Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un Diyarbakır ziyaretinde neler yaşandı?

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı ve Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu Başkanı Numan Kurtulmuş, dün yoğun bir program kapsamında Diyarbakır'daydı.

18 Ekim 2025 - 17:29
18 Ekim 2025 - 17:29
 0
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un Diyarbakır ziyaretinde neler yaşandı?

Ziyaretle birlikte Kurtulmuş, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ni 26 yıl sonra ziyaret eden ilk meclis başkanı oldu.

Diyabakır'da 450'yi aşkın Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisiyle bir araya geldi

Kurtulmuş'a AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Sait Yaz, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, AK Parti Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül ve Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Bülent Kaya da eşlik etti.

Dört siyasetçi de TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Demokrasi ve Kardeşlik Komisyonu'nda yer alıyor.

Ancak bunun resmi bir komisyon ziyareti olmadığının altı çizildi.

Yine de Diyarbakırlılar Kurtulmuş'un ziyaretini, komisyon ziyareti gibi karşıladılar. Sürece ilişkin taleplerini ve endişelerini dile getirdiler.

"Sürecin samimiyetinin Demirtaş'ın tahliye edilmesinden geçtiğini" savundular.

Numan Kurtulmuş'un Diyarbakır ziyaretinde birçok önemli an da yaşandı.

Dicle Üniversitesi Akademik yılı açılış programında Kürtçe için "Ana sütü gibi helaldir" dedi.

Daha sonra Türkiye'de kardeşliğe ve esenliğe katkısı olacağına inandığı kısa bir Kürtçe şiir okudu.

Üniversite'de sürece ilişkin söylediği "Bu sefer ya biz başaracağız ya emperyalistler başaracak. Mutlaka başaracağız" açıklamasını, STK'larla buluşmasında da yineledi.

"İkinci Harem-i Şerif" olarak tanımlanan Ulu Cami'de milletvekilleriyle birlikte Cuma Namazı kılan Meclis Başkanı, burada birçok Diyarbakırlı'yı dinledi.

Kurtulmuş'tan iş isteyenler de oldu, öldürülen engelli oğlunun katillerinin neden salıverildiğinin hesabını sormak isteyen de....

Ama hem cami bahçesinde hem cami önündeki çay-simit molasında siyasetçilere en çok sorulan soru "Süreç varsa neden Demirtaş hala tutuklu?" oldu.

TV kameraları önünde Numan Kurtulmuş'a seslenen bir Diyarbakırlı, "Halk olarak size inanmamızı istiyorsanız, bu sürecin sağlıklı bir biçimde sonuca varmasını istiyorsanız, ilk başta Selahattin Demirtaş'ın özgürlüğüne kavuşması lazım" dedi.

Bu sırada kalabalığın için bir genç "Ya Yasin Börü meselesi ne olacak!" diyerek tepki gösterdi.

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ayağa kalkarak ortamı sakinleştirmeye çalıştı.

Onlardan sonra söz alan orta yaşlı bir adam ise "Ulu Camii podyuma dönmüş" diyerek camiye gelen ziyaretçilerin giyim kuşamına dikkat etmesi için güvenlik desteği istedi.

Kalabalığı izleyen Mustafa Yoldaş adındaki genç ise, Kurtulmuş'un bölgenin dinamiklerini bilen, en yetkili isimlerden olduğuna inandığını söylüyor.

BBC Türkçe'ye konuşan Yoldaş'a göre bu ziyaret önemli.

Her ne kadar mevcut hiçbir partinin fikirlerini temsil etmediğini söylese de, Türkiye'nin bu sefer barışa daha yakın olduğuna inandığını belirtiyor.

"Bu bölge artık kan gözyaşından bıktı, artık ne Kürtlerden ne Türklerden hiçbir vatandaşımız ölmesin. Kürtlerin var olduğunu, meşru haklarının olduğunu bilmelerini de istiyoruz" diyor.

Meydan çok kalabalık ve Kurtulmuş'a ulaşmaya çalışırken zorlanan Diyarbakırlı adam, "Keşke de bir hoparlörle gelseydim" diyerek tepki gösteriyor.

