava şöyle Rojava böyle yırtınıyor... Başka bir medya grubu güney Kürdistan şöyle, peşmerge böyle...
Utanmazca halkı birbirinden koparan saçma sapan propaganda savaşları ile bir milletin bölünmesine zemin hazırlıyorlar.... İşte, aslında hiçbir önderin istemeyeceği şeyler içimize inceden giriyor ve bizleri dağıtıyor....
Buna küçük bir örnek vereceğim ki halkımız artık parti ve örgütlerine durdurun şu saçmalığı diyebilsinler. Güney Kürdistan\'ın Duhok şehrinde yaşayan kıymetli bir sanatçı dostum geçen hafta, ülkesini terk etmek zorunda kalan halkımız için bir klip yapmak istedi. Klibin senaryosunda aşk ve ülke sevdasını betimlemek isteyen kıymetli dostum bir düşünce ile gerillanın sevdiğini bırakıp dağa çıkışını, bunun yanında bir peşmergenin ailesini ve sevdiklerini bırakıp görev yerine savaşa gidişini, Rojavalı bir genci sevdiğini bırakıp Avrupa yolunda Ege denizinde Ölüme yürüyüşünü klipte yer etmek istedi.
Ammavelâkin bakın neler oldu, telefon ile klibini yayınlaması için irtibata geçtiği bazı televizyon kanalları eğer içinde peşmerge varsa biz yayınlayamayız dediler, bazı başka televizyon kanalları ise içinde Gerilla var ise biz yayınlayamayız dediler....
Benim kıymetli yurtsever dostum hâliyle deliye döndü...
Aldı güzelim klibi aşk klibi yaptı, bir kadın bir erkek vedalaştılar biraz hüzün biraz geyik, oldu mu size full devrimci sanatsal çalışma !!!
İşte dostlar biz bize yaramazsak, biz bize toprak atarız.....
Medyamızın ruhuna el Fâtiha....
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
