ABD Dışişleri Bakanı Rubio: İran İzole, Rusya Son Şansında, Çin Dengelendi
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Trump yönetiminin dış politika stratejisini detaylandırarak İran’a karşı sert bir duruş, Hamas ile çatışmanın sona erdirilmesi için net bir yol haritası ve Rusya’ya barış bulması için verilen son tarihi açıkladı; ayrıca Başkan Trump’ın uluslararası müzakerelerde “nihai kapatıcı” rolünü vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Fox News'te "My View"da Lara Trump ile yaptığı röportajda, Trump yönetiminin dış politika stratejisini detaylandırdı. İran’a karşı sert bir tutum, Hamas ile çatışmayı sona erdirme yol haritası ve Rusya’ya barış bulması için verilen son tarih gibi başlıkları ele aldı. Ayrıca, Başkan Donald J. Trump’ı uluslararası müzakerelerde “nihai kapatıcı” olarak nitelendirdi.
Rubio, ABD’nin son askeri operasyonunun Çin, Rusya ve Kuzey Kore gibi ülkelerin İran’a destek konusundaki tutumlarını daha temkinli hale getirdiğini söyledi.
“Bence Çin, Rusya ve diğerleri, hatta Kuzey Kore bile, özellikle bizim B-2 uçaklarımız dünyanın öbür ucuna gidip operasyon yapıp kimse fark etmeden döndükten sonra İran’a destek konusunda biraz daha dikkatli davranmaya başladılar,” dedi. Bu operasyonun Amerikan askeri gücünün güçlü bir hatırlatıcısı olduğunu vurguladı.
Rubio’ya göre, İran’ın müttefiklerinden yardım istediği son çatışmada “hepsi bir şekilde çekindi ve bu işe bulaşmak istemediklerini söylediler.” Fox News’e verdiği demeçte bunun sebebini, “Başkan Trump’ın onlara ABD’nin dünyadaki en olağanüstü askeri güce sahip olduğunu hatırlatması” olarak açıkladı.
Çin ile İran arasındaki ekonomik ilişkiye de değinen Rubio, Çin’in “çok fazla yaptırımlı petrol satın aldığını ve geçmişte İran’a bazı savunma malzemeleri sağladığını” belirtti.
Hamas’ın Elinde Tutulan Rehineler
Hamas’ın elinde bulunan tüm Amerikan rehinelerin serbest bırakıldığını doğrulayan Rubio, Gazze’deki çatışmaya dair “çok basit bir çözüm” önerisini paylaştı:
“Tüm rehineleri serbest bırakın, silahlarınızı bırakın, Hamas için savaş sona erer,” dedi. Müzakereci Steve Witkoff’un haftalardır gece gündüz bu konu üzerinde çalıştığını övdü.
Rubio, devam eden müzakerelerden umutlu olduklarını belirterek, “her an en az yarısı ve ölümler de dahil olmak üzere rehinelerin serbest bırakılacağı bir ateşkes anlaşması olacağını” söyledi. Ayrıca, olası anlaşma kapsamında “60 günlük sürenin sonunda kalan rehinelerin de serbest bırakılacağını” ekledi.
Rusya’ya Verilen Son Tarih
Rubio, Başkan Trump’ın Moskova’ya barış anlaşmasına 50 gün süre verdiği ve aksi takdirde yüzde 100 gümrük vergisi uygulanabileceği konusunda verdiği ultimatomu da değerlendirdi. Trump’ı barışa odaklı ve ilerleme sağlanmamasından dolayı giderek sabırsız biri olarak nitelendirdi.
“Bu savaşı o başlatmadı,” dedi Rubio. “O başkan olsaydı bu savaş olmazdı, ama oldu. Onu devraldı ve sonlandırmak için elinden gelen her şeyi yaptı.”
Rubio, Lara Trump’a Başkan’ın Rusya’nın barışa gerçekten bağlıymış gibi görünme ama aslında ciddi olmadığını düşündüğü geciktirme taktiklerine karşı sabrını yitirdiğini söyledi. Savaşın insan maliyetine dikkat çekerek, “Bu yılın Ocak ayından beri sadece Rus tarafında 100 binden fazla asker hayatını kaybetti” dedi.
Çin ile Karmaşık İlişkiler
Rubio, Çin’in Rusya’yı desteklediğini kabul ederek, “Putin bu savaşı Çin’in desteği olmadan, özellikle petrolünü satın almadan sürdüremezdi” dedi.
Çin Dışişleri Bakanı ile yakın zamanda yaptığı görüşmeye değinen Rubio, ilişkilerin sürdürülmesinin zorunlu olduğunu vurguladı:
“ABD ve Çin, dünyanın en güçlü ve en önemli iki ülkesi. Bu yüzden ilişkilerimiz olmalı,” dedi. Ancak Trump’ın “on yıllardır süren haksız ticaret ilişkisini yeniden dengelerken,” Çin pazarının tamamen kapalı olduğu, Çin şirketlerinin ise ABD pazarına engelsiz erişim sağladığını belirtti.
Son güncellenme: 13:48:32