Hakan Fidan, Şeybani ile görüştü: 'DSG denklem dışına çıkmalı'

ABD’nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Hasekeh’a yaptığı ziyaretin Türkiye’nin ulusal çıkarlarına zarar verdiği yönündeki iddiaları reddetti. Barrack, yaptığı yazılı açıklamada ziyaretin tamamen şeffaf biçimde ve tüm taraflarla koordinasyon içinde gerçekleştirildiğini belirtti.

Barrack, “Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi olarak Hasakah’a, Suriye Demokratik Güçleri (DSG) ile Suriye Hükümeti arasında imzalanan 10 Mart Anlaşması’nın uygulanmasını kolaylaştırmak ve ilerlemeyi izlemek amacıyla gittim. Bu anlaşma, yalnızca Suriye’nin istikrarı için değil, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nin stratejik çıkarları açısından da kritik öneme sahiptir.” ifadelerini kullandı.

Büyükelçi, temaslarının “bölgesel istikrarın güçlendirilmesi, terörle mücadelede işbirliği ve insani yardıma erişimin artırılması” hedefleriyle yürütüldüğünü, bu hedeflerin doğrudan Türkiye’nin güvenliği ve ekonomik çıkarlarına hizmet ettiğini vurguladı. Barrack, ziyaretin siyasi bir tartışma konusu haline getirilmesinin “temelsiz” olduğunu belirterek, “Ziyaretin Türkiye’nin ulusal çıkarlarını veya toprak bütünlüğünü zedelediği yönündeki iddialar tamamen asılsızdır.” dedi.

Barrack, 6 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye’ye yaptığı ziyarette ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) Amiral Brad Cooper ile birlikte DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi ve Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi yetkilileriyle bir araya geldi. Görüşmede, 2024 Aralık ayında Esad rejiminin çökmesinin ardından Mazlum Abdi ile Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed el-Şaraa arasında imzalanan 10 Mart Anlaşması’nın uygulanmasının hızlandırılması ele alındı.

DSG Medya Merkezi’ne göre taraflar, yaptırımların kaldırılması, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve yerinden edilmiş kişilerin gönüllü dönüşü konularını görüştü. DSG ve ABD öncülüğündeki koalisyon, IŞİD’le mücadelede ve bölgesel güvenliğin korunmasında ortak kararlılıklarını yineledi.

Barrack, X hesabından yaptığı başka bir paylaşımda Mazlum Abdi ile görüşmesini “ileriye dönük ve yapıcı” olarak nitelendirdi ve bunun Başkan Donald Trump’ın “Suriye’ye Bir Şans Ver” adlı diplomatik inisiyatifiyle uyumlu olduğunu ifade etti.

Bu temaslar, Şam ve Kürt yönetimi arasındaki siyasi hareketliliğin arttığı bir dönemde gerçekleşti. 7 Ekim’de Şam’da yapılan üst düzey toplantıda, Demokratik Özerk Yönetim  ve Suriye Geçici Hükümeti arasında ulusal uzlaşı görüşmeleri gerçekleştirildi.

Mazlum Abdi ve İlham Ahmed’in de yer aldığı heyet, görüşmelerde dört ana konuyu ele aldı: DSG ve iç güvenlik güçlerinin ulusal orduya entegrasyonu, Kuzey ve Doğu Suriye ile Halep’te kapsamlı bir ateşkesin sağlanması, anayasal reform süreci ve yerinden edilmiş kişilerin geri dönüşü. Görüşmelere ilişkin yapılan açıklamada resmi bir belge imzalanmadığı ancak ortak bir ulusal vizyonun temellerinin atıldığı belirtildi.

Aynı günlerde Ankara’da da siyasi tartışmalar yoğunlaştı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında, PKK kurucusu Abdullah Öcalan’a çağrıda bulunarak DSG’ye silah bırakma ve 10 Mart Anlaşması’na uyma yönünde yeni bir mesaj göndermesini istedi. Bahçeli ayrıca İmralı’ya heyet gönderilmesini ve 27 Şubat İmralı Bildirgesi’nin güncellenmesini önerdi.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad el-Şibani’nin 8 Ekim’de Türkiye’yi ziyaret etmesi ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya gelmesi bekleniyor. Görüşmelerde ateşkes, anayasa reformu ve Kürt meselesinin yanı sıra iki ülke arasındaki işbirliği konularının ele alınacağı bildirildi.

ABD yönetimi, Suriye politikasını aşırılıkla mücadele, Kürt müttefiklerin korunması ve Suriye’nin egemenliğini esas alan kapsayıcı bir siyasi sürecin desteklenmesi ilkeleri üzerine kuruyor. Analistler, Hasakah ziyareti, Şam’daki görüşmeler ve Ankara’daki açıklamaların bölgedeki siyasi dengelerin yeniden şekillendiğine işaret ettiğini belirtiyor.

Barrack, açıklamasının sonunda “Odak noktam bölgesel istikrar, terörle mücadelede işbirliği ve insani yardıma erişimdir. Bu alanlar, hem Türkiye’nin güvenliği hem de Amerika’nın uzun vadeli barış vizyonu için temel öneme sahiptir.” ifadelerini kullandı.