Kalabalığın arkasından bakan ileri yaşlardaki bir adam, "Barışın olmasını herkes çok istiyor" dediğinde hemen yanında duran genç adam, "Bence herkes istemiyor" sözleriyle yanıt veriyor.

Neden böyle düşündüğü sorusuna, ''Madem barış var, Demirtaş'ı neden bırakmadılar?'' diye yanıt veriyor.

Ona göre Kürt siyasetçinin tahliyesine engel olanlar "süreç karşıtları".

İleri yaşlı bir adam da, Abdülhamit Gül'ün kolunu tutuyor ve "Buralıyım ama benim dedem Çanakkale'de şehit oldu, bizim tek bir isteğimiz var, o da barış olsun" diyor.

Gül, gülümseyerek uzaklaşıyor. Onları izleyen ve sürece inanmayan bir başka adam da "Barış, marış yok, hepsi plandır" diyerek tepki gösteriyor.

Ona göre de barışın ve sürecin selameti "Demirtaş'ın özgür olmasından" geçiyor.

450'yi aşkın STK temsilcisinin katıldığı Diyarbakır STK buluşmasına ilgi oldukça yüksekti.

Kentteki STK'ların 16'sı komisyon karşısında da konuşma fırsatı bulmuştu.

Bu sefer katılım çok geniş yelpazeden olsa da toplantının formatına tepki gösterip ayrılanlar da oldu.

Hem Barış Anneleri'nin hem de Diyarbakır Anneleri'nin olduğu salonda STK'lar bölünmüş bir biçimde oturuyordu.

Programda konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak Küçük, Mardin ve Van Büyükşehir belediyeleri ile birlikte 11 belediyenin kayyumlar tarafından yönetildiğini hatırlattı.

Bucak Küçük, geçiş sürecinde "en önemli barış ve demokrasi hamlelerinden birinin" "kayyum sisteminin bir daha Türkiye yerel yönetimler sisteminde yer bulmayacağı şekilde ortadan kaldırılması" olduğunu söyledi.

Numan Kurtulmuş ise konuşmasında süreçle ilgili açıklamalar yaptı.

Bu zor sürecin başarılı olmasının altın anahtarının "Kürdün hukukunu onurunu, Türk'ün de gururunu koruyabilmekten" geçtiğini söyledi.

Türkiye'nin 50 yılına mal olan silahlı çatışma ve terörün on binlerce insanı hayatından koparttığını söyleyen Kurtulmuş, maddi zararın da 2 trilyon doları aştığını kaydetti.

Dünyadaki çatışma çözüm örneklerini incelediklerinde, çatışmanın yaşandığı ülkelerde altı-yedi yılda varılan noktaya Türkiye'nin bir yılda ulaştığını savundu.

"Geçmişin acıları üzerinden yeni tartışma alanları oluşturmayacağız" diyen Kurtulmuş, acıları yarıştırmak yerine başkalarının acısını anlayabilmenin önemine vurgu yaptı.

Herkesin kullandığı dile dikkat etmek zorunda olduğunu söyleyen Kurtulmuş, "Türkiye 86 milyonun hepsini kapsayan bir büyük çatının adıdır, dolayısıyla sözümüzü sadece kendi siyasal alanımıza değil Türkiye'nin bütününe söyleyeceğiz" dedi.

Numan Kurtulmuş, sözü STK temsilcilerine verdi.

Kuruluşlar tarafından sürecin başarıya ulaşmasıyla Türkiye'nin hem kendi barışını hem de bölge barışını sağlayacağı ifade edildi.

"Kürt meselesinin asıl nedenleri ortadan kalkmadıkça negatif barış sürecinin pozitif barış sürecine evrilmesinin zor olduğu" ifade edildi.

STK'ların talepleri arasında kayyum uygulamasının son bulması ve 86 milyon nüfusun eşit yurttaşlık temelinde tanımlandığı yeni bir anayasanın yapılması gibi geniş konular vardı.

 

Bu haber toplam 805 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 19:30:16