İyiki Kürdistan’da Kosret Resul gibileri var. Daha başkaları da var, biliyorum. Ama Kürdistan’ı o doyamadıkları yeşil dolarlara kurban etmek isteyen birçok bahtsız da var, onları da biliyorum.
Peşmergeyi unutan, peşmerge olduğu günleri hatırlamayan, bir asra yakın, özgür olması için kanlarını Kürdistan topraklarına serpiştiren ismi hatırlanmayan, meçhul peşmergenin kanlarına, anılarına, canlarına ve özgürlüğü için savaştıkları hayallerindeki bağımsız Kürdistan ideallerine saygı duymayan, yeşil dolarların peşine düşen, koltuk sevdalıları, koltuk hastaları, gelinen noktada düşmanlarının ellerine kına yakarcasına, onları sevindirmek için ellerinden geldiğince uğraşmaktadırlar.
Yirmi birinci yüzyılın ilk çeyreğinde, dünyanın geldiği bu noktada, Kürd’lerin ellerine geçen bağımsızlık şansını yok edebilmek için düşmanlarıyla el ele vermiş, yakalanmış şansı yok edebilmek için uğraşmaktadırlar. Uğraşın beyler, uğraşın. Kürd’ün eline geçmiş bağımsızlık fırsatını yok edebilmek için uğraşın. Çevrenizdeki düşmanlarınızdan akıl alın, fikir alın. Onlar yok olmanız için ne gerekiyorsa o konuda size yardımcı olurlar.
Dikkat edin! Türkiye’de, Suriye’de, Irak’ta ve İran’da birileri Kürd’lerin devlet sahibi olmaması için var güçleri ile uğraşmakta, engellemek için düşmanları ile beraber çalışmaktadırlar. Zavallılar, çevrelerindeki düşmanlarını tanımayanlar, kuzey kutbunda karşı çıkacak emperyalist arayanlar, Filistin devletinin, kuzey kıbrıs Türk Cumhuriyetinin devlet olma hakkı için yardımcı olacaklarını parti proğramlarına koyanlar…. . İran’ın, Türkiye’nin, Suriye’nin, Irak’ın devlet olduğunu görmek istemeyenler, bu noktada körleri oynayanların tek derdi “Kürd’lere devlet gerekmiyor, devlet olmaması için çalışmak” söylemleri ile Kürd’leri körleştirmek için ellerinden ne geliyorsa, efendilerine yaranmak için esirgemiyorlar.
Kürd tarihi bu düşüncede olanları da kara sayfalarına yazacaktır. Bundan şüphem yoktur. Nasıl ki birinci dünya harbi sonunda ele geçen fırsatı tepen hainleri yazdı ise, şüphesiz yirmi birinci yüzyılın ilk çeyreğinde ele geçen fırsatı tepelemeye çalışanları da, tarih kirli sayfalarına yazmayı unutmayacaktır.
Tarih onları unutmayacak, Kürd’ler de onları ve yaşadıklarını unutmamalıdır. Koçgiri, Dersim, Şeyh Sait, Zilan, Sason, Ağrı, Halepçe, Enfal, Şengal, Kobanè, Lice, Silvan, Gever, Şemzinan, Silopi, Cizre, Nusaybin, Diyarbakir ve son otuz yıldır sürdürülen gerilla ve peşmerge’nin fedekarlığını unutanlar, saygı göstermeyenler, layık olmayanlar, menfaatleri için onları unutanlar, şunu iyi bilsinler onlar sizi unutmayacak ve mahşerde yakalarınıza yapışacaklar.
Şırnak’ta öldürülüp, zırhlı aracın arkasına bağlanarak çekilen Kürd genci, ağzından ip geçirilerek aracın arkasından çekilen genç gerilla, Varto’da öldürüldükten sonra çırıl çıplak soyularak cesedi üzerinde fotoğraf çekilen genç kadın Kürd gerillası, Bagok’ta kimyasal silahlarla cesetleri kömür deryasına dönüştürülen 18-20 yaşlarındaki gencecik Kürd çocukları sizleri unutmayacak ve elleri yakalarınızda olacaktır. Ülkelerinden sürgün edilenler, vatanlarını terk ederek sürgünlerde perişan olanlar, evleri, barkları başlarına yıkılanlar sizleri, ihanet içinde olanları unutmayacak.
Güney Kürdistan’daki Kürd’ler, Suriyedeki Kürd’ler, Türkiye’deki Kürd’ler başkaları için çalışmaktan, başkaları için ölmekten vazgeçin. Kutuplarda emperyalist aramanıza gerek yok . Emperyalistlerinizle beraber yaşamaktasınız, hem de iç içe. Emperyalistleriniz ense kökünüze çöreklenmiş, onları görmemekte inat etmektesiniz. Bu inadın, bu körlüğün kimseye faydası olmayacak, ellerinize geçen fırsatı ve fırsatları tepeceksiniz.
İyiki Kosret Resul gibileri, iyiki Mesud Barzani gibileri, iyiki geleceğini görebilen, geçmişini unutmayan Kürd’ler ve Kürd liderleri var.
Bu umutla yaşamak, gelecek günlerimizin aydınlık ve zaferini halkımızın yaşayacağı inancı bütün Kürd’leri sevindirmektedir.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
