<i>Bitlis’in tarihi El Aman Hanında bu yıl ilki gerçekleşen “Uluslararası Bitlis Sempozyumunda” yurt içi ve yurt dışından gelen 50\'nin üzerinde Kürt bilimci, akademisyen, gazeteci ve yazarlar konuşmacı olarak katıldı.</i>\n\nKürtçe, Türk.
Kürtçe, Türkçe, Zazaca ve Soranice olmak üzere 4 farklı dilde düzenlenen sempozyumda 50\'nin üzerinde Kürt bilimci, akademisyen, gazeteci ve yazar 3 gün boyunca Bitlis’in tarihi, şahsiyetleri, ekonomisi, dünü ve bugününü anlattı. 3 gün devam eden sempozyum bu gün yapılan istişare ve değerlendirme toplantısıyla sona erdi. Yapılan sempozyum sonucunda elde edilen dokümanlar kitap haline getirilerek, bir sonraki yıl yapılacak olan ikinci Bitlis sempozyumu için arşiv oluşturulacak.
Düzenlenen sempozyumunun asıl amacının binlerce yıllık tarihi geçmişi bulunan ve günümüze gelindiğinde tek tek yok olan, yada yok olmaya yüz tutan Bitlis’in tarihi ve köklü geçmişini, önemli şahsiyetlerini ve ekonomisini ve sosyal yaşantısını her yönüyle ele alıp Bitlis’i eski ihtişamlı tarihine kavuşturmak olduğunu belirten “Uluslararası Bitlis Sempozyumu” Düzenleme Kurulu Üyesi Bahar Evin Özdemir, bu yıl ilki yapılan sempozyuma gerek yurt içi gerekse yurt dışından 10’na yakın ülkeden 50’nin üzerinde Kürt bilimci, akademisyen, gazeteci ve yazarın katılım gösterdiğini söyledi.
Bitlis İpek yolu üzerinde bulunması ve geçiş yolu üzerinde bulunması nedeniyle ticareti çok canlı olmuş, burada çok önemli şahsiyetler yetişmiş bir yerdir. Ancak Bitlis eskiden sahip olduğu önemini bu gün göremiyor. Bizde işte bu anlamda Bitlis’in gerçek değerini irdelemek için bu yola çıktık. Bu grubumuzda akademisyen, yazar, gönüllüler ve öğrencilerden oluşan ve bir ihtiyaç sonucunda oluşan bir grup. Biz bu yıl sempozyumun ilkini gerçekleştirdik. Önümüzde ki yıl yapacağımız ikinci sempozyumda ise, “Bitlis’te şehirleşme” temasıyla çalışma yapmayı planlıyoruz. Daha öncesinde bu alanda bir çalışma yapılmadı. Bu yapılan ilk çalışmadır. Bu sempozyumun ilk olmasına rağmen oldukça ilgi gördü. Ayrıca tarihi handa biz yine arkadaşlarımızla birlikte Bitlis’in minyatür ve resimlerden oluşan bir sergide açtık. Bu sergide birçok resim yer alıyor.” diye konuştu.
Sofya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yaşar Abdulselamoğlu ise, Bitlis\'in, Osmanlı İmparatorluğu ile Kürt beylikleri arasında sağlanan ittifakta büyük rol oynadığını ifade etti.
Bu yılın Kürt beylikleriyle Osmanlı İmparatorluğu arasında sağlanan ittifakın 500\'üncü yıl dönümü olduğunu belirten Abdulselamoğlu, “Bilinir ki Kürt beylikleriyle Osmanlı İmparatorluğu arasında sağlanan ittifakta Bitlis çok önemli bir rol oynamıştır. Bitlisli bir şahsiyet olan İdris-i Bitlisi bunun mimarıdır. Bu ittifak özellikle Kürt beyliklerinin statüsünün meşru olarak devam ettiği dönemlerde Kürtler için Kürdistan için önemli bir rol oynamıştır ama bu ittifak tek taraflı olarak Osmanlı tarafından tasfiye edilmiştir. O zamandan bugüne 200 yıllık bir süre içerisinde bir Kürt sorunu ve Kürdistan sorunu oluşmuştur. Biz bu sempozyumun tekrar Osmanlı İmparatorluğu ile Kürt beylikleri arasında sağlanan statünün güncelleştirilmesi ve bu tarihsel gerçeğin yeniden konuşulmasını sağlayacağız. Bitlis\'in en büyük sorunu, bugünle geçmişi arasında olan kopukluktur. Hafızasını, geçmişini yitirmiş bir ahire sahibiz. Böyle bir şehir 200 yıllık Bitlis Beyliğinin yıkılmasından sonraki tarihten bu yana Bitlis\'in taşralaşma durumu vardır. Bitlis 200 yıl öncesinde bölgenin önemli kültür ve tarihsel bir başkentidir. 200 yıllık süreç içerisinde Bitlis bu konumunu kaybetmiştir. Bu sempozyumu Bitlis\'in kendi tarihiyle yüzleşmesi olarak değerlendirebiliriz.\"şeklinde konuştu.