İran-İsrail Savaşı: Ufukta Barış mı Görünüyor, Yoksa Daha Büyük Bir Fırtına mı?

ABD destekli İsrail hava saldırıları, İran’ı rejim değişikliği değil ama daha agresif savunma politikalarına yöneltiyor. Körfez ülkeleri ise artan baskı altında İsrail ile normalleşmeyi sorgularken, bölge diplomasiden çok uzun süreli istikrarsızlıkla karşı karşıya.

29 Temmuz 2025 - 22:47
29 Temmuz 2025 - 22:47
 0
İran-İsrail Savaşı: Ufukta Barış mı Görünüyor, Yoksa Daha Büyük Bir Fırtına mı?

Mecelle'de Robert Ford imzasıyla İsrail-İran savaşının seyri ve yakın gelecekteki olası gelişmelerin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.Kısa vadede kalıcı bir barışın mümkün olmadığına dikkat çekilen analizde şu görüşlere yer veriliyor:

Tahran, Tel Aviv ve Washington üçgeninde yükselen gerilim, Orta Doğu'yu daha derin ve kalıcı bir çatışma ortamına sürüklüyor. İsrail’in İran’a yönelik geniş çaplı hava operasyonları ve ABD’nin açık desteğiyle ilerleyen bu süreç, bölgesel dengeleri olduğu kadar küresel güvenlik mimarisini de etkiliyor.

ABD Desteği: Şartlı Güç Gösterisi

Donald Trump yönetimi, İran’a karşı sert mesajlar veriyor olsa da, kara harekâtına sıcak bakmadığı açık. Trump’ın stratejisi daha çok İran’ı müzakerelere zorlamak ve bu süreçte hava saldırılarına ve ekonomik yaptırımlara ağırlık vermek üzerine kurulu.

Ancak bu yaklaşımın, İran’ın nükleer ve balistik füze programlarını tamamen ortadan kaldırması beklenmiyor. Aksine, Kuzey Kore örneğini takip eden Tahran yönetimi, nükleer silahın rejimi korumanın tek yolu olduğu fikrine daha fazla sarılabilir.

İran Rejimi Yıkılır mı?

Analize göre, rejim değişikliği için sadece hava saldırılarının yeterli olmayacağı vurgulanıyor. Ne güçlü bir iç muhalefet, ne de halkın etrafında birleşeceği bir lider adayı bulunuyor.
2011 Libya ve 2024 Suriye senaryolarının İran’da tekrarlanması beklenmiyor. Sonuçta, rejim yıkılmadan ama daha da sertleşmiş bir yapıyla ayakta kalabilir.

İsrail: Askerî Üstünlük, Fakat Sınırlı Etki

İsrail, Amerikan savunma sistemleriyle desteklenen kapsamlı saldırılarda büyük başarılar elde etti. Ancak özellikle Fordo’daki yer altı nükleer tesisini imha edememesi, İsrail'in askeri kapasitesinin sınırlarını ortaya koydu.

İsrail’in, bu süreçte Batı Şeria’daki ilhak politikalarını hızlandırması ve Filistinlilere yönelik baskıları artırması da dikkat çekiyor.

Körfez Ülkeleri: Zor Seçimler ve Dengeler

Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt ve Umman gibi Körfez ülkeleri, çatışmaların gölgesinde kalırken bir yandan da İsrail’le normalleşme (İbrahim Anlaşmaları) baskısıyla karşı karşıya.
Ancak İsrail’in Filistin politikasındaki sertliği, bu ülkelerin açık normalleşmeden kaçınmasına neden olabilir.
Ayrıca Körfez ülkeleri, Çin ve Rusya ile ilişkilerini derinleştirerek ABD’ye bağımlılığı azaltma stratejisine yönelebilir.

Gelecek Belirsiz: Diplomasi mi, Devam Eden Savaş mı?

Analiz, kısa vadede kalıcı bir barışın mümkün olmadığını öngörüyor. Trump’ın İran’ı müzakereye zorlaması bile karşılıklı güvensizlik yüzünden başarısız olabilir.
Bölge ülkeleri ise yatırım ortamlarını koruyabilmek için savaşın sona ermesini istiyor. Ancak İran’a yönelik saldırıların devam etmesi, Orta Doğu’yu küresel yatırımlar için daha da riskli bir bölge haline getirebilir.

Bu haber toplam 1349 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 05:03:58